15. Hukuk Dairesi 2019/3467 E. , 2020/1663 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı bozmaya uyularak verilen hükmün temyizen tetkiki asıl ve birleşen dosya davacısı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Dava ve birleşen dava, eser sözleşmesi niteliğindeki kat karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca yükleniciye düşen dairenin taşeronluk sözleşmesi uyarınca, tapusunun iptâli ile adına tesciline ve bakiye iş bedelinin tahsili istemine ilişkin olup, mahkemece asıl davada iş bedelinin davalı ..."den tahsiline, diğer davalı yönünden husumetten reddine ve birleşen davanın da husumetten reddine dair verilen karar, asıl ve birleşen dosya davacısı tarafından temyiz edilmiştir. Asıl ve birleşen dosya davacısı taşeron, asıl davada davalı ... arsa sahibi, diğer davalı ... yüklenici, birleşen davada ise davalılar arsa sahipleridir.
Davacı taşeron, yükleniciye isabet eden dairenin adi yazılı sözleşme ile yapacağı iş karşılığı kendisine temlik edildiğini ileri sürerek tescil ve alacak isteminde bulunmuştur. Mahkemece yapılan ilk yargılama sonunda asıl ve birleşen davada davalı arsa sahiplerinin pasif husumet ehliyetlerinin bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine, asıl davada davalı ... bakımından davanın kısmen kabulüne karar verildiği, verilen karara karşı davacı ve bir kısım arsa sahibi davalılar tarafından temyiz kanun yoluna başvurulduğu, Dairemizin 2017/1904 Esas, 2017/3879 Karar ve 09.11.2017 günlü bozma kararı ile, kök muris ve kat karşılığı inşaat sözleşmesi tarafı olan...ın tapu kayıt maliki olduğu ve...ın mirasçıları arasında yer alan..."ın da vefat edip, mirasçılarının ... ile ...olduğu,..."ın davada taraf olmasına rağmen ..."ın taraf olarak gösterilmediği,
..."ın davada yer alan muris ...’ın kendisinden sonra 16.12.2014 tarihinde vefat eden oğlu ... ..’ın kızı diğer ... ile karıştırıldığı, bu kişilerin farklı şahıslar olduğu gerekçesiyle... kızı ...’ın davada taraf olması tamamlanmadan davanın esasına girilip karar verilmesinin doğru olmadığı gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verildiği, mahkemece bozma kararına uyulduğu ancak bozma kapsamı doğrultusunda inceleme yapılmadığı anlaşılmaktadır. Mahkeme tarafından bozma kararından sonra muris ...’ın kendisinden önce 06.06.1994 tarihinde vefat eden kızı Şükran Bay’ın eşi ...’ın davaya dahil edildiği anlaşılmış ise de bu kişinin muris ...’a mirasçı olmadığı anlaşıldığından davaya dahil edilmesi doğru olmamıştır.
İş bu durumda mahkemece yapılacak iş; Dairemizin bir önceki bozma kararında belirtildiği üzere muris ...’ın vefat eden oğlu...’ın kızı ...’ın davaya dahil edilmesi, bundan sonra işin esasına girilerek karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve yanlış değerlendirme sonucu verilen karar doğru olmamış, bozulması uygun bulunmuştur.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın BOZULMASINA, bozma sebebine göre temyiz eden davacının temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, ödenenden 5766 sayılı Kanun"un 11. maddesi ile yapılan değişiklik gereğince Harçlar Kanunu 42/2-d maddesi uyarınca alınması gereken 437,00 TL Yargıtay başvurma harcının mahsup edilerek, varsa fazla alınan temyiz harcının temyiz eden asıl ve birleşen dosya davacısına iadesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 18.06.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.