17. Ceza Dairesi Esas No: 2019/9396 Karar No: 2019/9630 Karar Tarihi: 25.06.2019
Hırsızlık - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2019/9396 Esas 2019/9630 Karar Sayılı İlamı
17. Ceza Dairesi 2019/9396 E. , 2019/9630 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel mahkemece suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık suçundan verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun suça sürüklenen çocuk tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir. Ancak; 1-Suça sürüklenen çocuk hakkında 09/08/2011 tarihinde Seydişehir Devlet Hastanesi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı tarafından düzenlenen raporda, “Suça sürüklenen çocuğun işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama ve davranışlarını yönlendirme yeteneklerinin yeterince gelişmediği” kanaatinin bildirildiği; 20/10/2011 tarihli sosyal inceleme raporunda suça sürüklenen çocuğun “Söz konusu olayın hukuki anlam ve sonuçlarını algılayabilme ve olayla ilgili davranışlarını yönlendirebilme yeteneğinin geliştiği” şeklinde görüş bildirildiği, ancak mahkemenin istemi üzerine suça sürüklenen çocuk hakkında Konya Eğitim Araştırma Hastanesi tarafından düzenlenen 02/11/2011 tarihli çocuk psikiyatri uzman doktoru tarafından düzenlenen raporda, “Suça sürüklenen çocuğun 27/07/2011 tarihi itibarıyla işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama ve bu fiil ile ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneklerinin yeterince geliştiği” yönünde kanaat belirtildiği anlaşılmakla; söz konusu raporlar arasındaki çelişkilerin giderilmesi amacıyla, suç tarihi itibarıyla 12-15 yaş grubunda olan suça sürüklenen çocuğun işlediği hırsızlığa teşebbüs fiilinin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama ve davranışlarını yönlendirme yeteneğinin yeterince gelişip gelişmediği hususunda Adlı Tıp Kurumu ilgili ihtisas dairesinden kurul raporu alınmadan eksik kovuşturma ile yazılı şekilde hüküm kurulması, Kabule göre; 2-Hükümden sonra 02/12/2016 tarihinde 29906 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun"un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nun 253. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendine eklenen alt bendler arasında yer alan ve 5237 sayılı TCK"nun 141. maddesinde tanımı yapılan hırsızlık suçunun uzlaşma kapsamına alındığının anlaşılması karşısında; 5237 sayılı TCK"nun 7/2. maddesi uyarınca; ""Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur."" hükmü de gözetilerek 6763 sayılı Kanun"un 35. maddesi ile değişik CMK"nun 254. maddesi uyarınca aynı kanunun 253. maddesinde belirtilen esas ve usûle göre uzlaştırma işlemleri yerine getirildikten sonra sonucuna göre suça sürüklenen çocuğun hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, 3-Suç tarihi 27/03/2011 olmasına rağmen gerekçeli karar başlığına 28/07/2011 yazılması, Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin temyiz nedenleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeyen hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 25/06/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.