21. Hukuk Dairesi 2016/3207 E. , 2017/5219 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde geçen çalışmalarının tespitiyle, sigorta başlangıcının 01/04/1981 olduğuna karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
Dava; davacının, davalı ...nde 01.04.1981 – 01.09.1981 tarihleri arasında mevsimlik işçi olarak çalıştığının ve sigorta başlangıcının 01.04.1981 tarihi olduğunun tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile davacının davalı ... Müdürlüğü"ne ait 1891320 01 sicil numaralı işyerinde 01.04.1981 – 01.09.1981 tarihleri arasında asgari ücretle hizmet akdi ile çalıştığının, sigorta başlangıç tarihinin 18 yaşını doldurduğu 01.01.1983 tarihi olduğunun, 01.04.1981 – 01.09.1981 tarihlerindeki çalışması yönünden ödenecek sigorta primlerinin, prim ödeme gün sayısının hesabına dahil edilmesi gerektiğinin tespitine, davacının sigorta başlangıç tarihinin 01.04.1981 tarihi olarak tespiti talebinin reddine karar verilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden; 01.01.1965 doğum tarihli davacı adına davalı işveren tarafından düzenlenen 01.04.1981 tarihli işe giriş bildirgesi bulunduğu, ancak davalı Kurum"a bildirilen çalışma bulunmadığı, bordro tanıkları tarafından davacının çalışmalarının doğrulandığı, davalı işverenden ücret bordrosu bulunup bulunmadığının sorulduğu, ancak bulunmadığına dair cevap verildiği anlaşılmaktadır.
Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasa"nın 79/10. ve 5510 sayılı Yasa"nın 86/9. maddeleri bu tip hizmet tespiti davaları için özel bir ispat yöntemi öngörmemiş ise de davanın niteliğinin kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiği Yargıtay"ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş içtihadı gereğidir.
Öte yandan; davacının çalışmalarının geçtiğini ileri sürdüğü işyeri bir kamu kuruluşudur. Bu nedenle, davalı işyerinde geçen çalışmaların resmi kayıtlara dayanması ve ücretin yazılı belge ile ödenmesi esastır. Kuruma hizmet bildirilmeyen dönemlerdeki ücret belgeleri ve bu dönemde davacıya ücret ödenip ödenmediği, ödeme yapılmışsa kim tarafından ödendiğinin araştırılması gerekir.
Somut olayda; davacının sigortalılık başlangıcına ilişkin hüküm yerinde ise de; davacının çalıştığını beyan ettiği işyeri bir kamu kuruluşudur ve çalışmalar ile ücret ödemelerinin kayıtlara geçmesi esastır. Bu itibarla; mahkemece yeterli araştırma yapılmadan sonuca gidilmesi, ayrıca davalılar lehine tek bir vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken ayrı ayrı hükmedilmesi ve davalı Kurum harçtan muaf olduğu halde aleyhine harca hükmedilmesi isabetsiz olmuştur.
Mahkemece yapılacak iş; davacıdan ücretinin ne şekilde ödendiği sorularak beyanlar doğrultusunda gerekli araştırmaları yapmak, davacının talep ettiği dönemdeki yetkili şef, amir, müdür, muhasebe çalışanı gibi yetkili kişileri tespit ederek dinlemek, davalı işyerinden talep edilen dönemdeki ücret ödemelerine ilişkin tüm belgeleri istemek, ücret ödenmesine ilişkin yazılı delil bulunamaması halinde bu husus haklı ve izah edilebilir bir nedene dayanıyor ise bu takdirde tanık sözlerine itibar etmek ve toplanan deliller değerlendirilerek varılacak sonuca göre hüküm kurmaktan ibarettir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde tarafların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz eden taraflardan davacı ve davalılardan ..."ne iadesine, 12.06.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.