Esas No: 2018/418
Karar No: 2022/3130
Karar Tarihi: 27.04.2022
Danıştay 8. Daire 2018/418 Esas 2022/3130 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 8. Daire Başkanlığı 2018/418 E. , 2022/3130 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2018/418
Karar No : 2022/3130
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : ...
VEKİLİ : Av. ...
KARŞI TARAF (DAVALI) : ... Valiliği
VEKİLİ : Av. ...
İSTEMİN KONUSU : ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin .. tarih ve E:..., K:... sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Şırnak İli, Beytüşşebap İlçesi, ... Köyü geçici köy korucusu olarak görev yapan davacının, Geçici Köy Korucuları Yönetmeliğinin 17'nci maddesinin (ç) / (9) bendi uyarınca görevden çıkarılmasına ilişkin işlemin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesinin ... tarih ve E:... , K:... sayılı kararıyla; ilgili mevzuat hükümlerinin birlikte değerlendirilmesinden; köy sınırları içinde herkesin canını, ırzını ve malını korumakla görevlendirilen geçici köy korucularının görev alanlarının vali veya kaymakamı onayı ile belirli bir süreyle genişletilebileceği, bu suretle görev alanı genişletilen korucuların, güvenlik güçleri ile birlikte takip, haber alma, iz sürme, bu kuvvetlere klavuzluk, yol gösterme ve benzeri operasyonel görevleri için çağrıldığında, anılan faaliyetlere katılma mecburiyetlerinin olduğu, aksi durumun ise görev son verme cezasını gerektireceği sonucu çıktığı, bakılan davada, Şırnak İli sorumluluk bölgesinde görev yapmakta olan Geçici Köy Korucularının tamamının görev alanlarının 1/1/2016-30/6/2016 tarihleri arasında 10/12/2015 tarihli Valilik Olur'u ile genişletilerek aynı ilçe veya gerektiğinde diğer ilçe sınırları içerisinde görevlendirilebilmelerinin uygun bulunduğu, bu durumda; Şırnak İli, Beytüşşebap İlçe merkezinde geçici köy korucusu olarak görev yapan davacının, mevzuatla öngörülen usuller yerine getirilerek çağrıldığı göreve katılmadığının sübuta erdiği, eylemine uyan Geçici Köy Korucuları Yönetmeliğinin 17'nci maddesinin 1'inci fıkrasının (ç) bendi uyarınca görevden çıkarılmasına ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı, diğer taraftan; Geçici Köy Korucuları Yönetmeliğinde göreve çağrı usulü hakkında ayrıntılı bir düzenlemeye gidilmemesinin eksiklik değil, görevin niteliği gereği olduğu; acil ve öngörülemeyen terör olaylarının ortaya çıktığı dönemlerde ve bölgenin içinde bulunduğu durumun gözönüne alınması suretiyle, geçici köy koruculuğu sisteminin oluşturulma amacının da birlikte değerlendirilmesiyle, sözlü emirle verilen talimatların yerine getirilmesi zaruriyetinin açık olduğu, öte yandan; Geçici Köy Korucuları Yönetmeliği'nin 18'inci maddesinin 2'nci fıkrasında, geçici köy korucularına "...savunma hakkı verilmeden disiplin cezası uygulanamayacağı" güvence altına alınmış olmakla birlikte, savunma hakkına ilişkin usuli ve emredici başkaca bir düzenlemeye yer verilmediği, her ne kadar, davacıya, 23/5/2016 tarihli savunma istem yazısıyla, 27/5/2016 günü saat:17:00'a kadar savunma verme süresi tanınmış ise de; davacının, kendisine isnat edilen eylem de belirtilmek suretiyle istenen savunma istem yazısına istinaden savunma hakkını kullandığı anlaşıldığından, bu hususta da hukuka aykırılık görülmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesince; istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davacı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI :Davacı vekili tarafından, Bölge İdare Mahkemesi kararının gerekçesiz olduğu, müvekkilinin savunma hakkının kısıtlandığı, Şırnak İl merkezindeki görevlendirme için alınmış vali oluru bulunmadığı, İdare Mahkemesi kararının emsal dosyalarla çeliştiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, davacı tarafın temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ...'UN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 17. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca davacının duruşma istemi yerinde görülmeyerek işin gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle,
1. Temyiz isteminin reddine,
2. ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına, varsa posta gideri avansından artan tutarın Mahkeme tarafından ilgili tarafa iadesine,
4. Kesin olarak, 27/04/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.