Abaküs Yazılım
6. Ceza Dairesi
Esas No: 2013/15352
Karar No: 2017/786
Karar Tarihi: 30.03.2017

Yağma - 6136 sayılı yasaya aykırılık - hükümet memuriyetinin ünvanının gaspı - Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2013/15352 Esas 2017/786 Karar Sayılı İlamı

6. Ceza Dairesi         2013/15352 E.  ,  2017/786 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Yağma, 6136 sayılı yasaya aykırılık, hükümet memuriyetinin ünvanının gaspı
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 22/04/2013 tarihli ek tebliğnamesi ile Daireye gönderilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:

    I- Sanıklar ..., ... ve ... hakkında yağma suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;

    24.11.2015 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi’nin 08.10.2015 gün, 2014/140-2015/85 Esas ve Karar sayılı kararına göre TCK.nun 53. madde uygulamasının infazda gözetilmesi olanaklı görülmüştür.

    Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre, sanık ... ve savunmanının, sanık ... savunmanının ve sanık ...’ın temyiz itirazları yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, usul ve kanuna uygun bulunan hükmün tebliğnameye uygun olarak sanık ... yönünden Dairemiz üyesi ..."in muhalefetiyle oyçokluğu diğer hususlarda oybirliğiyle ONANMASINA,

    II- Sanık ... hakkında 6136 sayılı Kanuna muhalefet ve hükümet memuriyetinin ünvanının gaspı suçundan kurulan hükümlerin incelemesine gelince;

    Suçun işlendiği 03.10.2000 tarihi ile inceleme tarihi arasında, sanık hakkında uygulanan 6136 sayılı Kanun’un 13/1. maddesinde ve 765 sayılı TCK’nun 253.maddesinde öngörülen cezaların tür ve süresine göre aynı Kanun"un 102/4, 104/2. maddelerinde yazılı 7 yıl 6 aylık sürenin hüküm tarihine kadar geçmiş olduğunun gözetilmemesi,

    Bozmayı gerektirmiş, sanık ... savunmanının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, bozma sebebi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK"nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, sanık hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE, 30.03.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    KARŞI OY :

    03.10.2010 günü Kars Türk ... Banka Şubesine ait para, banka güvenlik görevlisi mağdur ... refakatinde, mağdur ..."a ait ticari oto ile sevkiyatın yapıldığı ... – Erzurum karayolu ... ilçesi, .. köyü yakınlarında trafik polit kıyafetli, ellerinde silah bulunan üç kişi tarafından durdurulup, araç tali yola sokulup, mağdurlar bağlanıp bankanın 40 milyar TL (40.000 YTL) ve 1.300 ... ... ile mağdur ..."e ait araç anahtarı, telefonu, mağdur ..."ya zimmetli silahın alınıp, sanıkların kaçtığı, kendi olanakları ile mağdurların kurtulduğu,

    Mağdur ... “şahıslar bölge halkı olsa tanırım” dediğini ve olayın faillerinin aranmaya başlandığı,

    Mağdur ... 03.10.2000 tarihli 63270 nolu resmi teşhis ettiği,

    Şüpheli olarak yakalanan bir kısım kişilerin suçla alakası olmadığı anlaşılıp takipsizlik kararı verildiği,

    14.09.2000 günü Kırıkkale ili ... ilçesi ... Bankasının para nakli yapılırken silahlı para yağma olayında kullanılan kaleşnikof silahın Ankara"da bir şahsa şantaj suçuna karışan Mamak emniyetinde görevli polis memuru ..."da ele geçen silahını ... olayında kullanıldığı belirlendiği, sanık ..."un ... – .. olayındaki açıklamaları ... olayı failleri tesbitinde önemli olmuştur.

    Kolluk, olaylardaki benzerlik gereği ... – ... ilçesindeki olayın failleri bunlar olabileceği düşünülmüştür.

    03.04.2001 tarihli yüzleştirme tutanağında; “Kırıkkale .. ilçesi K1 tipi cezaevinde ... .. Bankası olayından tutulan sanık ... diğer suçlardan hükümlü 6 kişi ile mağdurlar ... ve ... gösterilmiş, mağdurlar sanığı benzettiklerini söylemiş odaya yeniden alınan ..."un çok benzettiklerini ifade etmeleri üzerine olaydaki diyalog sanık ..."a okutulmuş sesinden tanıdıkları söylemişlerdir” bu işlemleri içeren tutanak cezaevi görevlisi Adem Yeşilde, mağdurlar ve görevli jandarmalar tarafından imzalamıştır. Mağdurlar bu teşhislerini 08.09.2005 günlü duruşmada da yenilemişlerdir.

    Sanık ... tüm aşamalarda; Ankara – ... olayları ile ilgili açıklamada bulunurken, Kars – ... olayına katılmadığını 31.01.2000 tarihinde Kırıkkale/... ilçesi Belediye Başkanlığının yazısı ile Kırıkkale/Güzelyurt Belde Belediye Başkanlığında görevlendirme talep ve Sulakyurt Kaymakamlığına 01.02.2000 günlü oluru ile Güzelyurt Belde Belediye Başkanlığı nezdinde 20.11.2000 tarihine kadar çalışmak üzere görevlendirildiğini, 09.10.2000 tarihine kadar burada çalıştığını işyerinde olduğuna dair “günlük devam izlenimi” muntazaman imzalandığını, aynı tarihli tahakkuk evrakları düzenlendiğini belirtip delil olarak sunmuştur.

    Hakim geçmişte ne olduğunu bilmeye mecburdur, bunun için elindeki imkan “bugün”dür. “Bugün”den anlaşılması gereken var olan ve varlığını duygularımızla öğrendiğimiz şeylerdir. Sanıktan gayrı tarafların beyanı, beyan delilidir. Mağdur teşhisi önemlidir. Ancak bazen yanılgıya düşmesi de olanaklıdır. Bu durumda sanık beyanı delil takdirinde büyük önem içerir. Sanık ancak ispat edilen husustan sorumlu tutulur.

    Somut olayımıza gelince;

    Kars/Selim Türk Ticaret Bankası para transfer aracı soyulması ile Ankara/... Ziraat Banka aracı soyulma olayları birbirine benzemektedir.

    Sanık ..."un Ankara/... olayının faillerinin tesbitinde aktif rol almıştır. Sanık ... Kars/Selim olayını kabul etmediği gibi vaki teşhisler karşısında bulunduğu yer ve konum için resmi kayıtları delil göstermiştir. Bu kayıtların sahteliği belirlenmediğine göre bunları zihinsel yorumlar ile görmezden gelip, değerlendirme dışı bırakılması ancak delil takdirinde yanılgıya düşme olarak ele alınabilinir. Hal böyle olunca; iddia, savunma ve mevcut delillere göre, sanık ..."un bu suçun faili olduğu ispat edilmemiştir, ispat edilmeyen bir husustan sanık ..."un sorumlu tutulamayacağı dikkate alındığında sanık hakkında mahkumiyet kararı verilmesi doğru olmayacağı bu nedenle hükmün bozulması inancı ile sayın çoğunluğun “Onama” düşüncesine iştirak olunmamıştır.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi