Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2016/3827 Esas 2017/2951 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/3827
Karar No: 2017/2951
Karar Tarihi: 08.03.2017

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2016/3827 Esas 2017/2951 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı, bir daire satın aldığını ve dava dışı müteahhit şirkete ödeme yaptığını, sonra şirketin inşaatı davalıya devrettiğini ve davalıya da ayrıca ödeme yaptığını ancak dairenin bir başkasına satıldığını iddia ederek itirazın iptaline karar verilmesini istemiştir. Davalı ise dava dışı şirketle hiçbir bağlantıları olmadığını savunmuştur. Mahkeme, davanın reddine karar vermiştir. Ancak, davalı lehine nispi vekalet ücretine hükmedilmesi usul ve yasaya aykırıdır ve bu nedenle hüküm, gerekçesi düzeltilerek onanmıştır.
Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi (7/2. Madde): Davalı lehine 1.500,00 TL maktu vekalet ücreti takdir edilmelidir.
13. Hukuk Dairesi         2016/3827 E.  ,  2017/2951 K.

    "İçtihat Metni"



    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

    KARAR

    Davacı, dava dışı müteahhit şirketten bir daire satın aldığını ve bu daire için şirkete 41.000,00 TL ödeme yaptığını, sonra şirketin inşaatı davalıya devrettiğini ve davalıya da ayrıca 17.000,00 TL ödeme yaptığını ancak söz konusu dairenin bir başkasına satıldığını, bu nedenle ödediği satış bedelinin tahsili için davalı aleyhine icra takibi başlattığını, davalının bu takipte kendi aldığı 17.000,00 TL lik kısmı kabul ettiğini ancak dava dışı şirkete ödenen 41.000,00 TL lik kısma itiraz ettiğini ancak şirkete ödenen bu para oranında davalınında sebepsiz zenginleştiğini iddia ile itirazın iptaline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı, dava dışı şirketle hiçbir bağlantıları olmadığını, baştan beri inşaatın kendilerine ait olduğunu, davacının dava dışı şirkete ödediği paradan dolayı sorumlu olmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece, davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmiş; verilen karar, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    2-Mahkemece, davanın husumet nedeniyle reddine karar verildiği halde davalı lehine nispi vekalet ücretine hükmedildiği anlaşılmıştır. Karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 7/2. maddesine göre davalı lehine 1.500,00 TL maktu vekalet ücreti takdir edilmesi gerekirken, bu yön gözetilmeksizin yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün gerekçe kısmının düzeltilerek onanması HUMK 438/7 maddesi hükmü gereğidir.
    SONUÇ: Yukarıda birinci bent gereğince davacının sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenle hükmün 4.fıkrasındaki “6.403,27 TL” söz ve rakamlarının hükümden çıkartılarak yerine “1.500,00 TL” söz ve rakamlarının yazılmasına, temyiz olunan hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 08/03/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.