Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/10666
Karar No: 2021/3303
Karar Tarihi: 25.05.2021

Silahlı terör örgütüne üye olma - silahlı terör örgütüne yardım etme - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2019/10666 Esas 2021/3303 Karar Sayılı İlamı

16. Ceza Dairesi         2019/10666 E.  ,  2021/3303 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ceza Dairesi
    Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma, silahlı terör örgütüne yardım etme
    Hüküm : 1-) ..., ..., ..., ... ve ... hakkında; silahlı terör örgütüne üye olma suçundan beraatleri kararına yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi,
    2-) ..., ... ve ... hakkında; TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 3-5/1, TCK"nın 53/1-2, 58/9, 62/1, 63 maddeleri uyarınca mahkumiyet kararlarına yönelik istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddi,



    3-) ... hakkında; TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 3-5/1, TCK"nın 53/1-2, 58/9, 63 maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına yönelik istinaf başvurularının esastan reddi,
    4-) ..., ..., ... ve ... hakkında; TCK"nın 220/7 ve 314/3 maddesi delaletiyle 314/2, 220/7, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK"nın 53/1-2-3, 62/1, 63 maddeleri uyarınca mahkumiyet kararlarına yönelik istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddi ve sanıklar ..., ... ve ... hakkında ek karar ile temyiz başvurularının CMK"nın 296/1 maddesi uyarınca reddi,
    5-) ..., ... ve ... hakkında; TCK"nın 220/7 ve 314/3 maddesi delaletiyle 314/2, 220/7, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK"nın 53/1-2-3, 62/1, 63 maddeleri uyarınca mahkumiyet hükmünün CMK"nın 280/1-a, 303/1-a maddeleri uyarınca kaldırılarak CMK"nın 223/2-e maddesi uyarınca beraatlerine
    Temyiz edenler : Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet savcısı, sanık ... ve müdafii, sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... müdafileri

    Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
    Bölge Adliye Mahkemesince sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... hakkında silahlı terör örgütüne yardım etme suçuna ilişkin kesin olarak verilen hükümler, 24.10.2019 tarihinde Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7188 sayılı Kanunun 29. maddesi ile 5271 sayılı CMK’nın 286. maddesine eklenen üçüncü fıkradaki düzenleme gereğince temyiz yolunun açılması üzerine anılan Kanuna eklenen 5. maddenin 1/f bendinde belirtilen süre içinde, diğer sanıklar yönünden ise Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm süresinde temyiz edilmekle;
    Ceza süresi yönünden yasal şartları oluşmadığından; bir kısım sanıklar müdafilerinin duruşmalı inceleme istemlerinin CMK"nın 299. maddesi uyarınca REDDİNE,
    5070 sayılı Elektronik İmza Kanununun 5 ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile imzalandığı belirtildiği halde, UYAP"ta yapılan kontrolde Bölge Adliye Mahkemesinin 25.10.2019 ve 02.10.2019 tarihli ek kararlarının 126318 sicil numaralı katip; İlk Derece Mahkemesinin gerekçeli kararı ile 12.02.2018, 25.12.2017

    tarihli duruşma zabıtlarının 183000 sicil numaralı katip; 30.10.2017 tarihli duruşma zaptının 179179, 190239 sicil numaralı üyeler ve 183000 sicil numaralı katip; 27.11.2017 ve 06.10.2017 tarihli duruşma zabıtlarının 78431 sicil numaralı katip; 08.09.2017 tarihli duruşma zaptının 126318 sicil numaralı katip; 09.08.2017 tarihli duruşma zaptının 125937 ve 179301 sicil numaralı üyeler; 10.07.2017 tarihli duruşma zaptının 179179, 190239 sicil numaralı üyeler ve 167366 sicil numaralı katip tarafından elektronik olarak imzalanmaması mahallinde giderilebilir eksiklik olarak görülmüştür.
    1-) Sanıklar ..., ..., ..., ... ve ... hakkında kurulan beraat hükümlerine yönelik temyiz itirazının incelenmesinde;
    Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
    Sanık ... hakkında İlk Derece Mahkemesince silahlı terör örgütüne yardım suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün Bölge Adliye mahkemesince kaldırılarak sanığın beraatine karar verildiği nazara alındığında; sanık müdafiinin temyizinin Bölge Adliye mahkemesince kaldırılan mahkumiyet hükmüne yönelik olduğu anlaşılmakla Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet savcısının temyizi üzerine yapılan incelemede;
    Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    Sanıklar ..., ... ve ... hakkında tüm dosya kapsamı değerlendirildiğinde mahkemenin kabul, uygulama ve gerekçesi yerinde görüldüğünden tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.
    Sanıklar hakkında mahkumiyetlerine yeter derecede kesin, inandırıcı ve her türlü şüpheden uzak delil elde edilemediği, savunmanın aksine dosyaya yansıyan delil bulunmadığı gerekçe gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükümlerin ONANMASINA,
    2-) Sanıklar ..., ... ve ... hakkında silahlı terör örgütüne üye olma; sanıklar ..., ..., ... ve ... hakkında silahlı terör örgütüne yardım etme suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
    Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    Sanıklar ..., ... ve ... hakkında silahlı terör örgütüne yardım etme suçundan mahkumiyetlerine ilişkin karara yönelik sanıklar müdafileri tarafından yapılan temyiz taleplerinin reddine ilişkin Bölge Adliye


    Mahkemesi kararının, 7188 sayılı Kanunun 29. maddesi gereğince temyizi kabil kararlardan olduğu anlaşılmakla; sanıklar müdafilerinin ek karara karşı yaptıkları başvuruların kabulüyle, 04.07.2019 tarihli ek kararın KALDIRILARAK;
    Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet savcısı ve sanık ... ile sanıklar müdafilerinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdükleri nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükümlerin ONANMASINA,
    3-) Sanıklar ..., ... ve ... hakkında kurulan beraat hükümlerine; ... hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    a-) Sanıklar ... ve ... hakkında kurulan hükümlere yönelik olarak yapılan incelemede;
    Ayrıntıları ve hukuki mahiyeti Yargıtay Ceza Genel Kurulu tarafından onanarak kesinleşen Dairemizin İlk Derece Mahkemesi sıfatıyla verdiği 24.04.2017 tarih, 2015/3 Esas, 2017/3 Karar sayılı ilamında açıklandığı üzere;
    Örgüt üyesi, örgüt amacını benimseyen, örgütün hiyerarşik yapısına dahil olan ve bu suretle verilecek görevleri yerine getirmeye hazır olmak üzere kendi iradesini örgüt iradesine terk eden kişidir. Örgüt üyeliği, örgüte katılmayı, bağlanmayı, örgüte hakim olan hiyerarşik gücün emrine girmeyi ifade etmektedir. Örgüt üyesi örgütle organik bağ kurup faaliyetlerine katılmalıdır. Organik bağ, canlı, geçişken, etkin, faili emir ve talimat almaya açık tutan ve hiyerarşik konumunu tespit eden bağ olup, üyeliğin en önemli unsurudur. Örgüte yardımda veya örgüt adına suç işlemede de, örgüt yöneticileri veya diğer mensuplarının emir ya da talimatları vardır. Ancak örgüt üyeliğini belirlemede ayırt edici fark, örgüt üyesinin örgüt hiyerarşisi dahilinde verilen her türlü emir ve talimatı sorgulamaksızın tamamen teslimiyet duygusuyla yerine getirmeye hazır olması ve öylece ifa etmesidir.
    Silahlı örgüte üyelik suçunun oluşabilmesi için örgütle organik bağ kurulması ve kural olarak süreklilik, çeşitlilik ve yoğunluk gerektiren eylem ve faaliyetlerin bulunması aranmaktadır. Ancak niteliği, işleniş biçimi, meydana gelen zarar ve tehlikenin ağırlığı, örgütün amacı ve menfaatlerine katkısı itibariyle süreklilik, çeşitlilik ve yoğunluk özelliği olmasa da ancak örgüt üyeleri tarafından işlenebilen suçların faillerinin de örgüt üyesi olduğunun kabulü gerekir. Örgüte sadece sempati duymak ya da örgütün amaçlarını, değerlerini, ideolojisini benimsemek, buna ilişkin yayınları okumak, bulundurmak, örgüt liderine saygı duymak gibi eylemler örgüt üyeliği için yeterli değildir (Evik, Cürüm işlemek için örgütlenme, Syf 383 vd.).



    Örgüt üyesinin, örgüte bilerek ve isteyerek katılması, katıldığı örgütün niteliğini ve amaçlarını bilmesi, onun bir parçası olmayı istemesi, katılma iradesinin devamlılık arz etmesi gerekir. Örgüte üye olan kimse, bir örgüte girerken örgütün kanunun suç saydığı fiilleri işlemek amacıyla kurulan bir örgüt olduğunu bilerek üye olmak kastı ve iradesiyle hareket etmelidir. Suç işlemek amacıyla kurulmuş örgüte üye olmak suçu için de saikin "suç işlemek amacı" olması aranır (Toroslu özel kısım syf.263-266, Alacakaptan Cürüm İşlemek İçin Örgüt syf. 28, Özgenç Genel Hükümler syf.280).
    Suç örgütünün tanımlanıp yaptırıma bağlandığı 5237 sayılı TCK’nın 220. maddesinin 7. fıkrasında yardım fiiline yer verilmiştir. “Örgüt içindeki hiyerarşik yapıya dahil olmamakla birlikte, örgüte bilerek ve isteyerek yardım eden kişinin, örgüt üyesi olarak” cezalandırılacağı belirtilmiş, anılan normun konuluş amacı, gerekçesinde; “örgüte hakim olan hiyerarşik ilişki içinde olmamakla beraber, örgütün amacına bilerek ve isteyerek hizmet eden kişi, örgüt üyesi olarak kabul edilerek cezalandırılır.” şeklinde açıklanmış, 765 sayılı TCK’nın sistematiğinden tamamen farklı bir anlayışla düzenlenen maddede yardım etme fiilleri de örgüt üyeliği kapsamında değerlendirilerek, bağımsız bir şekilde örgüte yardım suçuna yer verilmemiştir.
    Yardım fiilini işleyen failin örgütün hiyerarşik yapısına dahil olmaması, yardımda bulunduğu örgütün TCK’nın 314. maddesi kapsamında silahlı terör örgütü olduğunu bilmesi, yardımın örgütün amacına hizmet eder nitelikte bulunması yardım ettiği kişinin örgüt yöneticisi ya da üyesi olması gereklidir. Yardımdan fiilen yararlanmak zorunlu değildir. Örgütün istifadesine sunulmuş olması ve üzerinde tasarruf imkanının bulunması suçun tamamlanması için yeterlidir.
    Yardım fiilleri örgüte silah sağlama ve terörün finansmanı dışında tahdidi olarak sayılmamıştır. Her ne surette olursa olsun örgütün hareketlerini kolaylaştıran ve yaşantısını sürdürmeye yönelik eylemler yardım kapsamında görülebilir (Yargıtay Ceza Genel Kurulu 11.11.1991 tarih, Esas 9-242, Karar 305). Yardım teşkil eden hareketin başlı başına suç teşkil etmesi gerekmez. Yardım bir kez olabileceği gibi birden çok şekilde de gerçekleşebilir. Ancak yardım teşkil eden faaliyetlerde devamlılık, çeşitlilik veya yoğunluk var ise örgüt üyesi olarak da kabul edilebilecektir.
    Bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde;
    Sanık ...’ın 1996 yılında açılan hesabında 1996 ve 2001 yıllarında katılım hesaplarının bulunduğu, 2002 yılı ile 16.01.2014 tarihleri arasında hesap hareketi bulunmamasına rağmen, 16.01.2014 tarihinde 1.290,00 USD katılım hesabı açtırdığı, 31.01.2014 tarihinde 38,47 XAU hurda altın alımı yaptığı, 30.05.2014 tarihinde 500,00 USD katılım hesabı açtırdığı, yine 08.10.2014 tarihinde 3.300,00 TL miktarında katılım hesabı açtırdığı, bu şekilde 2015 yılının Ağustos ayına kadar katılım hesaplarının bulunduğu, hesabın 2016 yılına kadar kullanıldığı; sanık ...’nun 2001 yılında açılan hesabının 2006 yılına kadar aktif bir şekilde kullanıldığı, 2006 yılından 03.02.2014 tarihine kadar hesap hareketinin olmadığı, 03.02.2014 tarihinde 20.000,00 TL katılım hesabı açtırdığı, 06.05.2014 tarihinde bu paranın çekildiği anlaşılmakla;


    BankAsya hesap hareketleri ve tüm dosya kapsamına göre sanıkların faaliyetlerinin örgüt hiyerarşisine dahil olduğunu gösterir biçimde çeşitlilik, devamlılık ve yoğunluk içermemesi karşısında örgüt üyesi olarak kabul edilmelerine yasal olanak bulunmadığı, ancak diğer delillerle birlikte tüm dosya kapsamı bir bütün halinde değerlendirildiğinde örgüt liderinin talimatı doğrultusunda örgütle irtibatlı BankAsya’daki hesabına para yatıran, katılım hesabı açan sanıkların eylemlerinin örgüte yardım etme suçunu oluşturacağı gözetilerek; Anayasanın 138/1. maddesi hükmü, 6352 sayılı Kanunun amaç, kapsam ve gerekçesi, TCK"nın 61 ve 3/1. maddelerinde düzenlenen ölçüt ve ilkeler çerçevesinde suçun işleniş biçimi, işlenmesinde kullanılan araçlar, suçtan sonraki davranışları, güttükleri amaç ve saik ile, sübutu kabul edilen eylemin niteliği de gözetilerek, tayin olunan cezadan TCK"nın 220/7 fıkrasının 2. cümlesinde yer alan düzenleme uyarınca hukuka, vicdana, dosya kapsamına uygun ve gösterilen indirim miktarı ile orantılı makul ve makbul bir indirim yapılarak sanıkların cezalandırılmasına karar verilmesi gerekirken beraatlerine karar verilmesi,
    b-) Sanık ... hakkında kurulan hükme yönelik olarak yapılan incelemede;
    İstinaf aşamasında UYAP ortamında dosyaya gönderildikleri anlaşılan, kolluk tarafından sanığa ait olduğu değerlendirilen 489987 ID numaralı ByLock tespit ve değerlendirme tutanağı ile Taha Çelebi hakkındaki 28.06.2018 tarihli ByLock tespit ve değerlendirme tutanağının ve sanıklardan ... hakkında temyiz aşamasında dosyaya gönderildiği anlaşılan, sanık ...’in de ekli kişiler arasında yer aldığı 498148 ID numaralı ByLock tespit ve değerlendirme tutanağının,
    c-) Sanık ... hakkında kurulan hükme yönelik olarak yapılan incelemede;
    Temyiz aşamasında UYAP ortamında dosyaya gönderildiği anlaşılan, 498148 ID numaralı ByLock tespit ve değerlendirme tutanağı ile istinaf aşamasında UYAP ortamında dosyaya gönderildiği anlaşılan Taha Çelebi hakkındaki 28.06.2018 tarihli ByLock tespit ve değerlendirme tutanağının,
    CMK’nın 217. maddesi uyarınca duruşmada sanıklar ve müdafilerine okunup diyeceklerinin sorulması ile tüm dosya kapsamının bir bütün halinde değerlendirilmesi suretiyle sanıkların hukuki durumlarının takdir ve tayini gerekirken yetersiz belgelere dayanarak eksik araştırma ile yazılı şekilde karar verilmesi,
    Bozmayı gerektirmiş, Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet savcısının ve sanık ... müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan beraat ve mahkumiyete ilişkin hükümlerin bu sebeplerden dolayı CMK"nın 302/2. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Samsun 3. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için




    Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 8. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 25.05.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.













    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi