17. Ceza Dairesi 2018/7411 E. , 2019/9676 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hırsızlık, mala zarar verme
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel mahkemece sanık hakkında verilen hükümler temyiz edilmekle, başvuruların süresi ve kararların niteliği ile suçların tarihine göre dosya görüşüldü:
I-Sanık hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde;
Sanık hakkında mala zarar verme suçundan verilen mahkumiyet hükmü yönünden, kanun yararına bozma yasa yoluna başvurulması mümkün görülmüştür.
14/04/2011 tarihinde yayınlanarak yürürlüğe giren 6217 sayılı Kanun"un 26. maddesi ile 5320 sayılı Kanun"a eklenen ek 2. madde uyarınca doğrudan verilen 3.000,00 TL"ye kadar olan adli para cezasından ibaret mahkumiyet hükümleri kesin olup mala zarar verme suçundan dolayı tayin edilen 2.000,00 TL adli para cezasına ilişkin hükmün, cezanın türü ve miktarı itibarıyla temyizi mümkün bulunmadığından, 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi aracılığı ile 1412 sayılı CMUK"nun 317. maddesi gereğince o yer Cumhuriyet Savcısı ile katılan ... Telekomünikasyon A.Ş vekilinin temyiz taleplerinin tebliğnameye uygun olarak REDDİNE,
II-Sanık hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde;
1-Katılan kuruma ait dört adet elektrik direğinin kırılıp direklerin üzerinde bulunan kabloların çalındığı olayda, sanık ...’ın tüm aşamalardaki savunmalarında üzerine atılı suçu işlemediğini belirttiği, sanığa ait olay yerinde parmak izi, DNA analizine cevap verecek vücut izi raporu ile olay anını gösteren kamera görüntüsünün bulunmadığı, yine olay anına ilişkin yeminli tanık anlatımı ve benzeri somut delilin olmadığı, sanığın olay yerinde yakalanmadığı, dosya kapsamındaki tek delilin suçta kullanıldığı iddia olunan araca ilişkin GPRS kayıtları olup bu hususun başka delillerle desteklenmediğinin anlaşılması karşısında, atılı suçu kabul etmeyen sanığın savunmasının aksini gösteren, cezalandırılmasına yeterli, her türlü kuşkudan uzak, hukuka uygun, kesin ve inandırıcı kanıtların neler olduğu karar yerinde denetime olanak sağlayacak şekilde açıklanmadan yeterli olmayan gerekçe ile yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
2-Hükme esas alındığı düşünülen, suçta kullanıldığı iddia olunan araca ait GPRS kaydı, olay yeri inceleme raporu ve müşteki beyanı birlikte değerlendirildiğinde, suçun 06/10/2012-07/10/2012 tarihleri arasında işlendiğinin kabul edilmesi gerekirken gerekçeli karar başlığında suç tarihinin 09/10/2012 olarak gösterilmesi,
Kabule göre de;
3-Suç tarihinde, katılan kuruma ait olan ve faal olarak kullanılan kabloların kesilerek çalınması şeklinde gelişen olayda, sanığın eyleminin 5237 sayılı TCK’nin 142/1-a maddesinde düzenlenen suça uyduğu gözetilmeden aynı Kanunun 142/1-e maddesi ile uygulama yapılması,
4-Kendisini vekille temsil ettiren katılan kurum lehine, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi"nin 13. maddesi gereğince maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
5-T.C. Anayasa Mahkemesinin, TCK"nin 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının, 24.11.2015 tarihli ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanmış olması nedeniyle iptal kararı doğrultusunda TCK"nin 53. maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, O yer Cumhuriyet Savcısı ile katılan ... Telekomünikasyon A.Ş vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 25/06/2019 günü oy birliğiyle karar verildi.