MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli cinsel saldırı, konut dokunulmazlığının ihlali
HÜKÜM : Mahkumiyet

İlk derece mahkemesince verilen hükümlerin sanık müdafisi tarafından duruşmalı temyiz edilmesi üzerine dosya Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğname ile Daireye gönderilmekle, belirlenen sanık müdafinin yerinde görülen talebine istinaden duruşmalı yapılan değerlendirmede başvurunun muhtevası ve inceleme tarihine kadar getirilen kanuni düzenlemeler nazara alınarak dosya tetkik edildi, gereği görüşüldü:
Mağdurenin aşamalardaki çelişkili anlatımları, olayın hemen akabinde alınan adli raporunda sağ diz ön yüzde 0.5 cm’lik yüzeysel abrazyon ve hassasiyet ile sol kulak memesi arka alt kısmında 1x1 cm’lik ekimoz tespit edilmesine karşın Elazığ Adli Tıp Şube Müdürlüğünce verilen raporda bu bulgulardan çok farklı yaralanmalardan bahsedilmesi nedeniyle mevcut raporlar arasında çelişki olması, 14.10.2014 tarihli ilk beyanında olay gecesi evine rızası dışında giren sanığın zorla cinsel saldırıda bulunduğunu söylemesine rağmen sonradan verdiği 30.10.2014 günlü dilekçe ve aynı gün Cumhuriyet Savcısı tarafından alınan ifadesinde duygusal ilişki yaşadığı sanıkla gece dışarıda eğlendikten sonra birlikte geldikleri evinde rızaen cinsel ilişkiye girdiğini ve ilk raporda bahsedilen diz yaralanmasının gece sanıkla birlikte restoranttan çıkarken düşmesi neticesinde olduğunu belirterek şikayetinden vazgeçmesi, sanığın savunmalarında gayri resmi ilişki yaşadığı mağdureyle olay gecesi evinde rızaen cinsel ilişkiye girip, kulak arkasındaki yaralanmanın bu sırada oluşabileceğini, bunun dışında herhangi bir darp eylemi olmadığını bildirmesi ve tüm dosya içeriği nazara alındığında suç tarihinden önce başkasıyla evli olmasına rağmen reşit mağdureyle gayri resmi ilişki yaşayan sanığın, olay gecesi dışarıda birlikte alkol aldıktan sonra eşlik ettiği mağdurenin evine zorla girdikten sonra cebirle cinsel ilişkiye girdiğine dair her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı gözetilerek müsnet suçlardan beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
Kanuna aykırı, sanık müdafisinin temyiz itirazları ile duruşmalı inceleme sırasındaki sözlü savunması bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 31.03.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.