21. Hukuk Dairesi 2017/150 E. , 2018/6954 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Davacılar, murisinin iş kazası sonucu........ünden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalılardan ........ ... vekili ile ... tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.
K A R A R
1-Davalı ..."un, süresinde temyiz dilekçesi verdiği, temyiz başvuru harcını yatırdığı ancak temyiz nispi harcının ödenmediği, muhtıra tebliğine rağmen eksiklik harcın ikmal edilmediği anlaşılmakla öncelikle usule ilişkin bu husus incelenmiştir.
01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakameleri Kanununun Geçici 3. maddesinde; ............ mahkemelerinin, 26.09.2004 tarihli ve 5235 sayılı........ Mahkemeleri ile ............ Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanunun Geçici 2 nci maddesi uyarınca ........ Gazete’de ilan edilecek göreve başlama tarihine kadar, 1086 sayılı Kanunun temyize ilişkin yürürlükteki hükümlerinin, ............ mahkemelerinin göreve başlama tarihinden önce verilen kararlar hakkında, kesinleşinceye kadar 1086 sayılı HUMK"un 26/9/2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 454 üncü madde hükümlerinin uygulanmasına devam olunacağı hükme bağlanmıştır. 6100 sayılı HMK"nın 344, 346, 366. maddeleri gereğince (Mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Yasası"nın 434/3. maddesi) temyiz dilekçesi verilirken gerekli harç ve giderlerin tamamının ödeneceği, bunların eksik olduğunun tespiti halinde, kararı veren hakim veya mahkemenin başkanı tarafından verilecek 1 haftalık kesin süre içerisinde eksikliğin tamamlanması, aksi halde temyizden vazgeçmiş sayılacağı hususunun temyiz edene yazılı olarak bildirileceği, verilen süre içerisinde harç ve giderlerin tamamlanmadığının anlaşılması halinde, kararın temyiz edilmemiş sayılmasına karar verileceği hükme bağlamıştır.
Somut olayda, muhtıra tebliğine rağmen eksikliğin tamamlanmadığı anlaşılmakla davalı ..."a ait temyiz talebinin reddine karar verilmiştir.
2-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillere, kanuni gerektirici nedenlere, temyiz kapsamına ve sebeplerine göre davalı ... Ltd. Şti. vekilinin, aşağıdaki bentlerin dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir.
Dava,........lü iş kazası nedeniyle davacı iki ........ için maddi ve manevi zararların tazmin edilmesine ilişkindir.
Mahkemece, davacı............ için 11.401,00TL maddi, 5.000,00TL manevi; davacı ........ için 14.211,00TL maddi, 5.000,00TL manevi tazminatların, 18.07.2007 tarihinden itibaren davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiştir.
Dosya kapsamına göre, davacılar murisinin 14.08.2007 tarihli kazada yaralandığı, 18.08.2007 tarihinde hayatını kaybettiği, ........ Kurumu tarafından olayın iş kazası olarak kabul edildiği, Kurum tarafından davacı iki ........ adına ilk peşin sermaye değerli gelirlerin bağlandığı; yargılama aşamasında alınan kusur raporunda davalı ... Ltd. Şti.nin %70, davalı ..."un %20, davacılar murisi işçinin %10 oranında kusurlu bulundukları anlaşılmaktadır.
Davalı ... Ltd. Şti. Vekili, temyiz dilekçesinde, husumeti ve kusuru kabul etmediğini, müvekkilinin bu kazada sorumlu tutulamayacağını, mevzuata uygun şeklide İlk PSD rakamlarının tenzil edilmediğini, faiz başlangıç tarihinin hatalı olduğunu, açıklanan ve re’sen tespit edilecek sebeplerle kararın bozulması gerektiğini savunmuştur.
Bu kapsamda;
a) 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6098 sayılı ............ Kanunu"nun 55. maddesinde, “Destekten yoksun kalma zararları ile bedensel zararlar, bu Kanun hükümlerine ve sorumluluk hukuku ilkelerine göre hesaplanır. Kısmen veya tamamen rücu edilemeyen ........ ödemeleri ile ifa amacını taşımayan ödemeler, bu tür zararların belirlenmesinde gözetilemez; zarar veya tazminattan indirilemez.” hükmüne yer verilmiştir.
Adalet Komisyonu"nun 55. madde gerekçesine göre; “........ ödemelerinin, denkleştirme (indirim) işlevi görebilmesi, onun sorumluluğu doğuran olaya sebebiyet verenlere rücu edilebilmesine bağlıdır. Bu kural gereği, rücu edilemeyen ........ ödemeleri; teknik arıza, tam kaçınılmazlık hallerindeki ödemeler, bu tazminatlardan indirilemez. Bağlanan gelirlerin, işçinin kusuru ve kaçınılmazlık gibi nedenlerle rücu edilemeyen kısmı da indirilemez. Bir kısmı rücu edilemeyen miktar dahi denkleştirilemeyeceği gibi, zarar görenin kusuruna (müterafik kusura) yansıyan ........ ödemeleri, tahsis tarihinden sonra meydana gelen ........ ödemelerindeki artışlar, kısmi kaçınılmazlık ve teknik arıza halindeki ödemeler ve benzerleri rücu edilemediğinden bu miktarlar dahi denkleştirilemez.”
6101 sayılı ............ Kanununun Yürürlüğü ve........ Hakkındaki Kanun 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Kanunun 2. maddesine göre “............ Kanununun kamu düzenine ve genel ahlaka ilişkin kuralları, gerçekleştirildikleri tarihe bakılmaksızın bütün fiil ve işlemlere uygulanır.” Dairemizin ve giderek Yargıtay"ın yerleşmiş görüşleri, Kurumca bağlanan gelirlerin peşin sermaye değerinin ve geçici iş göremezlik ödeneklerinin hesaplanan zarardan indirilmesi, Kurumun rücu hakkının korunması ve mükerrer ödemeyi önleme ilkesine dayandığından, kamu düzenine ilişkin olarak kabul edilmiştir. Kaldı ki, 6098 sayılı Kanunun 55. maddesi de emredici bir hükme yer verdiğinden gerçekleştiği tarihe bakılmaksızın tüm fiil ve işlemlere uygulanmalıdır.
Yukarıda açıklanan ilkeler doğrultusunda, Mahkeme tarafından, Kurum tarafından bağlanan ilk peşin sermaye değerli gelirlerin, davalıların toplam kusurları olan %90"ı dahilinde, maddi zarardan indirilmesi gerekirken, daha az bir oran ile hesaplama yapılarak maddi zarardan indirim yapıldığı ve karar verildiği anlaşılmaktadır.
Bu yönüyle karar, usule ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
b) İş kazası sonucu........ nedeniyle hak sahipleri tarafından açılan tazminat davalarında faizin........ tarihinden itibaren yürütüleceği,........le birlikte hak sahipleri bakımından haksız eylemin gerçekleştiğinin giderek zarara yol açan bakımından temerrüde düşüldüğünün kabul edilmesi gerektiği, Dairemizin ve giderek Yargıtay’ın yerleşmiş uygulamalarındandır. Hal böyle olunca da davalı işveren şirket bakımından hüküm altına alınan tazminatlara, 18/08/2007........ tarihinden itibaren faize karar verilmesi gerekirken, 18/07/2007 gününden itibaren faize hükmedilmesi, usule ve yasaya aykırı olmuştur.
Mahkemece yukarıda açıklanan maddi ve hukuksal olgular kapsamında hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurması usule ve yasaya aykırı olup, bozma nedeni yapılmıştır.
O halde, davalı ... Ltd. Şti. vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul olunmalı ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz edenlere iadesine, 02/10/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.