Muhafaza görevini kötüye kullanma - Yargıtay 9. Ceza Dairesi 2013/7780 Esas 2014/4879 Karar Sayılı İlamı

9. Ceza Dairesi
Esas No: 2013/7780
Karar No: 2014/4879
Karar Tarihi: 21.04.2014

Muhafaza görevini kötüye kullanma - Yargıtay 9. Ceza Dairesi 2013/7780 Esas 2014/4879 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, alacaklının bir yıl içinde haczolunan taşınır malın satılmasını isteyebileceği ve satışın yasal süre içerisinde istenmemesi halinde mal üzerindeki haczin kalkacağına dikkat çekerek, 2009/1322 esas sayılı takip dosyasında sanığa teslim edilen hacizli malların süresi içinde satışının istendiği ancak hazır edilemediği için haczin düştüğü ve muhafaza görevinin sona erdiği gerekçesiyle, sanığın beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine hükmetmiştir. Ancak, sanığın hacizli malların sahibi olduğunun anlaşılması karşısında cezadan indirim yapılması gerektiği unutulmuştur. Bu nedenlerle karar bozulmuştur.
İcra ve İflas Kanunu'nun 106/1. ve 110/1. maddelerine göre alacaklının bir yıl içinde haczolunan taşınır malın satılmasını isteyebileceği ve satışın yasal süre içerisinde istenmemesi halinde mal üzerindeki haczin kalkacağı belirtilmiştir. Sanığın hacizli malların sahibi olduğunun anlaşılması karşısında, TCK'nın 289/1. maddesinin son cümlesi gereğince cezadan indirim yapılması gerektiği hatırlatılmıştır.

9. Ceza Dairesi 2013/7780 E. , 2014/4879 K.

"İçtihat Metni"

Tebliğname No : 4 - 2012/31767
Mahkemesi : Düzce 1. Sulh Ceza Mahkemesi
Tarihi : 27.09.2011
Numarası : 2011/564 – 2011/1024
Suç : Muhafaza görevini kötüye kullanma

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
İcra ve İflas Kanununun 106/1. maddesine göre alacaklının haczolunan taşınır malın satılmasını haciz tarihinden itibaren ancak bir sene içerisinde isteyebileceği, aynı Kanunun 110/1. maddesine göre de hacizli malın satışının yasal süre içerisinde istenmemesi halinde mal üzerindeki haczin kalkacağı, onaylı örnekleri dosya arasına konulan Düzce 3. İcra Müdürlüğünün 2009/1322 esas sayılı takip dosyasında 06.05.2009 tarihinde haczedilerek yediemin olarak sanığa teslim edilen hacizli malların süresi içinde 02.02.2010 tarihinde satışının istendiği, 12.05.2010 tarihinde ilk artırmanın yapıldığı, ancak hacizli malların hazır edilmemesi nedeniyle 12.05.2010 tarihinde satışın düşürülmesine karar verildiği, bu tarihten sonra yeni haciz yapılmaması nedeniyle haczin düştüğü ve muhafaza görevinin sona erdiği gözetilerek yüklenen suçun yasal unsurlarının oluşmadığı düşünülmeden, sanığın beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
Kabule göre de;
Sanığın hacizli malların sahibi olduğunun anlaşılması karşısında, TCK"nın 289/1. maddesinin son cümlesi gereğince cezadan indirim yapılması gerektiği gözetilmeyerek fazla ceza tayini,
Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 21.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.