MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi

Davacı... Maliye Hazinesi vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... ve diğerleri aleyhine 23/12/2010 gününde verilen dilekçe ile alacak istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 06/02/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, kurum zararının ödetilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Davacı, İl Tarım Müdürlüğünün faliyetleri kapsamında il ve ilçe müdürlüklerince döner sermaye kayıtlarının incelenmesi ile görevlendirilen müfettiş incelemesi sonucu tanzim olunan rapora istinaden, davalılarca yapılan hizmetler karşılığında alınan bedel veya bağışın döner sermaye kayıtlarına aktarılması gerekirken bir kısmının döner sermaye kayıtlarına aktarılmayarak davalıların kurumu zarara uğrattığını belirterek, zararın giderilmesi isteminde bulunmuştur.Davalılar ise, iddiaların gerçeği yansıtmadığını beyanla davanın reddi gerektiğini savunmuşlardır.Mahkemece, ceza dosyasında davalıların beraatine karar verildiği, veteriner hekim olan davalıların ise görev tanımlamalarında sayman mutemetliğinin yer almadığından davanın reddine karar verilmiştir.Dosya kapsamından, dava konusu olaya ilişkin olarak davalılılar hakkında görevi kötüye kullanma, nitelikli dolandırıcılık vs. suçlarından...2. Ağır Ceza Mahkemesinin 2012/332 esas sayılı dosyası ile kamu davası açıldığı, yargılama sonucunda beraat kararı verildiği anlaşılmakta, ancak kararın kesinleşip kesinleşmediği belirlenememektedir.Kural olarak, 818 sayılı Borçlar Kanunu 53. (TBK.74) madde gereği; ceza mahkemesinde verilen beraat kararı hukuk hakimini bağlamaz ise de hukuk hakiminin bu bağımsızlığı sınırsız olmayıp ceza mahkemesinin maddi vakıaların belirlenmesine ilişkin mahkumiyet kararı hukuk hakimi yönünden bağlayıcı olup taraflar yönünden kesin delil niteliği taşıyacaktır. Davaya konu olayda; ceza yargılaması sonucunda verilecek kararın eldeki davayı etkileyecek nitelikte olması nedeni ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 165. maddesi gereğince, davalı hakkında açılmış olan ... 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 2012/332 esas sayılı dosyası bekletici sorun yapılarak, varılacak sonuca göre yapılacak değerlendirme ile karar verilmesi gerekmekte iken bu durum gözardı edilerek eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru olmamış ve kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda gösterilen nedenlerle BOZULMASINA; bozma nedenine göre davacının diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına 27/09/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.