Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/6928
Karar No: 2019/2303
Karar Tarihi: 28.02.2019

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/6928 Esas 2019/2303 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2016/6928 E.  ,  2019/2303 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi


    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    -K A R A R-
    Davacı vekili; davalı ... sevk ve idaresindeki ve maliki olduğu aracı ile karşıdan karşıya geçmekte olan davacının tam orta refüje çıktığı esnada diğer davalı ..."in kullandığı kamyonete çarpması sonucu devrilerek orta refüjde bulunan davacıya çarptığını ve ağır şekilde yaralanmasına sebebiyet verdiğini, kazanın oluşumunda davalılardan ..."nun asli kusurlu, diğer davalı ..."in tali kusurlu olduğu, davacıya herhangi bir kusur izafe edilmediğini, davacının yaralanma nedeni ile kafasında, ellerinde, ayak ve ayak bileklerinde kırıklar meydana geldiğini, 10 gün hastanede yoğun bakımda kaldığını, 3 ay boyunca da evde hareketsiz yatmak zorunda kaldığını, sağ elini kullanamaz durumda olduğunu, fizik tedavi ve tedavi masrafları olarak hastanede yattığı dönemde 795,00 TL ödeme yaptığını belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 2.795,00 TL maddi 20.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı ...Ş vekili;... plakalı aracın 14.02.2012/2013 tarihleri arasında ... poliçesi ile sigortalı olduğunu, sigortanın sorumluluğunun sigortalının kusuru oranında bedeni zararlarda kişi başına 225.000,00 TL teminat limiti ile sınırlı olduğunu, manevi tazminatın poliçe teminatına dahil olmadığını, ayrıca tedavi giderlerinin SGK"dan talep edilmesi gerektiğini, davacı tarafından yapılan herhangi bir başvurunun söz konusu olmadığını, bu nedenle temerrütten söz edilemeyeceğini, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı ...Ş. vekili; 38 ZS 658 plakalı aracın ... poliçesi ile 01.02.2012 -2013 tarihleri arasında sigortalı olduğunu ve kusur oranında bu poliçe ile belirlenen trafik sigortası limitleri ile sınırlı olduğunu, trafik kazasına bağlı gerçekleşen tüm sağlık hizmeti bedelllerinin SGK tarafından karşılanması gerektiğini, bu nedenlerle sorumluluklarının olmadığını, sebepsiz ve mükerrer zenginleşmenin önlenmesi ve müvekkili şirketin aynı kazadan dolayı rücu talepleri ile karşı karşıya kalmaması bakımından SGK ve diğer kurumlar tarafından davacılara bağlanan ödeneklerin tespit edilerek mahsup işlemi yapılmasını, zarar karşılanmışsa davanın reddi gerektiğini, davacı tarafından yapılmış bir başvurunun olamadığını belirterek, davanın reddini talep etmiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davacının dahili davalı ... dışındaki diğer davalılar yönünden maddi tazminat talebinin kabulü ile geçici ve sürekli işgöremezlik tazminatı 10.481,58 TL ve SGK kapsamı dışındaki ilaç, tedavi ve ulaşım giderleri 898,18 TL olmak üzere toplam 11.379,76 TL maddi zararın 6.828,30 TL"sinden davalı ... ve davalı ...Ş"nin ve bakiye 4.551,46 TL sinden davalı ... ile davalı ... Anonim Türk Sigorta şirketinin kendi aralarında müştereken sorumlu olmaları koşulu ile ıslah tarihi olan 03/12/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte bu davalılardan alınarak davacıya verilmesine, davacının davalılar hakkında talep ettiği manevi tazminat talebinden 25/02/2015 tarihinde vazgeçmesi nedeni ile manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dava trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeni ile maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
    SGK Genel Başkanlığı davanın ihbarı niteliğindeki dilekçenin tebliği suretiyle davaya dahil edilmiş, mahkemece de SGK dışındaki diğer davalılar yönü ile maddi tazminat talebinin kabulüne karar verilmiştir. Oysa, Türk hukuk sisteminde hüküm sadece davada taraf olanlara yönelik olarak verilebilir. Bu kural uyarınca dava dilekçesinde davalı olarak gösterilmeyen taraf, dava açıldıktan sonra ek bir dilekçe davaya dahil edilemeyeceği gibi “mecburi dava arkadaşlığı” dışında ıslah yolu ile dahi taraf değiştirilemez. İhbar olunan kimse HUMK’nin 49. maddesi vd. uyarınca davada davalı sıfatını kazanamayacağı gibi bu kişi aleyhine hüküm de kurulamaz. Buna göre, aleyhinde davacı tarafından usulen açılmış ve harcı verilmiş bir dava olmadığı ve dava tarihinin 27.02.2011 tarihli 6111sayılı Yasanın yürürlük tarihinden sonra 16.01.2013 olduğu da dikkate alandığında, SGK Başkanlığı’na taraf sıfatı kazandırılarak lehine hüküm kurulması ve vekalet ücreti takdiri doğru görülmemiştir.
    2-Karayolları Trafik Kanunu’nun 92. maddesinin (f) bendi ile Zorunlu Trafik Genel Şartları’nın 3. maddesinin (e) bendi uyarınca manevi zararlar trafik sigortası teminatının dışındadır. Bununla birlikte somut olayda davacı vekilince dava dilekçesi içeriğinden de anlaşıldığı üzere davalıların zorunlu trafik sigortacısından manevi tazminat isteminde bulunulmadığı halde, mahkemece reddedilen manevi tazminat istemi üzerinden davalı ... şirketleri yararına vekalet ücreti takdiri doğru olmamıştır.
    3-Eldeki davada davalılar ... ve ... kendilerini bir vekille temsil ettirmedikleri halde manevi tazminat yönü ile davalılar lehine vekalet ücreti verilmesi de doğru olmamıştır.
    4-Davacı ...’nın maddi tazminat talebi yönünden davanın kabulü ile toplam 11.379,76 TL maddi tazminata karar verilmiş, bu yönden ... lehine 1.365,57 TL vekalet ücretine hükmedilmiştir.
    Hüküm tarihi itibariyle yürürlükte bulunan AAÜT’nin 13. maddesinde yer alan “Tarifenin ikinci kısmının ikinici bölümünde gösterilen hukuki yardımların konusu para veya para ile değerlendirilebiliyor ise avukatlık ücreti, davanın görüldüğü mahkeme için Tarifenin ikinci kısmında belirtilen maktu ücretlerin altında kalmamak kaydı ile Tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenir” hükmü gözönüne alınarak, maktu ücretin altında kalamamsı gerektiğinden davacı lehine hüküm tarihi itibariyle 1.800,00TL vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, nisbi olarak hesaplanan vekalet ücretine hükmedilmesi doğru görülmemiştir.
    Yukarıda açıklanan nedenler bozma sebebi ise de; bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden 6100 sayılı HMK"nun geçici 3/2 maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK"nun 438/7 maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1), (2), (3) ve (4) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm fıkrasının 6. bendinde yer alan “... 1.365,57 TL ...” ibaresinin hükümden çıkarılmasına, yerine“...1.800,00 TL...” ibaresinin yazılmasına, hüküm fıkrasının 8. bendinde yer alan “Manevi tazminat talebi nedeniyle AAÜT."nin 10. maddesi hükmüne göre 1.800,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak dahili davalı ... dışındaki diğer davalılara verilmesine,” ibaresinin hükümden tümden çıkarılmasına, hüküm fıkrasının 9. bendinde yer alan “Dahili davalı ... Başkanlığı aleyhine açılan ve ret edilen dava nedeni ile belirlenen 1.800,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı ..."ya ödenmesine” ibaresinin hükümden tümden çıkarılmasına ve hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 28/02/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi