10. Ceza Dairesi Esas No: 2019/2925 Karar No: 2019/7416 Karar Tarihi: 26.11.2019
Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma - Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2019/2925 Esas 2019/7416 Karar Sayılı İlamı
Özet:
İstanbul 6. Çocuk Mahkemesi'nde yapılan bir dava sonucunda, uyuşturucu madde bulundurma suçundan dolayı verilen tedavi ve denetimli serbestlik kararı infaz edilemediği için mahkûmiyet hükmü verilmiş. Sanığın daha önce aynı suçtan dolayı başka bir dava nedeniyle verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik kararını ihlal ettiği ve infazda olduğu tespit edilmiştir. Bu nedenle ilk olarak doğrudan tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanan sanık hakkında yargılamaya devam edilerek hüküm kurulmuştur. Mahkeme kararı, 6545 sayılı Kanunun 85. maddesi ile 5320 sayılı Kanuna eklenen geçici 7. maddenin 3. fıkrasına uygun olduğu için hüküm onanmıştır. 6545 sayılı Kanunun 68. maddesi ile TCK'nın 191. maddesi değiştirilmeden önce işlenen kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçlarından dolayı verilen tedavi ve denetimli serbestlik tedbirlerine yönelik Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 02/05/2019 tarihli ve 2018/172 esas, 2019/373 karar sayılı ilamında belirtilen düşünce dikkate alınmıştır.
10. Ceza Dairesi 2019/2925 E. , 2019/7416 K.
"İçtihat Metni"
Mahkeme : İSTANBUL 6. Çocuk Mahkemesi Suç : Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma Hüküm : Tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine uyulmaması üzerine mahkûmiyet
Dosya incelendi. GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: 6545 sayılı Kanunun 68. maddesi ile TCK’nın 191. maddesinde yapılan değişikliklerin yürürlüğe girdiği 28/06/2014 tarihinden önce işlenen kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçlarından dolayı verilen tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri kararının infazı amacıyla gönderilen uyarılı ilk başvuru davetiyesinin tebliğine rağmen başvuruda bulunmayan sanığa, Denetimli Serbestlik Müdürlüğünce bu hususta ikinci bir tebligat yapılmasına gerek bulunmadığına ilişkin Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 02/05/2019 tarihli ve 2018/172 esas, 2019/373 karar sayılı ilamı dikkate alınarak tebliğnamede yer alan bu yöndeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir. Adli sicil kayıtları ve UYAP üzerinden yapılan araştırmada, sanık hakkında, bu suç tarihinden önce, aynı suçtan dolayı açılmış başka bir dava nedeniyle verilip kesinleşmiş ve suç tarihinde infazda olan herhangi bir tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin bulunmadığı anlaşıldığından, hükümden önce 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunun 68. maddesi ile değiştirilen TCK"nın 191. maddesinin 5. fıkrasının sanık lehine uygulanma şartlarının bulunmaması nedeniyle, bu suçtan dolayı ilk olarak doğrudan tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanan ve bu tedbirin infazı sırasında yükümlülüklerini ihlal eden sanık hakkında yargılamaya devam olunarak hüküm kurulmuş olması, 6545 sayılı Kanunun 85. maddesi ile 5320 sayılı Kanuna eklenen geçici 7. maddenin 3. fıkrasına uygun olduğundan, bu husus dikkate alınarak yapılan incelemede; Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA, 26.11.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.