8. Ceza Dairesi 2014/31977 E. , 2015/7086 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Bilişim suçu
HÜKÜM : Hükümlülük ve erteleme
Gereği görüşülüp düşünüldü:
1- Dosya içeriğine göre banka sistemine giriş yapılan IP adresinin yurtdışı olması, sanığın kredi kartını havale geleceğinden bahisle isteyen ... isimli şahsa verdiği ve ertesi gün kartı getirmeyince iptal ettirdiğini savunması, savunmasının banka cevabı yazısıyla doğrulanması, adı geçen şahsın bulunamaması, sanığın hesabına havale edilen parayı çektiğine, alışveriş yaptığına dair kamera kaydı, tanık beyanı bulunmaması, sanığın kredi kartını başkasına vermesinin hukuki sorumluluğu gerektirip, suçu işlediği veya iştirak ettiği hususunda kesin kanıt oluşturmadığı, savunmasının aksine cezalandırılmasını gerektirir yeterlilikte kesin kanıt bulunmadığı, kuşkunun sanık lehine yorumlanması gerektiği gözetilerek beraatine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, ya- zılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesi,
2- Kabule görede; Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 17.11.2009 gün ve 193/268 sayılı kararında açıklandığı üzere; sanığın, bir şekilde haksız olarak ele geçirdiği katılanlara ait bankacılık bilgilerini kullanarak, internet aracılığıyla, katılanların ... Bankasına ait banka hesaplarından, kendine ait aynı bankanın... Şubesinde bulunan hesabına havale edip çektiğinin anlaşılması karşısında; sanığın kastının katılanın banka hesabında bulunan parayı bilişim sistemini kullanmak suretiyle kendisinin kul- lanımındaki banka hesabına geçirmeye, katılanın rızasına aykırı olarak mal varlığında azalmaya neden olmaya, başka bir anlatımla var olan veriyi başka bir yere göndermekten ziyade, bu verinin temsil edildiği parayı alarak mal edinmeye yönelik olduğu, eyleminin 5237 sayılı TCK.nun 142/2-e maddesine uyan hırsızlık suçunu oluşturduğu gözetil- meksizin, yazılı şekilde anılan yasanın 244. maddesinden hüküm kurulması,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. ve 326. maddeleri gereğince kazanılmış hakkı saklı kalmak üzere (BOZULMASINA), 12.02.2015 gününde oyçok- luğuyla karar verildi.
KARŞI DÜŞÜNCE:
Sanık ... hakkında, 10.03.2007 tarihinde saat 20:28:48"de müşteki ... ait ... Bankası ... Şubesi nezdindeki ... nolu hesaptan 305,00 TL"nin internet bankacılığı kullanılarak sanığa ait aynı bankanın ... Şubesi nezdindeki ... nolu hesaba havale edilerek aktarılması, yine aynı tarihte saat 20:34:40"da 1.000,00 TL, 22:19:46 da 500,00 TL olmak üzere toplam 1.500,00 TL"nin müşteki...ait... Şubesi nezdindeki ... nolu hesapdan sanığa ait yukarda belirtilen hesaba havale edilerek aktarılması nedeniyle iki ayrı iddianame ile bilişim sistemine hukuka ayrı müdahale suretiyle haksız çıkar sağlama suçundan cezalandırılması için dava açılmıştır.
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; sanığın suçu sabit görülerek 5237 sayılı TCK.nun 244/4, 62, 51. maddeleri uyarınca 2 kez 1 yıl 8 ay hapis ve 80.00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, hapis cezasının ertelenmesine karar verilmiştir.
Sanık 10.09.2008 tarihli hazırlıktaki ilk ifadesinde “1.5 yıl önce ...Bankası"na ait hesap kartını kaybettim. Bu konuyla ilgili de olaydan bir gün sonra ilgili Bankanın müşteri hizmetlerini arayarak kayıp bildiriminde bulunmuştum”. demiş; 09.01.2010 tarihli Cumhuriyet Savcılığı ile mahkemedeki savunmaların da ise özetle, olay günü Kadıköy de minibüs kâhyalı yapan ... olarak tanıdığı ancak daha sonra adının ... olduğunu öğrendiği kişinin havalesi geleceğini söylerek bankamatik kartını istediğini, rıza göstererek kartı verdiğini, bir gün sonra kart gelmeyince bankadan iptal ettirdiğini söylemiştir.
...Bankası"nın 16.07.2007 tarih ve 26990 sayılı yazısında ise kart sahibi ... yapmış olduğu kayıp/çalıntı müracaatının bulunmadığı, kartın 11.03.2007 tarihinde söz konusu işlemler nedeniyle Banka tarafından iptal edildiği belirtilmiştir.
Dosyadaki sanığa ait kart ekstresinden 10-11.03.2007 tarihlerinde çeşitli petrol istasyonlarında kullanılarak ve nakit olarak suça konu paraların harcanıp çekildiği anlaşılmaktadır.
Yine kolluk tarafından düzenlenen 08.04.2010 tarihli tutanakta, sanığın savunmasında ismi geçen ...tanıyan/bilen olmadığı, muhtarlıkta kaydına rastlanmadığı belirtilmektedir.
Dosya içeriği ve yukarıda anlatılanlar birlikte değerlendirildiğinde; dosyada ki delillerin sanığın savunmasını doğrulamadığı, sanığın ilk ifadesi ile sonraki savunmalarının çeliştiği, inkâra yönelik savunmanın cezadan kurtulma amaçlı olduğu, sanığa ait hesaba internet bankacılığı aracılığıyla müştekilere ait hesaplardan paranın havale suretiyle aktarıldığı ve 2 gün içerisinde çoğunluğu petrol istasyonlarında olmak üzere banka kartı ile harcama yapılıp nakit çekilmek suretiyle haksız kazanç elde edildiği, dosya kapsamı ve tüm delillerle birlikte ele alındığında sanığın eyleminin sübut bulduğu ve 5237 sayılı TCK.nun 142/2-e maddesinde belirtilen hırsızlık suçunun tüm unsurlarıyla oluştuğu, iki mağdura ait kartların kullanılması nedeniyle mağdur sayısınca cezalandırılması yerine, mahkumiyetine yeterli delil bulunmadığı gerekçesiyle beraati yönündeki sayın çoğunluğun bozma kararına katılmıyorum. 12.02.2015
MUHALİF ÜYE