Esas No: 2021/2743
Karar No: 2022/1687
Karar Tarihi: 27.04.2022
Danıştay 9. Daire 2021/2743 Esas 2022/1687 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 9. Daire Başkanlığı 2021/2743 E. , 2022/1687 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
DOKUZUNCU DAİRE
Esas No : 2021/2743
Karar No : 2022/1687
TEMYİZ EDENLER :1-(DAVACI) … Malzemeleri
Bilgisayar Donanımları ve İnşaat Elektrik İşleri
San. ve Tic. Ltd. Şti.
VEKİLİ : Av. …
2-(DAVALI) … Vergi Dairesi Başkanlığı-…
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının taraflarca temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: Davacı şirket adına, sahte fatura düzenlemek suretiyle komisyon geliri elde ettiği yolunda düzenlenen vergi tekniği raporu done alınmak suretiyle takdir komisyonu kararına dayanılarak 2018 yılı tüm dönemlerine ilişkin geçici vergi ile bu vergiler üzerinden kesilen üç kat vergi ziyaı cezasının kaldırılması istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararıyla; davacı şirket hakkında düzenlenen … tarih ve … sayılı vergi tekniği raporunun değerlendirilmesinden, 2018 yılı defter ve belgeleri ile 2016 yılı alış ve satış faturalarının ibraz edilmediği, şirket çalışanı … ın ifadesinde kendisi dışında şirket çalışanı görmediğini ve şirket hesabındaki parayı çekmesinin ardından banka kapısında kendisini bekleyen kişilere parayı vermesi konusunda şirket yetkilisi tarafından talimatlandırıldığını beyan ettiği, şirketin diğer çalışanı … 'nin ifadesinde, davacı şirketin ve davacı şirket ile alım satımda bulunduğu şirketlerin hesaplarındaki parayı çekerek banka kapısında kendisine bekleyen kişilere parayı vermesi konusunda talimatlandırıldığını, parayı verdiği kişileri tanımadığını beyan ettiği, şirketin, gayrimenkulü, aracı, işçisi, makine veya ekipmanı olmadan ilgili yıllarda yüksek miktarlardaki satışlarının iktisadi, ticari ve teknik icaplara uygun olmadığı, 50.000TL sermaye ile kurulan şirketin sermaye dönüşüm hızının 2018 yılı için 5543 olmasının, 2018 yılı KDV matrahının toplam 277.170.876,73TL olması, iktisadi, ticari ve teknik icaplara uygun olmadığı, çalıştırıldığı beyan edilen işçiler nedeniyle tahakkuk eden prim borçlarını ödemediği, şirketin 3.551,29 TL vergi aslı ödemesinde bulunduğu, ödenmesi gereken vergi aslı borcunun 62.313,56-TL olduğu, sermaye dönüşüm hızının çok yüksek olduğu, katma değer vergisi matrahında yüksek tutarda sıçramaların bulunduğu, 2016, 2017 ve 2018 yıllarında alış yapılan mükelleflerin tamamı hakkında sahte belge düzenleme nedeniyle düzenlenmiş rapor veya devam eden inceleme olduğu, karşıt tespit yapılan firmalar tarafından davacı şirkete yapılan ödemelere ilişkin para ve çek hareketlerinin bankalardan tahsil edildikten sonra kime verildiği belli olmayan tutarlardan oluştuğu dikkate alındığında davacı şirketin ilgili dönemde gerçek bir ticari faaliyetinin bulunmadığı ve şirket tarafından 01/01/2016 tarihinden itibaren düzenlenen tüm belgelerin sahte belge niteliğinde olduğu sonucuna varıldığından komisyon geliri nedeniyle yapılan dava konusu cezalı tarhiyatta hukuka aykırılık görülmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Davacı tarafından yapılan istinaf başvurusunun; Vergi Mahkemesi kararının geçici vergi üzerinden kesilen tek kat vergi ziyaı cezasına yönelik kısmı yönünden reddine, diğer kısımlar yönünden kabulü ile mahkeme kararının kaldırılmasına, geçici vergisi asılları yönünden, ihbarnamelerde vergi asıllarının tahakkuk ettirilmeyeceği ve normal vade tarihinden itibaren mahsup tarihine kadar geçen süre için gecikme faizi hesaplanabilmesi için ihbarnamelerde zorunlu olarak yer aldığı belirtildiğinden, bu kısımlar hakkında karar verilmesine yer olmadığına; geçici vergiler üzerinden kesilen vergi ziyaı cezasının bir katı aşan kısmı yönünden, geçici verginin matrahı yönünden gelir vergisine bağlı ve peşin alınan bir vergi olması nedeniyle, mahsup süresi geçtikten sonra, kesinleşen geçici vergilerin terkin edileceği hükmü ile geçici verginin yıllık vergiye mahsuben peşin alınan bir vergi olması ve müstekar hale gelen Danıştay kararlarında bu tür olaylarda asgari ceza haddinin uygulanması gerektiği içtihat edildiğinden, tek kat vergi ziyaı cezası kesilmesi gerekeceğinden geçici vergilere ilişkin üç kat olarak kesilen cezaların, bir katı aşan kısımlarında hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle bu kısımlar yönünden davanın kabulüne geçici vergi asılları yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI:
DAVACININ İDDİALARI: İncelemenin şirket yetkilisi olmaksızın yapıldığı, incelemenin sona erdiği süreçte davacıya bir bildirim yapılmadığı, davacının sahte fatura düzenleyicisi olduğu iddiasının mal aldığı firmalarla ilgili tespitlerle kanıtlanmaya çalışıldığı, karşıt tespit yapılmaksızın alınan malların alınmadığının kabul edildiği, şirketin adresinde faal olduğuna yönelik yapılan yoklamaların göz ardı edildiği, yapılan incelemenin varsayıma dayalı olduğu, davacının iş hacmi ve faaliyet alanı dikkate alındığında incelemenin yapıldığı sürenin yeterli olmadığı, eksik inceleme sonucu yapılan cezalı tarhiyatların hukuka aykırı olduğu iddialarıyla kararın aleyhe olan kısmının bozulması istenilmektedir.
DAVALININ İDDİALARI: Savunma dilekçesinde belirtilen sebeplerle kararın aleyhe olan kısmının bozulması istenilmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMALARI: Taraflarca savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ … 'IN DÜŞÜNCESİ: Temyiz istemlerinin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçelerde ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
Tarafların temyiz isteminin reddine,
… Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının ONANMASINA,
Temyiz isteminde bulunan davacıdan 492 sayılı Harçlar Kanunu'na bağlı (3) sayılı Tarife uyarınca hesaplanacak nispi harcın alınmasına,
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın … Vergi Mahkemesine gönderilmesine, 27/04/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.