
Esas No: 2021/2914
Karar No: 2022/5143
Karar Tarihi: 22.03.2022
Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2021/2914 Esas 2022/5143 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi'nin verdiği kararda, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemiyle açılan davanın yeniden incelenmesine karar verilmiştir. İlk derece mahkemesince verilen kararın kaldırılması sonucunda, objektif değer artış oranının taşınmazın özellikleri dikkate alındığında arazi olan kısmı yönünden %40, kapama bahçe olan kısımları yönünden %20 alınarak davalıya ödenmesi gereken bedelin belirlenmesine karar verilmiştir. Ancak, bu kararda yapılan bazı hatalar nedeniyle karar bozulmuştur. Yargıtay kararıyla birlikte, kamulaştırma bedelinin tespiti için kullanılan Kanun maddeleri (2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 10. ve 11/1-f maddeleri) ayrıntılı bir şekilde açıklanmamıştır.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi
Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda; ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf incelemesi üzerine bölge adliye mahkemesinin yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmünün Yargıtay’ca incelenmesi taraf vekillerince istenilmiş, davalı vekili de temyiz dilekçesinde duruşma isteminde bulunmuş olmakla, duruşma için belirlenen 22/03/2022 günü temyiz eden davalı vekilinin yüzüne karşı, usulüne göre çağrı kağıdı gönderilmesine rağmen gelmediğinden temyiz eden davacı idare vekilinin yokluğunda duruşmaya başlanarak gelen vekilin sözlü açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü.
- K A R A R -
Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.
İlk derece mahkemesince davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karara karşı taraf vekillerince yapılan istinaf başvurusunun davalı yönünden kabulü ile HMK'nın 353/1-b-3 maddesi uyarınca yeniden esas hakkında karar verilmesine ilişkin Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi'nce verilen hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Dosyada bulunan kanıt ve belgelere, kararın dayandığı gerekçelere göre; kısmen arazi, kısmen kapama elma, kiraz ve erik bahçesi niteliğindeki Bursa İli, İnegöl İlçesi, Doğanyurdu Köyü, 107 ada, 29 parsel sayılı taşınmazın 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 11/1-f maddesi uyarınca gelir metodu esas alınarak bedel belirleyen ilk derece mahkemesi kararına karşı, davalı tarafından yapılan istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararı kaldırılarak objektif değer artış oranının taşınmazın bilirkişi raporundaki özellikleri dikkate alındığında arazi olan kısmı yönünden % 40, kapama bahçe olan kısımları yönünden %20 alınarak ve davacı idare lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığından bahisle HMK'nın 353/1-b-3 maddesi uyarınca yeniden esas hakkında hüküm kurulmuştur. Ancak;
1-Aynı bölgeden Dairemize intikal eden dosyalar ve taşınmazın dosyaya yansıyan özelliklerine göre arazi olan kısmı için objektif değer artışı oranının % 40 olarak tespit edilmesi doğru olup, taşınmazın kapama bahçe niteliğindeki olan kısımları için de % 40 oranında objektif değer artışı oranı uygulanması gerekirken yazılı şekilde % 20 olarak kabulü ile az bedele hükmedilmesi,
2- İlk derece mahkemesi kararı kaldırılmak suretiyle yeniden esas hakkında hüküm kurulduğu halde bedeline hükmedilen taşınmazın davacı idare adına tesciline karar verilmemesi,
3-Davalıya ödenmesi hüküm altına alınnmış olan 459.203,12-TL bedele ilk derece mahkemesi karar tarihi olan 12.07.2018 tarihine kadar yasal faize hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması,
4-Taşınmazın tapu kaydında yer alan takyidatların hüküm altına alınan bedele yansıtılması gerektiğinin düşünülmemesi,
Doğru olmadığı gibi;
5-Anayasa Mahkemesi'nin 27/11/2020 gün 31317 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 16/07/2020 tarih 2018/104 Esas 2020/39 Karar sayılı kararı ile 7139 sayılı Kanunla Değişik Kamulaştırma Kanunun 10/8. fıkrasının dördüncü cümlesi; “idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit edilen bedelden az olması durumunda hâkim tarafından tespit edilen bedel, fazla olması durumunda idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit ettiği bedel, peşin ve nakit olarak hak sahibi adına, kalanı ise bedele ilişkin kararın kesinleşmesine kadar üçer aylık vadeli hesapta nemalandırılmak ve kesinleşen karara göre hak sahibine verilmek üzere” bölümü ile yedinci cümlesinde yer alan “idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit ettiği bedelden fazla olması halinde fazla olan tutarın bloke edildiğine” ibaresinin Anayasa’ya aykırı olduğu ve iptal edildiği nazara alınarak, üçer aylık vadeli hesapta bloke edilmesine karar verilmiş olan 465.337,12-TL bedelin derhal ödenmesine karar verilmesi ve karar tarihine kadar yasal faize hükmedilmesi gerektiğinden,
Hükmün yukarıda açıklanan gerekçelerle taraf vekillerinin temyiz itirazları doğrultusunda Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi'nin kararının HMK’nın 371. maddesi uyarınca BOZULMASINA, davacı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, davalıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine, temyiz eden davalı yararına yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 3.815,00-TL vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine, 22/03/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.