Esas No: 2021/7178
Karar No: 2022/5101
Karar Tarihi: 22.03.2022
Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2021/7178 Esas 2022/5101 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Antalya'nın Serik İlçesi'nde bir taşınmazın kamulaştırılması ve yol olarak kullanılması nedeniyle bedelinin tespiti ve taşınmazların tapudan terkin edilmesine ilişkin davada, yapılan yargılama sonucunda verilen hüküm Yargıtay tarafından incelendi. Mahkeme, emsal karşılaştırması yapılarak taşınmazın değeri belirlenmiş ancak faiz uygulaması konusunda bir hataya düşülmüştür. Ayrıca, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ve Anayasa Mahkemesi'nin kararları da göz önünde bulundurularak davalı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi gerektiği belirtilmiştir. Hüküm fıkrasında düzeltme yapılarak onanması kararlaştırılmıştır. Kanun maddeleri ise 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun 10. maddesi olarak belirtilmiştir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazların yol olarak tapudan terkinine ilişkin davada yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazların yol olarak tapudan terkini istemine ilişkindir.
Mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme ve işlem yapılarak hüküm kurulmuş, karar , taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Arsa niteliğindeki Antalya İli, Serik İlçesi, Kadriye Köyü, 343 ada 8, 531 ada 67 parsel sayılı taşınmazlara emsal karşılaştırması yapılarak üzerindeki ağaçlara ise yaş, cins ve verim durumuna göre değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak;
1-Mahkemece bozma ilamı öncesi ilk kararla tespit edilen bedele 23.04.2012 tarihinden ilk karar tarihi 13.09.2013 tarihine kadar, bozma ilamı sonrası tespit edilen bedelden ilk kararla tespit edilen bedelin mahsubu sonrası kalan fark bedele 23.04.2012 tarihinden son karar tarihi 12.12.2019 tarihine kadar faiz uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
Doğru olmadığı gibi;
2-Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin 12055/17 numaralı başvuru sonucu verilen 23.10.2018 tarihli kararı ve Anayasa Mahkemesi'nin 2016/9364 başvuru numaralı, 01.06.2019 gün 30791 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan kararı da göz önüne alındığında davacı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi gerektiğinden,
Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının;
a) 1. bendinin (tespitine) kelimesinden sonra, (Mahkemece bozma ilamı öncesi ilk kararla tespit edilen 97.523,00-TL bedele 23.04.2012 tarihinden ilk karar tarihi 13.09.2013 tarihine kadar, bozma ilamı sonrası tespit edilen 147.176,00-TL bedelden ilk kararla tespit edilen bedelin mahsubu sonrası kalan 49.653,00-TL fark bedele 23.04.2012 tarihinden son karar tarihi 12.12.2019 tarihine kadar faiz uygulanmasına) cümlesinin yazılmasına,
b) Davacı idare lehine hükmedilen vekalet ücretine ilişkin 7. bendinin tümüyle çıkartılmasına,
Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, davalılardan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine, 22/03/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.