11. Ceza Dairesi Esas No: 2016/4941 Karar No: 2018/1424 Karar Tarihi: 20.02.2018
Vergi usul kanununa muhalefet - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2016/4941 Esas 2018/1424 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, 2006 yılında sahte fatura kullanmak suçlamasıyla yargılanmış ancak beraat etmiştir. Vergi tekniği raporuna göre sanığın, mal aldığı mükellefler hakkında sahte fatura düzenlediklerine dair vergi suçu raporları bulunmaktadır. Suçun maddi konusu fatura olduğundan, Vergi Usul Kanunu'nun 227. maddesine göre belgelerin öngörülen zorunlu bilgileri taşıması gerekmekte ve bu bilgilerin bulunmaması halinde belgeler vergi kanunları bakımından hiç düzenlenmemiş sayılmaktadır. Gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde tespit edilmesi bakımından, sahte olduğu iddia olunan faturaların incelenerek kanunda öngörülen şekil şartlarını taşıyıp taşımadığının tespit edilmesi gerektiği belirtilmiştir. Faturaları düzenleyen mükellefler ve sanığın defter ve belgeleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılması gerektiği ifade edilmiştir. Kararda geçen kanun maddeleri; Vergi Usul Kanunu'nun 213. maddesi, 227. maddesi, ve 230. maddesidir.
11. Ceza Dairesi 2016/4941 E. , 2018/1424 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Vergi usul kanununa muhalefet HÜKÜM : Beraat
Sanığın, 2006 yılında sahte fatura kullanma suçunu işlediği iddiasıyla açılan kamu davasında; 23.11.2011 tarih, VDENR-2011-2117/64 sayılı vergi tekniği raporunda, sanığın, Ba- Bs formu analizi sonucunda mal aldığı tespit edilen mükellefler hakkında sahte fatura düzenlediklerine dair vergi suçu raporlarının bulunduğunun belirtilmesi; sanığın üzerine atılı suçlamaları kabul etmemesi; sahte fatura kullanmak suçunda suçun maddi konusunun fatura olması, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 227. maddesinin 3. fıkrasındaki ""Bu Kanuna göre kullanılan veya bu Kanunun Maliye ve Gümrük Bakanlığına verdiği yetkiye dayanılarak kullanma mecburiyeti getirilen belgelerin, öngörülen zorunlu bilgileri taşımaması halinde bu belgeler vergi kanunları bakımından hiç düzenlenmemiş sayılır"" şeklindeki düzenlemeye göre de alım satım ya da hizmet ifasının belgesi olan faturaların Vergi Usul Kanununun 230. maddesinde öngörülen zorunlu bilgileri içermesinin gerekmesi karşısında; gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde tespit edilmesi bakımından, suça konu fatura asıllarından kanaat oluşturacak sayıda temin edilip dosya arasına konulması ve incelenerek kanunda öngörülen şekil şartlarını taşıyıp taşımadığının tespit edilmesi; sahte olduğu iddia olunan faturaları düzenleyen şirket yetkilileri ya da mükellefler hakkında sahte fatura düzenlemek suçundan dava açılıp açılmadığı, açılmışsa akibeti araştırılıp bu dava ile birleştirilmesi, birleştirme mümkün olmadığı takdirde dava dosyaları celp edilip incelenerek özetinin duruşma tutanağına geçirilip, bu davayı ilgilendiren ve sahteliği belirleyen delillerin onaylı örneklerinin dava dosyasına intikal ettirilmesi; gerektiğinde faturaları düzenleyen mükellefler ile sanığa ait defter ve belgeler üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak, faturaların gerçek alım satım karşılığı olup olmadığının, mal ve para akışını gösteren sevk ve taşıma irsaliyeleri, teslim tesellüm belgeleri, bedellerinin ödendiğine ilişkin ticari teamüle uygun kanıtlama yeteneği olan geçerli ödeme belgeleri ve satıcının kasasına ya da banka hesabına girip girmediğinin tespiti ile faturaları düzenleyen mükellefin yeterli üretimi, mal girişi ya da stoğu olup olmadığı da araştırılarak toplanan tüm deliller değerlendirilip sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerektiği gözetilmeden, eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması, Yasaya aykırı, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 20.02.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.