19. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/12917 Karar No: 2017/6931 Karar Tarihi: 16.10.2017
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/12917 Esas 2017/6931 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davalılarla müvekkil arasında akaryakıt istasyonu bayilik sözleşmesi ve ariyet sözleşmesi akdedildiği ancak ürün bedellerinin ödendiği halde ürünlerin teslim edilmediği ve faturanın düzenlenmediği iddia edilerek asıl ve birleşen menfi tespit davası açılmıştır. Asıl davalı ve birleşen davalıların ticaret sicil adreslerinin İstanbul olduğu ve yetki itirazının yapıldığı gerekçesiyle dava dilekçesinin yetki yönünden reddedilmesine karar verildiği, ancak birleşen dava yönünden yetkisizlik kararı verilmesinin hatalı olduğu belirtilerek, asıl davaya yönelik temyiz isteminin reddedilmesine karar verilmiştir. Kanun maddelerine ilişkin açıklamalar kararda yer almamaktadır.
19. Hukuk Dairesi 2016/12917 E. , 2017/6931 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi ( Tic. Mah. Sıf. )
Taraflar arasındaki asıl ve birleşen menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve birleşen davaların yetki yönünden reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde asıl ve birleşen davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili asıl davada, müvekkili ile davalı... A.Ş. arasında akaryakıt istasyonu bayilik sözleşmesi ve ariyet sözleşmesi akdedildiğini, müvekkilinin talep edilen ürün bedellerini ileri tarihli 4 adet çek ile ödediğini ancak akaryakıt ürünlerinin müvekkiline teslim edilmediğini ve fatura da düzenlenmediğini, davalının çeklerden birini diğer davalı bankaya rehin cirosu ile teminat olarak verdiğini ileri sürerek müvekkilinin davalılara borçlu olmadığının ve dava konusu çekin bedelsiz kaldığının tespitine, birleşen davada, davalıya teslim edilen çeklerin 3 tanesinin davalı ...Ş.’ne faktoring işlemleri için temlik edildiğini ileri sürerek bu çekler nedeniyle davalılara borçlu olmadığının ve çeklerin bedelsiz kaldığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Asıl davalı ...Ş. vekili, diğer davalı... A.Ş. nin ve müvekkili bankanın ticaret sicil adreslerinin İstanbul olduğunu ve görevli mahkemeninde Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu ileri sürerek yetki ve görev yönünden davanın reddini istemiştir.Birleşen davalı... A.Ş vekili, müvekkilinin faktoring işlemini yaparken ve çekleri teslim alırken çeklerin dayanağı olan faturaları gördüğünü ve faturalarla birlikte teslim aldığını, müvekkilinin iyi niyetli 3 kişi olduğunu ve şahsi defilerin müvekkiline karşı ileri sürülemeyeceğini belirterek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, davalıların ticaret sicil adreslerinin İstanbul olduğu ve süresi içerisinde yetki itirazında bulunulduğu gerekçesiyle dava dilekçesinin yetki yönünden reddine karar verilmiş, hüküm asıl ve birleşen davacı vekilince temyiz edilmiştir. (1) Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere göre, asıl davaya yönelik davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün onanması gerekmiştir. (2) Birleşen menfi tespit davasında davalılar tarafından yetki itirazında bulunulmadığından ve yetkide kamu düzenine ilişkin olmaması nedeniyle mahkemece re’sen dikkate alınmayacağından birleşen dava yönünden de yetkisizlik kararı verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ : Yukarıda (1) sayılı bentte açıklanan nedenle davacı vekilinin asıl davaya yönelik temyiz isteminin reddiyle hükmün ONANMASINA, hükmün 2 no"lu bentte açıklanan nedenle birleşen dava yönünden BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 16/10/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.