Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2016/4029 Esas 2018/4144 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/4029
Karar No: 2018/4144
Karar Tarihi: 12.09.2018

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2016/4029 Esas 2018/4144 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davanın müvekkilinin kefaleti sebebiyle icra takibi başlatılmış olması nedeniyle asıl borcun ödendiğini belirten davacı vekili, ipoteklerin fek edildiği gerekçesiyle borçlu olmadıklarının tespitine ve 10.000 TL kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep ediyor. Davalı vekili ise borcun ödenmediğini ve davanın süresinde açılmadığını savunuyor. Mahkeme, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davalının ipotekleri fek ettiği, ağır kusurlu olduğu ve kefilin doğrudan sorumluluktan kurtulduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne ve tazminat talebinin reddine karar veriyor. Tarafların temyiz itirazları yerinde görülmemiş ve hüküm onanmıştır.
Kanun Maddeleri: Borçlar Kanunu'nun 592. maddesi ve son fıkrası.
23. Hukuk Dairesi         2016/4029 E.  ,  2018/4144 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    - K A R A R -
    Davacı vekili, asıl ve birleşen davada müvekkilinin 2005 yılında kredi kullanan davalı kooperatif üyeleri lehine kefil olması sebebiyle hakkında icra takibi başlatıldığı, müvekkilinin asıl borcun ödenmesi nedeniyle kefilliğinin son bulduğunu, kredi sözleşmesi ile birlikte alınan ipoteklerin fekkedildiğini, BK 592/son fıkrası uyarınca kefilliğinin sona ermiş olması nedeniyle icra takibine konu olan alacak nedeniyle borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini ve müvekkilinin uğramış olduğu zararlardan dolayı davalının 10.000,00 TL kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, borcun ödenmediğini buna dair delilin olmadığını, davanının süresinde açılmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; asıl dosyada ve birleşen dosyada hiçbir sebep yokken davalının ipotekleri fek ettiği, ağır kusurlu olduğu, sonucunun ise açık olup kefilin doğrudan sorumluluktan kurtulduğu gerekçesiyle asıl ve birleşen davanın kabulüne tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.
    Kararı taraf vekilleri temyiz etmiştir.
    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, taraf vekillerinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlerden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 12.09.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.