3. Hukuk Dairesi 2019/5802 E. , 2019/10474 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı, davalının takibe itiraz ettiğini ancak 27.03.2006 tarihinde kurumla taksitlendirme protokolü yaptığını, protokolün 1. maddesine göre protokol tarihinden itibaren tebliğ edilecek tüm faturaları vadesinde ödeyeceğini kabul ettiğini, protokolden itibaren abonenin kendisi tarafından kullanıldığını kabul ettiğini, borçlunun kullandığı elektrik aboneliğinin çoban evi sıfatı ile üzerinde bulunan aktoprak mahallesi muhtarlığı tüzel kişiliğine ihbarı gerektiğini, itirazın iptali ve takibin devamına ve %40 icra inkar tazminatına hükmedilmesini istemiştir.
Davalı, taşınmazı Temmuz 2004 – 15 Nisan 2005 tarihleri arasında yaklaşık 9 ay süre ile kullandığını, bu süreye ait faturaları o dönemki muhtara ödediğini, ilgili adresin o tarihten sonra köy çobanları tarafından kullanıldığını, icra takibinde gösterilen borç tutanakların kendisi ile ilgisi olmadığını davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, takibe konu borcun davacı tarafından gerçekleştirildiğinin dosya içeriğinden anlaşılamadığından dava reddedine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Dava, elektrik tüketiminden doğan fatura borcuna vaki itiraz iptali davasıdır.
1- Dava tarihinde yürürlükte bulunan 4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1.maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2.maddesinde "Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar." hükmüne yer verilmiştir.
Yasanın 3.maddesinde mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları, hizmet; bir ücret veya menfaat karşılığında yapılan mal sağlama dışındaki her türlü faaliyeti ifade eder. Satıcı; kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri kapsar. Tüketici ise bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen, kullanan veya yararlanan gerçek yada tüzel kişiyi ifade eder, şeklinde tanımlanmıştır.
Bir hukuki işlemin 4077 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir.
Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup, taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında re"sen gözetilir. Mahkemelerin görevli olup olmadıklarını, davanın başında kendiliğinden incelemesi ve görevsiz olunduğu kanısına varılması halinde öncelikle görevsizlik kararı vermesi gerekir. Çünkü, hükmü veren mahkemenin görevsiz olması, mutlak bozma sebebidir.
Somut olayda; davanın aboneliğe dayalı elektrik tüketim borcu nedeniyle uyuşmazlık niteliği itibariyle Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamında olduğu anlaşılmaktadır.
Davaya konu olayın 4077 sayılı Yasa kapsamında kaldığı ve davaya bakmaya Tüketici Mahkemesinin görevli olduğu gözetilerek, o yerde ayrı bir Tüketici Mahkemesi varsa görevsizlik kararı verilmesi, yok ise davaya Tüketici Mahkemesi sıfatıyla bakılması gerekirken, eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm tesis edilmesi usul ve yasaya aykırı görülmüş, bu husus hükmün bozulmasını gerektirmiştir.
2) Bozma nedenine göre, davacının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün HUMK"nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenle davacı tarafın diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440. maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 24/12/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.