Esas No: 2022/1368
Karar No: 2022/1838
Karar Tarihi: 25.04.2022
Danıştay 13. Daire 2022/1368 Esas 2022/1838 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 13. Daire Başkanlığı 2022/1368 E. , 2022/1838 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2022/1368
Karar No:2022/1838
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Valiliği
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesi'nin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Konya ili, Karatay ilçesi, … Mahallesi'nde bulunan tapuda, … ada, … parselde kayıtlı mülkiyeti Hazine'ye ait taşınmazın 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu'nun 45. maddesi uyarınca açık teklif usulüyle 29/11/2021 tarihinde gerçekleştirilen satış ihalesinin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi'nce verilen kararda; ihaleye konu taşınmazın arsa vasfında ve 595,37 m2 yüzölçümünde olduğu, 47.700,00-TL muhammen bedel üzerinden satışı için açık teklif usulü ile ihaleye çıkıldığı, 29/11/2021 tarihinde yapılan ihaleye davacı ile birlikte iki isteklinin katıldığı, ihalenin 50.000,00-TL bedelle A.S. isimli istekli üzerinde kalması üzerine, söz konusu taşınmazın satış ihalesinin iptali istemiyle bakılan davanın açıldığı;
Konya'nın Sesi Gazetesi'nde 15 Kasım 2021 ve 20 Kasım 2021 tarihlerinde bahse konu taşınmazın, açık teklif usulü ile satışının yapılacağının ilan edildiği, taşınmaz üzerinde herhangi bir tahsis kaydının bulunmadığı, mera ve tarım arazisi vasfının bulunmadığı, kıyı veya sahil şeridinde olmadığı, taşınmaza ilişkin olarak idarece gerekli hususların araştırıldığı, satışına engel bir husus bulunmaması üzerine ihale işlemlerinin başlatıldığı, ilanın usulüne uygun şekilde yapıldığı ve idare tarafından mevzuatta yer alan yükümlülüklerin yerine getirildiği, taşınmazın 2886 Kanun kapsamında satışına engel bir hususun bulunmadığı, dava konusu satış ihalesinde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Öte yandan, davacı tarafından, "taşınmazın imar artığı parsel olması nedeniyle 2886 sayılı Kanun'a tabi olmaksızın rayiç bedel belirlenmek suretiyle 3194 sayılı İmar Kanunu'nun 17. maddesi uyarınca satışının gerçekleşmesi gerekirken ihale yolu ile satışının hukuka aykırı olduğu" iddia edilmişse de, taşınmazın anılan maddede ifade edilen "kamulaştırmadan veya kapanan yol veya meydanlardan hasıl olan sahalardan müstakil inşaata elverişli olmayan parça" niteliğinde olmadığı, 1/1000 ölçekli Uygulama İmar Planında iki kata müsaadeli konut alanında kaldığı anlaşıldığından, davacının anılan iddialarına itibar edilmemiştir.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, uyuşmazlık konusu taşınmazın; kamulaştırmadan artan parça niteliğinde olduğu, belediye adına tescil edilmesi gerekirken sehven Hazine adına tescil edildiği, 1/1000 ölçekli Uygulama İmar Planına göre konut alanı içinde kalmakla birlikte mevcut hâli ile parselasyon planı bulunmadığından yapılaşmaya uygun olmadığı, uzunluğu ve genişliği itibarıyla tek başına imar planına uygun olarak kullanılmasının mümkün olmadığı, taşınmazın 2886 sayılı Kanun'a göre ihale yoluyla satışının hukuka aykırı olduğu, İmar Kanunu'nun 17. maddesi uyarınca, öncelikle rayiç bedel üzerinden komşu taşınmaz maliki sıfatıyla kendisine bahse konu taşınmazı satın almak isteyip istemediğinin sorulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, uyuşmazlık konusu taşınmazın Hazine adına "arsa" vasfıyla tescil edildiği, dava konusu satış ihalesine davacının katılması için gerekli bilgilendirmelerin yapıldığı, ihalenin en yüksek teklifi veren diğer istekli üzerinde bırakıldığı, ilgili mevzuata uygun olarak yapılan satış ihalesinde hukuka aykırılık bulunmadığı belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ … 'IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi'nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, dosya tekemmül ettiğinden yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddi yolundaki … İdare Mahkemesi'nin … tarih ve E:… , K:… sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Posta giderleri avansından artan tutarın davacıya iadesine,
5. Kullanılmayan … -TL yürütmeyi durdurma harcının ve fazladan yatırılan … -TL harcın istemi hâlinde davacıya iadesine,
6.Dosyanın anılan Mahkeme'ye gönderilmesine,
7. 2577 sayılı Kanun'un 20/A maddesinin ikinci fıkrasının (i) bendi uyarınca kesin olarak (karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere), 25/04/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.