20. Hukuk Dairesi 2017/10795 E. , 2018/1069 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında, Muş ili, Bulanık ilçesi,...köyü, 135 parsel sayılı 17100 m2 yüzölçümündeki taşınmaz çayırlık niteliği ile senetsizden ... oğlu... adına tespit edilmiş, nizalı 376 parsel sayılı 14800 m2 yüzölçümündeki taşınmaz çayırlık niteliği ile senetsizden ... oğlu Koti,...oğlu ... ve ...oğlu ...... adlarına tespit edilmiş, 137 parsel sayılı 6400 m2 yüzölçümündeki taşınmaz değirmen niteliği ile senetsizden ... oğlu... ile...oğulları ... ..., ...... ve ...oğlu ...... adlarına tesbit edilmiş, Orman Yönetimi yapılan tespitlere karşı komisyona itirazda bulunmuş tapulama komisyonu yetkisizlik kararı ile dosyaları tapulama hakimliğine göndermiştir.
Tapulama Mahkemesi dava konusu taşınmazlar hakkında açılan her dava dosyasında davacı ... Yönetimi temsilcisinin duruşmaya gelmediği gerekçesiyle itiraz etmemiş sayılmasına, tapulama tesbiti gibi işlem yapılmak üzere tutanağın Bulanık Tapu Sicil Muhafızlığına geri verilmesine karar vermiş, Orman Yönetiminin temyizi üzerine Yargıtay 7. Hukuk Dairesinin 1979/8103-8111-8110 E - 1979/8973-8966-8915 K. sayılı bozma kararlarında özetle; ""Taraflar arasındaki uyuşmazlığın nizalı taşınmazların orman sayılan yerlerden bulunup bulunmadığına ilişkin olup mahkemece re"sen Orman Bakanlığından mütala alınması ve ondan sonraki incelemelerin davalıların savunmalarına göre mahkemenin takdirine göre yapılacak araştırmaları teşkil edeceği, bu yönler göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm verilmiş olmasının isabetsiz olduğu "" gereğine değinilmiştir.
Mahkemece bozma kararlarına uyulduktan sonra 137 ve 376 parsele ilişkin dava dosyaları aralarında fiili ve hukuki irtibat bulunduğu gerekçesi ile 135 parsele ilişkin eldeki dava dosyası ile birleştirilmiştir.
Davacı ... ise 28/01/2002 havale tarihli harçlı dilekçesi ile nizalı parseller üzerinde kendisinin de hak sahibi olduğu iddiasıyla davaya katılmıştır.
Mahkemece davacı ... Yönetiminin davaya konu Muş ili Bulanık ilçesi...köyü 135, 137 ve 376 parsellere yönelik davalılar aleyhine açmış olduğu davasının reddine, müdahil davacı ..."ın Muş ili, Bulanık ilçesi,...köyü 135, 137 ve 376 parsellere yönelik davalılar aleyhine açmış olduğu davasının kabulü ile Muş ili, Bulanık ilçesi,...köyü 17100 m2 yüzölçümündeki 135 nolu parsel, 6400 m2 yüzölçümündeki 137 nolu parsel ve 14800 m2 yüzölçümündeki 376 nolu parseller toplam 620928 pay kabul edilerek aynı parsel numarası altında 14784 er payın...oğlu ... çocukları ..., ..., ..., ..., ..., ... ile 3696 payın ... kızı ...eşi ... ve 1008"er payın ...çocukları ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., 17248 er payın...oğlu ...Çocukları ..., ..., ..., ..., ..., ..., 25872 payın...oğlu ...oğlu ...eşi ..., 9702 şer payın ...çocukları ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., 22176 şar payın ... oğlu Keti çocukları ..., ..., ..., ..., ..., ... ve 7392 şer payın Keti kızı ... çocukları..., ..., ... ve 155232 payın ... oğlu ... oğlu ... adlarına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir.
Dava kadastro tespitine itiraz istemine ilişkindir.
Mahkemece, dava konusu taşınmazların orman sayılmayan yerlerden olduğu davacılar yararına vergi kaydı ile birleşen kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği koşullarının oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de yapılan araştırma ve inceleme hükme yeterli değildir. Şöyle ki; davacı ... Yönetimi dava konusu taşınmazların orman sayılan yerlerden olduğunu iddia ettiğine ve yörede tespit tarihinden önce kesinleşen orman kadastrosu bulunmadığına göre çekişmeli taşınmazların en eski tarihli hava fotoğrafları, memleket haritaları ve amen... planı uygulanması ve ayrıntılı bir şekilde incelenmesi gerekirken, 07/06/2012 tarihli orman bilirkişi raporunda 1955 tarihli hava fotoğrafları üzerinde çekişmeli taşınmazların “eski tarihli memleket haritasını tamamlar biçimde orman sayılmayan açıklık alan” olarak belirtilmesi yeterli ve açıklayıcı değildir, yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak hüküm kurulamaz.
O halde; mahkemece, inceleme ve uygulamada kullanıldığı belirtilen 1955 tarihli hava fotoğrafları ve 1957 tarihli memleket haritası mahkemede bulunmakla, önceki bilirkişiler dışında halen Çevre ve Orman Bakanlığı (Orman ve Su İşleri Bakanlığı) ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman orman yüksek mühendisleri arasından seçilecek bir orman mühendisi ve harita mühendisi, harita mühendisi bulunmazsa bir fen elemanı aracılığıyla yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, çekişmeli taşınmaz ile birlikte çevre araziye de uygulanmak suretiyle taşınmazın öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; 3116, 4785 ve 5658 sayılı kanunlar karşısındaki durumu saptanmalı; tapu ve zilyetlikle ormandan toprak kazanma olanağı sağlayan 3402 sayılı Kanunun 45. maddesinin ilgili fıkraları, Anayasa Mahkemesinin 01.06.1988 gün ve 31/13 E.K.; 14.03.1989 gün ve 35/13 E.K. ve 13.06.1989 gün ve 7/25 E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş ve kalan fıkraları da 03.03.2005 gününde yürürlüğe giren 5304 sayılı Kanunun 14. maddesi ile yürürlükten kaldırılmış olduğundan, bu yollarla ormandan yer kazanılamayacağı, öncesi orman olan bir yerin üzerindeki orman bitki örtüsü yokedilmiş olsa dahi, salt orman toprağının orman sayılan yer olduğu düşünülmeli; toprak yapısı, bitki örtüsü ve çevresi incelenmeli; keşifte, hakim gözetiminde, taşınmazın dört yönden renkli fotoğrafları çektirilip, onaylanarak dosyaya eklenmeli yukarıda değinilen diğer belgeler fen ve uzman orman bilirkişiler eliyle yerine uygulattırılıp; hava fotoğrafı ve orijinal-renkli (renkli fotokopi) memleket haritasının ölçeği kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeği de memleket haritası ölçeğine çevrildikten sonra, her iki harita komşu ve yakın komşu parselleri de içine alacak şekilde birbiri üzerine aplike edilmek suretiyle, çekişmeli taşınmazın konumu çevre parsellerle birlikte haritalar üzerinde ve hava fotoğrafı üzerinde gösterilmeli, ayrıca bilirkişilere hava fotoğrafları ve dayanağı haritaları stereoskop aletiyle ve üç boyutlu olarak incelettirilip, raporlarında çekişmeli taşınmaz ile birlikte komşu taşınmazların niteliğinin bu belgelerde ne şekilde görüldüğü, taşınmazlar üzerinde bulunan bitki örtüsünün niteliği, varsa ağaçların yaşı, cinsi, adedi ve dağılımları ile ilgili ayrıntılı açıklama yapmaları istenmeli, tarihleri belirtilmek ve keşfin izlenmesi olanağı sağlanacak şekilde çekişmeli taşınmaz komşu taşınmazlarla birlikte memleket haritası ile iritbatlı kroki ve denetime elverişli hava fotoğrafları üzerinde gösterilmeli, özetle, hem komşu taşınmazlarla birlikte taşınmaz fiilen incelenmeli, hem de en eski tarihli hava fotoğrafındaki görüntüsü tereddüte yol açmayacak şekilde incelenmeli, böylece yöntemine uygun orman araştırması yapılarak yalnız büro incelemesine değil, uygulamaya ve araştırmaya dayalı, bilirkişilerin onayını taşıyan krokili bilimsel verileri bulunan yeterli rapor alınmalı ve oluşacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmelidir. Açıklanan hususlar gözetilmeksizin, eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak yazılı biçimde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacı ... Yönetiminin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 15/02/2018 gününde oy birliği ile karar verildi.