Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/573
Karar No: 2018/4183
Karar Tarihi: 13.09.2018

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2016/573 Esas 2018/4183 Karar Sayılı İlamı

23. Hukuk Dairesi         2016/573 E.  ,  2018/4183 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    - K A R A R -
    Davacı vekili, müvekkilinin davalı taraf ile 05.10.2011 tarihli kat karşılığı inşaat sözleşmesi imzaladıklarını, sözleşmenin 3.maddesi gereğince davalı şirketin 24 ay içerisinde inşaatı bitirip müvekkile anahtar teslim edeceğini, ancak davalının 18.01.2012 tarihinde ruhsatı almış olmasına rağmen 24 ay içerisinde inşaat geçerli bir özrü olmaksızın bitirmediğini, inşaatın geç bitirilmesinden kaynaklı müvekkile ödemesi gereken her bir bağımsız bölüm için aylık 250,00 şer TL’yi kira tazminatının ödenmediğini, davalının sözleşmenin 4. maddesinde belirtilen gün ısı ve şofbenleri de takmadığını, 14. maddesi gereği binanın çevre düzenlemesinin de yapılmadığını, kapı, boya ve dış cephede de eksikliklerin bulunduğunu ileri sürerek, fazlaya ilişkin talep ve dava haklarının saklı kalmak kaydı ile 7.500,00 TL’nin davalıdan tazminini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davacının tapudaki hissesine isabet eden toplam 3.281,06 TL eksik iş bedelinin bulunduğu, iskan ruhsatının geç alınmasında yükleniciye atfedilecek bir kusur olmadığı, bu nedenle davacının kira alacağı talebinin yerinde olmadığı gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile, 3.281,06TL"nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
    Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
    Harçlar Kanunu’nun 30 ve 32. maddeleri uyarınca yargı işlemlerinden alınacak harçlar ödenmedikçe müteakip işlemler yapılamaz ve yargılama yürütülemez. Eldeki davada gerekli harçlar alınmadan yargılama yapılarak, hüküm tesis edilmiştir. Açıklanan yasal zorunluluğa rağmen harç noksanlığı ikmal ettirilmeden hüküm kurulması doğru olmamış ise de, kararda eksik harcın ikmal edildiği anlaşıldığından bu husus bozma gerekçesi yapılmamış, davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 13.09.2018 tarihinde oy çokluğuyla karar verildi.
    -MUHALEFET ŞERHİ-
    Dava konusu uyuşmazlık, mülkiyeti davalıya ait bağımsız bölümün tapusunun iptali ile davacı kooperatif adına tescili istemine ilişkindir.
    Dava dilekçesinde davacı tarafça geç teslimden kaynaklanan kira bedeli yanında dava dilekçesinin 3. bendinde gün ısı ve şofbenlerin takılmadığı 4. maddesinde çevre düzenlemesinin yapılmadığı 5. maddesinde ise boy ve dış cephede eksiklikler bulunduğu gerekçesiyle dava açılmış olmasına rağmen eksik iş bedelleri ile ilgili her hangi bir bedel belirtilmemiş ve harç yatırılmamıştır. 07.04.2015 tarihli celsede davacı 7.500,00 TL harcını yatırdığı kısmın kira alacağı olduğuna ilişkin beyanda bulunmuştur. Yapılan keşif sonucu eksik iş bedeli olarak 3.281,06 TL tespit edilmiş olmasına rağmen eksik iş bedeline ilişkin eksik nispi harç tamamlanmadan kira alacağı talebi reddedilerek 3.281,06 TL eksik iş bedeline hükmedilmiştir. Nihai kararda ise kabul ve ret oranları gözetilerek hükmedilen eksik iş bedelinin davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Davalının yargılama sırasında özellikle karar veriliği 12.11.2015 tarihli duruşmada eksik iş bedeline ilişkin harç yatırılmadığına ilişkin itirazda bulunmasına rağmen eksik harç ikmal edilmeden dosya esastan sonuçlandırılmış ve davalı tarafça eksik iş bedeline ilişkin harç tamamlanmadan davanın esası hakkında karar verilerek usul ve yasaya aykırı hareket edildiği hususu özellikle temyiz nedeni yapılmıştır.
    Somut uyuşmazlıkta, dava konusunun belirli bir değere ilişkin olması nedeniyle bir başka deyişle para veya para ile değerlendirilen bir şey ile ilgili bir dava olması nedeniyle 492 sayılı Harçlar Kanunu"nun 1 sayılı tarifesi gereğince davanın nispi harca tabi olduğu uyuşmazlık konusu değildir.
    Dairenin sayın çoğunluğunca, mahkemece verilen nihai kararda yargılama sırasında alınmayan eksik harcın kararla birlikte tamamlanmasını gözönünde bulundurularak kararın onanması yönünde görüş ve kanaate varılmıştır.
    Bilindiği üzere harç, kamu hizmetlerinden yararlanan özel ve tüzel kişilerin özel menfaatlerine ilişkin olarak kamu hizmetlerinden yararlanmaları karşılığında yararlandıkların hizmetlerin maliyetine katlanmaları zorunluluğu olarak tanımlanmaktadır. (B, Pınar Yargı Harçları, Ankara 2009, sayfa 1-3) Yapılan iş ve hizmet amme hizmetinden daha çok kişilerin kişisel menfaatine ilişkin olduğundan yararlanılan hizmetin karşılığı olarak harcın Hazinece tahsili gerekmektedir. Nitekim 492 Sayılı Harçlar Kanunu"nun gerekçesinde "harç" tanım olarak "fertlerin özel menfaatlerine ilişkin olarak kamu kurumları ve hizmetlerinden yararlanmaları karşılığı yaptıkları ödeme olarak" belirtilmiş aynı tanım Anayasa Mahkemesi kararlarında da benimsenmiştir. (Anayasa Mahkemesi 31.03.1987 gün, 1986/20 Esas, 1987/9 Karar, 14.02.1991 gün ve 1990/18 Esas, 1991/14 Karar, 28.09.1995 gün, 1995/24 Esas, -52 Karar)
    Türkiye Cumhuriyeti Anayasa"sının 73/3 maddesinde ise "vergi, resim, harç ve benzeri mali yükümlülükler kanunla konulur, değiştirilir veya kaldırılır" hükmünü içermektedir. Buna göre kamu kurum ve kuruluşları tarafından sunulan hizmetlerin karşılığı olarak alınan harç yasaya dayalı olarak alınmalı ve yükümlüsü de kanunun amacına uygun olarak bu hizmetten yararlanan kişiler olmalıdır. Bu zorunluluk Yargıtay İçtihadı Birleştirme YİBK"nın 07.12.1994 gün 1964/3 Esas,-5 Karar, ve Anayasa Mahkemesi"nin 31.03.1987 gün ve 1986/20 Esas-1987/9 Karar sayılı ilamlarında da gerekçe kısmında belirtilmiştir.
    Anayasanın harç alınmasındaki kanunilik ilkesi gereğince Harçlar Kanunu"nun 1. maddesinde alınacak harçlar arasında yargı harçları da sayılmıştır. Yargı harcı devletin mahkemeler aracılığıyla yaptığı hizmete bu hizmetten yararlananların sağladığı katkıdır. (Y.İ.B.K. 16.12.1983 gün ve 1983/5, 6 Karar) Yargı harçları başvurma harcı, celse harcı ile karar ve ilam harcıdır. Karar ve ilam harcı ise maktu veya nispi harç olmak üzere iki çeşit olup konusu para veya para ile değerlendirilebilen belirlir bir değere ilişkin davalarda Harçlar
    Kanunu"nun 1 sayılı tarifesi gereğince nispi harç alınır. 492 sayılı Harçlar Kanunu"nun nispi harçlarda ödeme zamanı başlığını taşıyan 28. maddesinin 1. bendi nispi harçlarda ödeme zamanını düzenlemiş aynı maddenin a bendinde ise karar ve ilam harcının ödeme zamanı öngörülmüştür. Bu madde de aynen "karar ve ilam harçlarının 1/4"ü peşin, geri kalanı kararın verilmesinden itibaren 2 ay içinde ödenir" hükmü yeralmaktadır.
    Harçlar Kanunu"nun 30. maddesi ise; "Muhakeme sırasında tesbit olunan değerin, dava dilekçesinde bildirilen değerden fazla olduğu anlaşılırsa, yalnız o celse için muhakemeye devam olunur, takip eden celseye kadar noksan değer üzerinden peşin karar ve ilam harcı tamamlanmadıkça davaya devam olunmaz. Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 409 uncu maddesinde gösterilen süre içinde dosyanın muameleye konulması, noksan olan harcın ödenmesine bağlıdır. Yargı işlemlerinden alınacak harclar ödenmedikçe mütaakıp işlemler yapılmaz. Ancak ilgilisi tarafından ödenmiyen harcları diğer taraf öderse işleme devam olunmakla beraber bu para muhakeme neticesinde ayrıca bir isteğe hacet kalmaksızın hükümde nazara alınır." hükmü yeralmaktadır.
    Nitekim aynı esas 492 sayılı Harçlar Kanunu"nun 32. maddesinde "Yargı işlemlerinden alıncak harçlar ödenmedikçe müteakip işlemler yapılmaz." tekrarlanmıştır. Bu maddenin Anayasa aykırılığı iddiasıyla Anayasa Mahkemesi"ne yapılan başvuru üzerine Anayasa Mahkemesi 17.03.2010 günlü Resmi Gazete"de yayınlanan 2009/27 Esas, 2010/9 Karar sayılı kararının gerekçesinde "Yargılama sürecinde yasayla harca tabi kılınmış bir hizmetten yararlanmak isteyen ilgili (davacı veya davalı), genel kurallar uyarınca harcını ödeyerek bu hizmetten yararlanabilir. Dava açan veya yargılama sırasında harca tabi bir işlemin yapılmasını isteyen tarafın, harç ödemeden devam eden işlemlerin yapılmasını isteyerek bireysel bir menfaat elde etmesi, harçların konuluş amaçlarına aykırılık oluşturur. Yargı işlemlerinden alınacak harçlar ödenmedikçe müteakip işlerin yapılamayacağını belirten kural bireylerin özel menfaatleriyle ilgili olarak yargı hizmetlerinden yararlanmaları, bu hizmetin karşılığı olan harcın ödenmesi koşuluna bağladığından bu kural Anayasa"nın 36. maddesindeki hak arama özgürlüğünü sınırlandıran bir kural değildir.
    Bu nedenlerle, Yasa"nın emredici hükümleri gözetilerek yargılama sırasında taşınmazın mahkemece tespit edilen değeri dava dilekçesinde gösterilen değerden daha yüksek olduğundan tespit edilen değere göre Harçlar Kanunu"nun 30. maddesi gereğince eksik nispi harcın tamamlanması aksi halde müteakip yargılama işlemlerine devam edilmeyerek dosyanın işlemden kaldırılması Harçlar Kanunu 30 ve 32. maddesinde yasal zorunluluk olarak öngörüldüğünden davanın yasanın emredici hükümleri gözetilmeksizin yargılama devamla esastan karar verilmesi usul ve yasaya aykırılık nedeniyle bozma nedenidir. Nitekim gerek Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, gerekse dairelerin yerleşik uygulamaları bu yöndedir. (Aynı yönde Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, 04.12.2013 gün, 2013/21-445 Esas, 2013/1625 Karar, 13.12.2017 gün, 2017/10-1974 Esas, 2017/1735 Karar, 06.06.2018 tarih, 2017/13-1984 Esas, 2018/1172 Karar, Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 26.04.2016 tarih, 2016/774 Esas, 2016/7461 Karar, Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 09.10.2018 gün, 2016/1183, 2018/4595 Karar)
    Yukarıda ayrıntıların açıklandığı üzere yargı hizmetinden yararlanan öncelikle dava açan davacıdır. Davacı yargılama sırasında tespit edilen değere göre eksik yatırdığı karar ve ilam harcından sorumludur. Eksik harç ikmal edilmeden müteakip yargılama işlemlerine devam edilerek dosyanın esasının sonuçlandırılması yasanın emredici hükümlerine aykırıdır.
    Somut uyuşmazlıkta harcın yükümlüsü davacı olmasına karşılık ilamda bakiye karar ve ilam harcının davalıdan alınmasına karar verilmesi suretiyle Anayasa ve yasa ile belirlenen ""harçların kanuniliği ilkesi"" ihlal edilerek davacının başlangıçta yatırması gereken harçtan davalının sorumlu tutulması suretiyle harcın hem ödeme zamanın hem de yükümlüsünün değiştirilerek, yasa koyucunun amacına aykırı şekilde yargı hizmetinden harç ödenmeden yararlanma olanağının tanınmış olmasına göre, davanın esası hakkında hüküm
    verilemeyeceği gözetilerek, öncelikle diğer yönleri incelenmeksizin mahkeme kararının 492 sayılı Harçlar Kanunu"nun 30 ve 32. maddesi gereğince işlem yapılmak, harç ikmal edildiği taktirde davaya devam ederek işin esası hakkında karar verilmek, harç tamamlanmadığı taktirde ise dosyanın 6100 sayılı HMK"nın 150. maddesi gereğince işlemden kaldırılmasına ve yasal süresi içerisinde harcı yatırılmak suretiyle yenilenmediği taktirde davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerekirken, yasanın emredici hükümlerine aykırı davranılarak davanın esasının sonuçlandırılması usul ve yasaya aykırı olduğundan, bozulması gerekirken onanmasına ilişkin çoğunluk görüşüne katılmıyorum.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi