Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/13267 Esas 2017/6949 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/13267
Karar No: 2017/6949
Karar Tarihi: 16.10.2017

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/13267 Esas 2017/6949 Karar Sayılı İlamı

19. Hukuk Dairesi         2016/13267 E.  ,  2017/6949 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki menfi tespit – istirdat davasının yapılan yargılaması neticesinde ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen reddine kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    K A R A R -
    Davacı vekili, davalı bankanın müvekkili aleyhine kredi sözleşmesinden kaynaklı takip başlatıldığını, bankaya borçlarının olmadığını,kefilliğinin olmadığını,davalı bankanın icra takibine konu krediyi ... Ltd.Şti ‘ne tahsis ettiğini, krediye kefil olanların... ve ... olduğunu, davacının sözleşmede kefil ... yerine vekil sıfatıyla imza attığını bu nedenle maaşından yapılan toplam 21.266,04 TL kesintinin kesinti tarihinden itibaren işleyecek faiziyle davalıdan tahsiline ve borçlu olunmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, davacının asıl borçlu dava dışı ... Ltd.Şti ‘nin gizli ortağı olduğunu, kendisinin kredinin hem asaleten hem vekaleten borçlusu olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.Mahkemece benimsenen bilirkişi raporuna göre; davalı banka tarafından ... İcra Müdürlüğü’nün 2013/390 E. sayılı dosya ile 06/06/2011 tarihli kredi sözleşmesine dayalı olarak takip başlatıldığını, kredi sözleşmesinin kefil olarak ... ’e vekaleten ... tarafından imzalandığı, yetkili temsilci tarafından bir başkası adına ve hesabına yapılan hukuki işlemin sonuçlarının doğrudan doğruya temsil edileni bağlayacağı , bu nedenle kredi sözleşmesini vekalet imzalayan davacının bu sözleşmeden sorumlu olmayacağı, bilirkişi tarafından hesaplanan toplam maaş kesintisi olan 21.205,04 TL haksız olarak alındığı, davalının takipte haksız ve kötü niyetli olduğu gerekçeleriyle davanın kısmen kabulüne, borçlu olunmadığının tespitine ve davalı aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmiş hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.1- Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddine,
    2- Davacı vekilinin temyizi yönünden AAÜT 13. maddesi : “(1) Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde gösterilen hukuki yardımların konusu para veya para ile değerlendirilebiliyor ise avukatlık ücreti, davanın görüldüğü mahkeme için Tarifenin İkinci Kısmında belirtilen maktu ücretlerin altında kalmamak kaydıyla (yedinci maddenin ikinci fıkrası, dokuzuncu maddenin birinci fıkrasının son cümlesi ile onuncu maddenin son fıkrası hükümleri saklı kalmak kaydıyla,) Tarifenin üçüncü kısmına görebelirlenir. (2) Ancak hükmedilen ücret kabul veya reddedilen miktarı geçemez."  Gereğince mahkemece reddedilen miktarı geçmeyecek şekilde vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken yanılgılı şekilde davacı aleyhine farklı vekalet ücretine hükmedilmesi doğru değilse de bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması gerekmiştir.
    SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte açıklandığı üzere davalının tüm temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte belirtilen sebeplerle hüküm fıkrasının 6. bendinde yer alan 1800 TL rakamının hükümden çıkartılarak 61 TL rakamının konulmak suretiyle hükmün bu şekilde düzeltilerek ONANMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 16/10/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.









    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.