Esas No: 2021/11838
Karar No: 2022/5588
Karar Tarihi: 28.03.2022
Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2021/11838 Esas 2022/5588 Karar Sayılı İlamı
5. Hukuk Dairesi 2021/11838 E. , 2022/5588 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın Hazine adına tesciline ilişkin davada yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davalılardan ... vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın Hazine adına tescili istemine ilişkindir.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalılardan ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Arazi niteliğindeki taşınmaza gelir metoduna göre değer biçilmesinde yöntem olarak bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak;
1-Bilirkişi raporlarında münavebe ürünü olarak alınan buğday, patates ve kuru fasulyenin dekar başına verim miktarlarının İlçe Tarım Müdürlüğü'nden, değerlendirme tarihi olan 2012 yılı dekar başına üretim masrafları ile hasat dönemindeki ortalama toptan kg. satış fiyatlarının da ilgili resmi kuruluşlardan sorulup bilirkişiden ek rapor alınması gerektiği düşünülmeksizin kamulaştırma tarihi olan 2009 yılı verilerine göre değer tespiti yapan rapora göre hüküm kurulması,
2-Hükme esas alınan bilirkişi raporunda ise dava konusu taşınmazın nereden ve ne şekilde sulandığı belirtilmeden sulu tarım arazisi kabul edilerek değer tespit edildiği, taşınmazın yüzölçümünün büyüklüğü de dikkate alınarak tamamının ya da bir kısmının fiilen sulanıp sulanmadığı, sulanıyorsa nereden ve ne şekilde sulandığının, bu sulamanın taşınmazın tamamını sulamaya elverişli olup olmadığı araştırılıp, mahkeme gözlemi de eklenerek dava konusu taşınmazın ne kadarlık kısmının sulandığı tespit edildikten sonra kalan kısmı da kuru tarım arazisi olarak kabul edilerek değer biçilmesi için mahallinde oluşturulacak bilirkişi heyeti ile keşif yapılarak, yeniden alınacak raporla çelişki giderildikten sonra, Dairemizin yerleşmiş uygulamalarına göre sulu tarım arazisi niteliğindeki taşınmazın değeri belirlenirken % 4 oranında, kuru tarım arazisi niteliğindeki taşınmazın değeri belirlenirken % 5 oranında kapitalizasyon faizi uygulanması gerektiği düşünülmeden eksik inceleme sonucunda yazılı şekilde bedel tespiti,
3-Dava konusu taşınmazın, kamulaştırma sonrası arta kalan alanının geometrik durumu, yüzölçümü, kamulaştırma amacı nazara alındığında bu kısmın kullanılamaz hale geldiği anlaşıldığından, bu bölümün tamamının bedeline hükmedilmesi gerekirken, değer azalışı olduğu kabul edilerek aza hükmedilmesi,
4-Dava konusu taşınmaz üzerinde bulunan takyidatın bedele yansıtılması gerektiğinin gözetilmemesi,
Doğru olmadığı gibi;
5-Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin 12055/17 numaralı başvuru sonucu verilen 23.10.2018 tarihli kararı ve Anayasa Mahkemesi'nin 2016/9364 başvuru numaralı, 01.06.2019 gün, 30791 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan kararı da göz önüne alındığında davacı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi,
Gerektiğinden;
Davalılardan ... vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle HUMK'un 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine, 28/03/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.