Mahkemesi :İş Mahkemesi


Dava menfi tespit istemine ilişkindir.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Davacı kendi adına herhangi bir işçi çalıştırmamasına rağmen, davalı Kurum nezdinde adına iş yeri dosyası açılarak prim borcu çıkartıldığını belirterek, adına açılan işveren dosyasında çıkarılan borçlardan dolayı Kuruma borçlu olmadığının tespitini talep etmiş, mahkemece davacının talebi gibi davanın kabulüne karar verilmiştir. Eldeki dava dosyası incelendiğinde dosya içinde yer alan kayıtlar ve yapılan incelemenin yetersiz olduğu karar vermeye elverişli görünmemektedir. Dosyadaki kayıtlardan, davacının kat karşılığı inşaat sözleşmesiyle dava dışı bir şirkete verdiğini söylediği ve iddiasına konu ettiği taşınmazla, adına iradesi dışında kurumda iş yeri dosyası açıldığını iddia ettiği taşınmazın farklı adreslerde bulunan taşınmazlar olduğu görülmektedir. Bu sebeple anılan her iki adreste bulunan taşınmazlara ait belediye, tapu ve davalı kurum nezdinde bulunan tüm kayıtlar getirtilmeli, davacının kurumda iş yeri dosyası bulunan inşaatla ilgili etraflıca kolluk araştırması yapılarak, bu inşaatın kime ait olduğu ve kim tarafından yaptırıldığı belirlenmeli, anılan inşaatı tamamlayan, mevcut halinde ikamet eden ve bu inşaat iş yerinden sigortalı olarak gösterilen kişilerin konuyla ilgili beyanları alınmalı, davacı adına açılan iş yeri dosyasına bağlı belediye ve davalı Kurumda bulunan yazı ve imza örnekleriyle, şikayete konu olarak davacının iradesi dışında kuruma verildiğini iddia ettiği kayıtlar üzerinde imza incelemesi yapılmalı ve bu sayede uyuşmazlık konusu husus, hiçbir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak biçimde çözümlenip, deliller hep birlikte değerlendirilip takdir edilerek, varılacak sonuca göre bir karar verilmelidir.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın eksik inceleme sonucu, yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O hâlde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 28/02/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.