Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/2378
Karar No: 2019/2993

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2018/2378 Esas 2019/2993 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2018/2378 E.  ,  2019/2993 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ... BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ ... HUKUK DAİRESİ
    DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL-TAZMİNAT

    Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karara karşı davacı vekilinin yaptığı istinaf başvurusunun ... Bölge Adliye Mahkemesi 1.Hukuk Dairesince esastan reddine dair karar davacı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ..."ün raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
    -KARAR-
    Dava, inançlı işlem hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil olmadığı takdirde tazminat isteğine ilişkindir.
    Davacı, maliki olduğu ... ada ... parseldeki 4 nolu bağımsız bölümü kredi alınması amacıyla kardeşinin işyerinde çalışan davalı ..."a satış suretiyle devrettiğini, davalı ... adına temin edilen kredilerin tarafından ödendiğini, bu arada davalı ..."ın arkadaşı ..."ya muvazaalı bir şekilde borçlanarak taşınmaza haciz koydurduğunu, ... 12. İcra Müdürlüğü"nün 2012/18996 Esas sayılı dosyası üzerinden yapılan takip sonucu taşınmazın ...."nın eşi olan davalı ..."ya satılarak adına tescil edildiğini ileri sürerek, tapu kaydının iptali ile adına tesciline, olmadığı takdirde tazminata kararı verilmesini istemiştir.
    Davalı ..., satışın gerçek olduğunu, kredi kullanarak bedeli ödediğini, taşınmazın borçlarına karşılık satıldığını, davalı ..., iyiniyetli alıcı olduğunu, taşınmazı eşi ..."nin diğer davalı ... ile iş ilişkisi kapsamında alacağına mahsuben icra takibi sonucunda iktisap ettiğini belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
    Mahkemece, inançlı işlem iddiasının yazılı delille ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine ilişkin verilen karara karşı davacı vekilinin yaptığı istinaf başvurusu ... Bölge Adliye Mahkemesi 1.Hukuk Dairesince esastan reddedilmiştir.
    Dosya içeriği ve toplanan delillerden; davacının maliki olduğu ... ada ... parseldeki 4 nolu bağımsız bölümü 10.02.2011 tarihinde davalı ...’a satış suretiyle temlik ettiği, davalı ...’ın 09.02.2011 tarihinde Albaraka Türk Katılım Bankasından 90.000,00 TL bedelli konut kredisi aldığı, banka tarafından kredinin davacıya ödendiği,kredi ödemelerinin davalı ..., dava dışı ... ve ... tarafından yapılarak 15.02.2016 tarihi itibari ile kredinin kapandığı, çekişme konusu taşınmaza alacaklı ... tarafından ... 12. İcra Dairesi"nin 2012/18996 Esas ve 2012/18196 Esas sayılı dosyaları ile yapılan ilamsız takipler sonucu haciz konulduğu, davalı ...’ın da taşınmazı ipotek ve haciz ile yüklü olarak 01.04.2015 tarihinde ...’nın eşi olan davalı ...’ya satış suretiyle temlik ettiği anlaşılmaktadır.
    Bilindiği üzere; inanç sözleşmesi, inananla inanılan arasında yapılan, onların hak ve borçlarını belirleyen, inançlı muamelenin sona erme sebeplerini ve devredilen hakkın, inanılan tarafından inanana geri verme (iade) şartlarını içeren borçlandırıcı bir muameledir. Bu sözleşme, taraflarının hak ve borçlarını kapsayan bağımsız bir akit olup, alacak ve mülkiyetin naklinin hukuki sebebini teşkil eder.
    Taraflar böyle bir sözleşme ve buna bağlı işlemle genellikle, teminat teşkil etmek ve iade edilmek üzere, mal varlığına dahil bir şey veya hakkı, aynı amacı güden olağan hukuki muamelelerden daha güçlü bir hukuki durum yaratarak, inanılana inançlı olarak kazandırmak için başvururlar.
    Uygulamada mesele 05.02.1947 tarih 20/6 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı ile ilişkilendirilip bu karar dayanak yapılmak suretiyle çözüme gidilmektedir.
    Somut olaya gelince; yukarıda değinilen ilkeler gözetildiğinde davacının iddiasını 05/02/1947 tarih 20/6 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca yazılı delil ile, yoksa yemin delili ile kanıtlayabileceği, ancak davacı tarafından böyle bir belge ibraz edilmediği gibi yemin deliline de dayanılmadığı açıktır. Ancak, dava dışı ... ve ... tarafından banka aracılığıyla davalının hesabına çeşitli tarihlerde ödemelerde bulunulduğu ve kredi borcunun bir kısmının bu şekilde kapatılmış olduğu, ayrıca ödemelere ilişkin banka dekontlarının da dosyaya ibraz edildiği sabittir.
    Ne varki, mahkemece yukarıda sözü edilen banka dekontları bakımından bir değerlendirme yapılmamış, delil başlangıcı niteliğinde olup olmadığı hususu irdelenmemiş, eksik tahkikatla yetinilmek suretiyle neticeye gidilmiştir.
    Hal böyle olunca, banka dekontlarındaki ödemeleri yapan ... ve ...ın davacının yakını olduğunun tespiti halinde anılan banka dekontlarının delil başlangıcı sayılacağı ve bu durumda iddianın ispatı için tanık dinlenebileceği gözetilerek, temlikin inançlıişleme dayalı olup olmadığının açıklığa kavuşturulması, inançlı işlem olduğu saptanırsa davalı ...’a ödenmesi gereken borç miktarının saptanması ve son kayıt maliki davalı ...’in 4721 sayılı TMK"nun 1023. maddesi kapsamında iyiniyetli olup olmadığının belirlenmesi açısından tanıkların yeniden dinlenilmesi, davalı ...’in iyiniyetli olmadığının saptanması halinde 6098 sayılı TBK"nun 97. maddesi uyarınca davacının ödemesi gereken borç miktarının depo edilmesi için davacıya süre verilmesi, depo edildiği takdirde tapu iptali ve tescil talebinin kabul edilmesi, davalı ...’in iyiniyetli olması halinde ise davalı ...’ın bedelden sorumlu tutulması gerekirken eksik araştırma ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru değildir.
    Davacının yerinde bulunan temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 373/1. maddesi uyarınca ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesinin kararının ORTADAN KALDIRILMASINA, İlk Derece Mahkemesi kararının yukarıda yazılı nedenlerden dolayı 6100 sayılı HMK’nın 371/1-a maddesi uyarınca BOZULMASINA, dosyanın kararı veren ... 8. Asliye Hukuk Mahkemesi’ne, kararın bir örneğinin ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi’ne gönderilmesine, alınan peşin alınan harcın temyiz edene geri verilmesine, 15/05/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verilBaşkan

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi