17. Hukuk Dairesi 2016/7254 E. , 2019/2316 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda, kararda yazılı nedenlerle davanın kısmen kabulüne ilişkin verilen hüküm, davalılar ... Sigorta A.Ş. vekili, Anadolu Sigorta A.Ş. vekili, dahili davalı ... vekili ile davalılar ... ve Emrullah Yaman vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili dava dilekçesinde, müvekkili muris ..."ın, 21/07/2011 tarihinde, davalılar ... ve ..."a ait araçların çarpışmaları neticesinde araç altında kaldığını ve çok büyük bir travma geçirdiğini, alınan ilk raporlarda vücudunun yüzü dahil tüm kemiklerinin kırıldığını, halen tuvalet ihtiyacını dahi gideremediğini, kaza sonrasında medistate hastanesinde yoğun bakımda tutulmuş ancak 6 gün sonra fahiş olan hastane ücretleri karşılanamaz hale gelince zorunlu olarak evine çıkmış ve bakımına evinde devam ettiğini, olayda davacının en küçük bir kusurunun bulunmadığını, tedavisi sürecinde öncelikle medistate hastanesine ödeme yapıldığını ve ayrıca taburcu olunca zorunlu olarak özel yatak kiralandığını, aylık kira bedeli 360,00TL olup en az üç ay süre ile bu kiralama yapılmak zorunda olduğunu, ayrıca üç ay sürece olan her gün 70,00 TL tutarında iğne ve sonda masrafı olduğunu, her gün en az üç adet hasta bezi kullanıldığını, bu arada iki ayrı bakıcı tutulmuş olup aylık 2.000,00 TL bakıcı ücreti ödendiğini, müvekkilinin ev kadını olup kısmi felçli eşine bakmak ve ev işlerinde yaparken kendisinin bakıma muhtaç kaldığını, kızının SGK"dan yararlandığından henüz ilaç ücretleri ödenmediğini, müvekkilinin hastanede yattığı sırada kızı ve yakınları ile bakıcıların gidiş geliş yol ücretleri ve hastanede yatan bir yakınının bulunması halindeki mutad harcamalarda büyük bir yekun tuttuğunu belirterek davalı ... şirketleri yönünden poliçe limiti ile sınırlı olmak kaydı ile 5.000,00 TL işgörmezlik, 10.000,00 TL harcamalar olmak üzere 15.000,00 TL maddi ve 20.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan olay tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Davalılar vekilleri, cevap dilekçelerinde davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davalı SGK hakkında açılan davanın reddine, davacıların maddi tazminata ilşikin taleplerin kısmen kabulü ile 1.347,50 TL ulaşım, 6.870,77 TL tedavi, ve 5.022,00 TL bakıcı gideri olmak üzere toplam 13.241,00 TL maddi tazminatın olay tarihi olan 21/07/2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte (sigorta şirketleri bakımından poliçe limitleriyle sınırlı olmak kaydıyla) davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine fazlaya ilişkin talebin reddine, davacıların manevi tazminat talepleri bakımından; sigorta şirketleri hakkında açılan davanın reddine, davalılar ... ve ..."a açılan davanın ise kısmen kabulü ile 5.000,00 TL manevi tazminatın davalılar dan 21/07/2011 tarihinden itabaren işleyecek yasal faiziyle birlikte bu davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine karar verilmiş; hüküm davalılar ... Sigorta A.Ş., Anadolu Sigorta A.Ş, ... vekilleri ve davalılar ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre; davalı ... Sigorta A.Ş. vekili ve davalı ... A.Ş. vekilinin (2),(3),(4),(6) ve (7) nolu bentlerin, davalılar ... ve ... vekilinin ise (5) nolu bendin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
../...
-3-
2016/7254
2019/2316
2-Dava, yaralamalı trafik kazası nedeniyle tazminat istemine ilişkindir.
Davacılar vekili dava dilekçesinde müteveffa davacı ..."ın yaralanması ile sonuçlanan kaza nedeniyle uğradığını iddia ettiği 5.000,00 TL iş görmezlik ve 10.000,00 TL harcamalar olmak üzere toplam 15.000,00 TL maddi tazminat talep etmiş ancak; 10.000,00 TL tutarlı harcamaya ilişkin talebinin ne kadarlık kısmının tedavi-kontrol geliş gidiş ücreti, ne kadarının bakıcı ücretine ilişkin olduğu dava dilekçesinde açık değildir. Bu durumda mahkemece HMK"nın 31. maddesinde düzenlenen hakimin davayı aydınlatma ödevi doğrultusunda, davacı vekiline, dava dilekçesinde talep edilen 10.000,00 TL"nin kalem kalem açıklattırılması gerektiğinin gözetilmemesi doğru değildir.
3-Kavram olarak ıslah; taraflardan birinin yapmış olduğu usul işleminin tamamen veya kısmen düzeltilmesidir (6100 sayılı HMK m. 176). Islahın konusu tarafların yaptıkları kendi usul işlemleridir. Taraflar ıslahla, dilekçelerinde belirttikleri vakıaları, dava konusunu, talep sonucunu değiştirebilirler. Islahın amacı yargılama sürecinde şekil ve süreye aykırılık sebebiyle ortaya çıkabilecek maddi hak kayıplarını ortadan kaldırmak olduğundan, hak ve alacağı bu sürecin dışında ortadan kaldırmış olan işlemlerin, yani maddi hukuk işlemlerinin ıslah yoluyla düzeltilebilmesi elbette ki mümkün değildir.
Davanın tamamen ıslahı mümkün olduğu gibi kısmen ıslahı da mümkündür. Ancak ıslahın yapılması zamanı bakımından HMK"nın "Islahın Zamanı ve Şekli" başlıklı 177. maddesinin 1. fıkrasında sınırlama getirilerek ıslahın, tahkikatın sona ermesine kadar yapılabileceği düzenlenmiştir. Yine ıslahın sayısı da sınırlandırılmış ve HMK"nın 176. maddesinin 2. fıkrasında((1086 sayılı HUMK madde 83) aynı davada, tarafların ancak bir kez ıslah yoluna başvurabilecekleri düzenleme altına alınmıştır.
Eldeki dosyada ise, davacılar vekilinin, dosyada aldırılan 14.04.2014 tarihli hesap raporundan sonra sunduğu 21.04.2014 tarihli ıslah dilekçesi ile bilirkişi raporunda hesaplanan tedavi ve ulaşım gideri miktarına göre, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak ve bakıcı gideri için ek rapor aldırılmak kaydıyla maddi tazminat talebini, ıslah harcı yatırmak suretiyle 8.219,00TL"na yükselttiği, bakıcı gideri ile ilgili olarak aldırılan 02.06.2014 tarihli ek bilirkişi raporunu müteakiben sunduğu 18.06.2014 tarihli 2. ıslah dilekçesi ile de, ek raporda hesaplanan 5.022,00TL bakıcı ücreti ile birlikte dava değerini 13.241,00TL na yükselterek ıslah harcı yatırdığı, yerel Mahkemece de 13.241,00TL üzerinden hüküm kurulduğu görülmüş olup, 6100 sayılı
../...
-4-
2016/7254
2019/2316
HMK"nın 176/2. maddesi amir hükmü karşısında, mahkemece ikinci ıslaha göre karar verilmesi doğru görülmemiştir.
4-Mahkemece hükme esas alınan hukukçu ve doktor bilirkişileri tarafından hazırlanan hesap raporuna göre hükmolunan maddi tazminat kapsamına 21/07/2011 tarihinde meydana gelen trafik kazası nedeniyle davacılar tarafından sarfedilen 1.347,50TL ulaşım ve 6.870,77TL tedavi gideri dahil edilmiş ise de; davaya konu kazanın tarihi 21/07/2011 olup, ATK raporunda davacılar murisinin iyileşme süresinin kaza tarihinden itibaren 6 ay olduğu, bu sürede %100 malul sayılacağı bildirilmiş, 02.10.2013 tarihli ATK ek raporunda ise muris Günhar"a 02.11.2011 tarihinde yapılan total kalça protezinin davaya konu kazayla ilgisinin olmadığı ifade edilmiştir. Muris Günhar"ın yaralanması nedeniyle 6 aylık iyileşme süresi 21.01.2012 tarihi itibarıyla sona ermekle birlikte, davacı vekilince dosyaya sunulan ve hesap raporuna esas alınan tedavi ve ulaşım gideri belgelerinin tarihleri 2012 ve 2013 yıllarına ait olup, bu harcamaların kaza ile illiyet bağı bulunup bulunmadığı, yerinde olup olmadığı ve miktarlarının uygun davaya konu yaralanma ile uyumlu olup olmadığı bilirkişi raporunda tartışılmamış bu hususta yeterince araştırma yapılmamıştır. Eksik inceleme ile hüküm kurulamaz. Bu durumda mahkemece bilirkişi heyetinden, davacı tarafın talep ettiği maddi tazminat kalemleri, muris Günhar"ın kaza nedeniyle yaralanması, iyileşme süresi, 02.11.2011 tarihinde geçirdiği total kalça protezi ameliyatı ve tedavi süreçleri dikkate alınarak, dava konusu kaza nedeniyle yaralanmasından dolayı yapılması gereken ulaşım ve tedavi giderlerinin ne olabileceğinin belirlenmesi, davacıların dosyaya sundukları tedavi-ulaşım giderleri belgeleri ile kaza arasında illiyet bağı bulunup bulunmadığı ve bu miktarların uygun olup olmadığı hususlarında ayrıntılı ve gerekçeli ek rapor aldırılmak suretiyle karar verilmesi gerekirken, kararda yazılı olduğu şekilde eksik incelemeye dayalı olarak hüküm kurulması doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir.
5-Davacılar vekili dava dilekçesinde, dava konusu kaza sonucu davacılar murisinin, yaralanmasından duyduğu üzüntü nedeniyle 20.000,00 TL. manevi tazminat isteminde bulunmuş; mahkemece talebin kısmen kabulüne karar verilerek hükümde belirtilen miktarlarda manevi tazminata karar verilmiştir.
6098 sayılı TBK"nun 56.(818 sayılı Borçlar Kanunu"nun 47.) maddesi hükmüne göre, hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve
../...
-5-
2016/7254
2019/2316
tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.6.1976 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
O halde mahkemece; meydana gelen trafik kazası sonucu davacıların murisinin duyduğu acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amacıyla;tarafların sosyal ve ekonomik durumları, zararın ağırlığı ve kazanın meydana geldiği tarih ve olay tarihindeki paranın alım gücü göz önünde bulundurularak davacılar için hak ve nasafet kuralları çerçevesinde daha düşük manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken, somut olay ile bağdaşmayan, bir miktar yüksek manevi tazminata hükmedilmesi uygun görülmemiş ve kararın bozulması gerekmiştir.
6-2918 sayılı KTK.nun 98/1, 99/1. maddeleri ile Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi Genel Şartları"nın B.2. maddesi uyarınca rizikonun, bilgi ve belgeleri ile birlikte sigortacıya ihbar edildiği tarihten itibaren 8 iş günü içinde sigortanın tazminatı ödeme yükümlülüğü bulunmakta, bu sürenin sonunda ödememe halinde temerrüt gerçekleşmektedir. Sigortaya başvurulmadan dava açılması veya icra takibi başlatılması halinde ise bu tarihlerde temerrüt gerçekleşir.
Bu durumda, ilke olarak davadan önce usulüne uygun başvuru yapılmış ise bundan 8 iş günü sonrasında, başvuru yapılmamış ise dava tarihi itibarıyla, belirlenen tazminat alacağının tamamı için anılan tarihlere uygun faiz uygulanması gerekir.
Somut olayda;dosya içerisinde davalı ... Şirketlerine davacı tarafından başvuru yapıldığına ilişkin belge bulunmamasına göre, bu davalıların dava tarihinde temerrüde düştüğünün kabulü gerekir.Mahkemece;davalılar ... Sigorta ve Anadolu Sigorta yönünden hükmedilen tazminatın tamamına dava tarihinden faiz yürütülmesi gerekirken, kaza tarihinden faiz yürütülmesi doğru görülmemiştir.
7-Diğer yandan, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesinin 13. maddesi uyarınca, hukuki yardımların konusu para ve para ile değerlendirilebiliyorsa avukatlık ücreti, davanın görüldüğü mahkemece tarifenin 3. kısmına göre belirlenir.Bu durumda, hakkında açılan maddi tazminat davasının reddine karar verilen ve dosyada vekille temsil edilen ... ile tarafları yönünden manevi tazminat davasının reddine karar verilen davalılar ... Sigorta A.Ş. ve Anadolu Sigorta A.Ş. yararına AAÜT"nin 10. maddesi hükümlerine göre vekalet ücreti takdir edilmemesi de doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir.
8-Bozma nedenlerine göre davalılar ... Sigorta A.Ş. ve Anadolu Sigorta A.Ş. vekillerinin yerel Mahkeme kararının bakıcı gideri ile ilgili kısmına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı ... Sigorta A.Ş. ve davalı ... A.Ş. vekillerinin (2),(3),(4),(6) ve (7)nolu bentlerin, davalılar ... ve ... vekilinin ise (5) nolu bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının REDDİNE;(2), (3),(4),(6) ve (7) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle, davalılar ... Sigorta A.Ş. ve Anadolu Sigorta ...vekillerinin temyiz itirazlarının kabulüne (5) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalılar ... ve ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulüne (7) nolu bentte açıklanan nedenlerle ... Başkanlığı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA,(8) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalılar ... Sigorta A.Ş. ve Anadolu Sigorta ...vekillerinin, kararın bakıcı gideri ile ilgili kısmına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalılar ... Sigorta A.Ş., Anadolu Sigorta A.Ş., ... ve ..."e geri verilmesine 28/02/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.