Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2021/11761 Esas 2022/5243 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi

Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda; ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf incelemesi üzerine bölge adliye mahkemesinin yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmünün Yargıtay’ca incelenmesi davalı İSKİ Genel Müdürlüğü vekilince istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:

- K A R A R -

Dava ve birleştirilen dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
İlk derece mahkemesince dava ve birleştirilen davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karara karşı, davalı İSKİ Genel Müdürlüğü vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi'nce esastan reddine dair verilen karar davalı İSKİ Genel Müdürlüğü vekilince temyiz edilmiştir.
Aşağıda açıklanan gerekçelerle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi'nin esastan ret kararı kaldırıldıktan sonra, İstanbul Anadolu 15. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2017/223E- 2019/256K sayılı kararının incelenmesinde;
Dosyada bulunan kanıt ve belgelere, kararın dayandığı gerekçelere göre; arsa niteliğindeki İstanbul İli, Kartal İlçesi, Orhantepe Mahallesi, 12557 ada 1 parsel sayılı taşınmaza 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 11/1-g maddesi uyarınca emsal kıyaslaması yapılarak değer biçilmesinde yöntem itibariyle bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak;
1-Dosyadaki bilgi ve belgelerin incelenmesinde; ilgili Tapu Müdürlüğü ve Belediye Başkanlığından gelen yazılara göre hükme esas alınan bilirkişi raporunda kıyasi emsal olarak incelenen taşınmazın imar parseli, dava konusu taşınmazın ise kadastro parseli olduğu belirtilmiş olup, bu kapsamda yapılacak değerlendirmede dava konusu taşınmazın bulunan m² birim değerinden düzenleme ortaklık payına karşılık gelecek oranda indirim yapılması gerekirken gerekçesi gösterilmeksizin dava konusu taşınmazın imar parseli niteliğinde olduğu kabul edilerek değer biçildiğinden, bu rapora göre hüküm kurulması mümkün değildir.
Bu durumda; taraflara, dava konusu taşınmaza yakın bölgelerden ve yakın zaman içinde satışı yapılan benzer yüzölçümlü satışları bildirmeleri için imkan tanınması, lüzumu halinde re'sen emsal celbi yoluna gidilmesi, taşınmazın, değerlendirme tarihi itibariyle, emsal alınacak taşınmazın ise satış tarihi itibariyle imar ya da kadastro parselleri olup olmadığı ilgili Belediye Başkanlığı ve Tapu Müdürlüğünden sorulması, ayrıca dava konusu taşınmazın; imar planındaki konumu, emsallere ve değerini etkileyen merkezi yerlere olan uzaklığını da gösterir krokisi ve dava konusu taşınmaz ile emsal taşınmazların re'sen belirlenen vergi değerleri ve emsal taşınmazların satış akit tablosu getirtilerek, dava konusu taşınmazın değerlendirmeye esas alınacak emsallere göre ayrı ayrı üstün ve eksik yönleri ve oranları açıklanmak suretiyle yapılacak karşılaştırma sonucu değerinin belirlenmesi bakımından, yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulu marifetiyle mahallinde keşif yapılarak alınacak rapor sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin düşünülmemesi,
Kabule göre;
2-Alınması gereken 372.337,32-TL harçtan, peşin ve ıslah harcı toplamı olan 92.981,30-TL harcın mahsubu ile bakiye 279.356,02-TL harcın davalı idarelerden tahsiline karar verilmesi gerekirken maddi hata sonucu mahsup edilen 92.981,30-TL harcın davalı idarelerden tahsiline karar verilmesi,
Doğru görülmemiştir.
Davalı İSKİ Genel Müdürlüğü vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan İstanbul Anadolu 15. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2017/223E- 2019/256K sayılı hükmünün HMK’nın 371. maddesi uyarınca BOZULMASINA, HMK'nın 373/1. maddesi uyarınca kararın bir örneğinin İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi'ne GÖNDERİLMESİNE, 23.03.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.