Esas No: 2019/10138
Karar No: 2022/2417
Karar Tarihi: 26.04.2022
Danıştay 10. Daire 2019/10138 Esas 2022/2417 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 10. Daire Başkanlığı 2019/10138 E. , 2022/2417 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2019/10138
Karar No : 2022/2417
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Müdürlüğü / …
VEKİLİ : Av. …
TEMYİZ EDEN
(DAVALI YANINDA MÜDAHİL) : … İnşaat Enerji Petrol Madencilik Nakliyat
Gıda Sanayi Ticaret Anonim Şirketi
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN_KONUSU : … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı tarafından, Bitlis ili, Hizan ilçesi, … Mahallesi'nde davalı idarece gerçekleştirilen yol yapım çalışması kapsamında, … ada, … parselde bulunan taşınmazının zarar gördüğünden bahisle uğranıldığı iddia edilen zararlara karşılık 30.000,00 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesince; Dairemizin 03/12/2014 tarihli ve E:2012/8567, K:2014/7332 sayılı bozma kararına uyulmak suretiyle yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen bilirkişi raporunda, yol yapım çalışması sebebiyle davacıya ait taşınmazda %100 oranında değer düşüklüğü meydana geldiğinin ve zararın 38.423,45 TL olduğunun tespit edildiği, davacının istemiyle bağlı kalınarak 30.000,00 TL maddi tazminatın kusursuz sorumluluk ilkesi (fedakarlığın denkleştirilmesi) uyarınca davalı idarece davacıya ödenmesi gerektiği; öte yandan, yol yapım çalışması kapsamında taşınmaza hafriyat döküldüğü tespit edilmiş ise de; taşınmazın %100 oranında değer kaybına uğrayarak kullanılamaz hale gelmesi ve hafriyat dökümünden önceki vasfına uygun kullanımının mümkün olmaması karşısında, hafriyat dökülen kısmının eski haline getirilmesi için harcanması gereken tutarın, tazminat hesabına dahil edilmesine olanak bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne, 30.000,00 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, dava konusu yerde yapılan yol çalışmalarının kamulaştırma sınırı içinde kalacak şekilde planlandığı, yapılan yol ile yer altı ve yer üstü sularının uzaklaştırıldığı, bölgedeki olası akıntı ve sel sularının kontrol altına alındığı, %100 değer kaybı tespitinin gerçeği yansıtmadığı, bilirkişi raporunda taşınmaz arsa olarak değerlendirilmesine rağmen arsa olma şartlarını taşımadığı, taşınmaza herhangi bir el atmanın söz konusu olmadığı, Mahkemece hükmedilen tazminat miktarının fahiş olduğu, harçtan muaf olmalarına rağmen aleyhlerine yargılama giderlerine hükmedildiği ileri sürülmektedir.
Davalı yanında müdahil tarafından; yol yapım çalışması, davalı idare tarafından verilen projeye uygun olarak gerçekleştirildiğinden iş kapsamında tüm sorumluluğun davalı idareye ait olduğu, keşif aşamasından sonra yargılamaya dahil edilmesinin adil yargılanma hakkını ihlal ettiği, yol yapım çalışmasının kamulaştırma sınırları içinde kalacak şekilde planlandığı, taşınmaza bir zarar verilmediği, bilirkişi raporuna yapılan itirazların Mahkemece haksız ve hukuka aykırı olarak reddedildiği ileri sürülmektedir.
KARŞI_TARAFIN_SAVUNMASI : Davacı tarafından savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz istemlerinin kabulü gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
MADDİ OLAY :
Dava dosyasının incelenmesinden; Karayolları 11. Bölge Müdürlüğü ile müdahil … İnşaat Enerji Petrol Madencilik Nakliyat Gıda Sanayi Ticaret Anonim Şirketi arasında imzalanan sözleşme uyarınca, Küçüksu-Hizan Ayrımı- Pervari İl Yolu Toprak İşleri, Sanat Yapıları ve Üst Yapı İşleri kapsamında gerçekleştirilen yol yapım çalışması esnasında davacıya ait Bitlis ili, Hizan ilçesi, … Mahallesinde bulunan … ada, … parsel sayılı, 591,13 m2 yüz ölçümlü taşınmaza zarar verildiğinden bahisle değer kaybı ile moloz yığılması ve su birikmesi sonucu meydana geldiği iddia edilen zararların tazmini amacıyla 30/12/2011 tarihli dilekçeyle davalı idareye başvurulduğu, söz konusu başvurunun reddi üzerine 30.000,00 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle bakılmakta olan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
İLGİLİ MEVZUAT:
Anayasanın 125. maddesinde, idarenin her türlü eylem ve işlemlerine karşı yargı yolunun açık olduğu belirtildikten sonra son fıkrasında, idarenin kendi eylem ve işlemlerinden doğan zararı ödemekle yükümlü olduğu hükme bağlanmıştır.
İdare kural olarak, yürüttüğü kamu hizmetiyle nedensellik bağı kurulabilen zararları ödemekle yükümlü olup; idari eylem ve/veya işlemlerden doğan zararlar, idare hukuku kuralları çerçevesinde, hizmet kusuru veya kusursuz sorumluluk ilkeleri gereği tazmin edilmektedir.
İdarenin yürütmekle görevli olduğu bir hizmetin kuruluşunda, düzenlenişinde veya işleyişindeki nesnel nitelikli bozukluk, aksaklık veya boşluk olarak tanımlanabilen hizmet kusuru; hizmetin kötü işlemesi, geç işlemesi veya hiç işlememesi hallerinde gerçekleşmekte ve idarenin tazmin yükümlülüğünün doğmasına yol açmaktadır. Hizmet kusurundan dolayı sorumluluk, idarenin sorumluluğunun doğrudan ve asli nedenini oluşturmaktadır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Dosyadaki bilgi ve belgelerin incelenmesinden; 20/09/2018 tarihinde icra edilen keşif ve bilirkişi incelemesi sonrasında hazırlanan bilirkişi raporunda; dava konusu taşınmazın belediye mücavir sınırları içerisinde yer aldığı, belediye imkanlarından faydalanacak konumda olduğu, yapılan inceleme ve gözlemler ile tapudaki niteliği bir arada düşünüldüğünde, taşınmazın arsa niteliğinde olduğunun tespit edildiği, keşif sırasında alınan ölçümler, gözlemler ve incelemeler sonucunda dava konusu taşınmazın bir kısmına hafriyat döküldüğü ve hafriyatın düzeltildiği, bu hafriyat ve molozlardan dolayı taşınmazın 325,03 m2'lik kısmının diğer kısımlardan yaklaşık 1 metre daha yüksekte kaldığı, ayrıca taşınmazın bitişiğine yapılan istinat duvarının yaklaşık 12 metre yüksekliğinde olduğu, taşınmaza ulaşım için herhangi bir yan yol açılmadığı ve taşınmaza doğrudan ulaşım sağlanamadığı, daha önce yolun üzerinden geçtiği köprünün parsel seviyesine yakın bir seviyede olduğu, yolun yükseltimesine bağlı olarak daha yüksek bir istinat duvarı inşa edildiği, yapılan değerlendirme sonucunda, taşınmazın yaklaşık 12 metrelik istinat duvarının yanı başında yer alması, yol kotunun yükseltilmesinden dolayı karayolu ile bağlantısının tamamen ortadan kalkması, davalı idarece taşınmaza ulaşım için yan yol inşa edilmemesi, taşınmazın mevcut haliyle kullanılmasının mümkün olmaması nedenleriyle taşınmazda %100 oranında değer düşüklüğü meydana geldiği sonuç ve kanaatine varıldığı, taşınmaza ait emlak rayiç bedeline rastlanılamadığı, emsal değerlendirmesinde, Bitlis Valiliği Tapu Müdürlüğü'nün … tarih ve … sayılı yazısıyla bildirilen 5 nolu emsalin bulunabilecek en uygun emsal olduğunun anlaşıldığı, buna göre yapılan hesaplama sonucunda taşınmazda meydana gelen zararın 2012 yılı itibarıyla 38.423,45 TL olduğu tespitlerine yer verildiği, Mahkemece bilirkişi raporu hükme esas alınarak ve istemle bağlı kalınarak davanın kabulüne karar verildiği görülmektedir.
Dava konusu taşınmazın yol yapım çalışması sonucunda inşa edilen istinat duvarıyla ulaşıma kapatılmış olması, başlı başına taşınmazın %100 değer kaybına uğradığı anlamına gelmemektedir. Taşınmaza yol (geçit) hakkı tanınması ve/veya yan parsel maliklerince satın alınması ihtimali de dikkate alındığında, ulaşım imkanını kısıtlama ve bir kısmına hafriyat yığma suretiyle müdahale edilen taşınmaza yönelik mülkiyet hakkının kullanım imkanının bütünüyle ortadan kalktığının söylenmesi mümkün değildir. Dolayısıyla, mülkiyet hakkı kullanımının tamamen ortadan kaldırılmamasına bağlı olarak hakkında kamulaştırma kararı alınmayan bir taşınmazın bütünü için tazminata hükmedilmesi, taşınmazın mülkiyet hakkını elinde bulunduran davacı lehine sebepsiz zenginleşmeye neden olacaktır. Bu açıdan, taşınmazın yol çalışmasından kaynaklı hafriyat ve ulaşım zorluğu nedeniyle halihazırdaki değer kaybını tespite elverişli ve yeterli bulunmayan bilirkişi raporuna istinaden davanın kabulüne karar verilmesinde hukuka uygunluk görülmemiştir.
Öte yandan, aynı yol yapım çalışması kapsamında uğranılan maddi zararın tazmini istemiyle açılan bir başka uyuşmazlıkta davanın reddi yolunda verilen ve Dairemizin 09/12/2020 tarih ve E:2015/4513, K:2020/5990 sayılı kararıyla onanan … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararına esas alınan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen bilirkişi raporunda; Bitlis ili, Hizan ilçesi, … Mahallesi, … Mevkiinde bulunan, … ada, … parsel sayılı taşınmazın yol yapımından kaynaklanan ve değerini olumlu-olumsuz yönde etkileyen etkenler bulunduğu, bu etkenlerinin birbirini tolere ettiği ve söz konusu taşınmazdaki değer düşüklüğünün değer artışı ile denk olduğu tespitlerine yer verilmiştir.
Bu durumda, taşınmazda değer artışı olması ihtimali de gözetilerek, hafriyat ve benzeri müdahalelerle taşınmazın halihazırdaki kullanım zorluğundan kaynaklı değer kaybı olup olmadığının ve varsa değer kaybı zararının tespiti için yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılması gerekmekte olup, eksik inceleme ve araştırmaya dayalı olarak verilen Mahkeme kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalı idarenin ve davalı yanında müdahilin temyiz istemlerinin KABULÜNE,
2. Davanın kabulüne ilişkin temyize konu … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
4. 2577 sayılı Kanun'un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 15 (on beş) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26/04/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.