Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/3201
Karar No: 2017/5216
Karar Tarihi: 12.06.2017

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2016/3201 Esas 2017/5216 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2016/3201 E.  ,  2017/5216 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

    Davacı, Kurumun aylık kesme işleminin iptaline, kesilen aylıkların yeniden bağlanmasına, ödenmeyen aylıkların faiziyle tahsiline karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir.
    Hükmün davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.

    K A R A R


    Dava; davacı murisinin davalı Kurum tarafından iptal edilen hizmetlerinin fiili olduğunun ve davacının ölüm aylığına hak kazandığının tespiti istemine ilişkindir.
    Mahkemece davanın reddine karar verilmiştir.
    Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacı murisinin 18.04.2009 tarihinde vefat ettiği, davacıya 01.05.2009 tarihinden itibaren ölüm aylığı bağlandığı, davalı Kurum müfettişinin 13.12.2010 tarihli raporunda; murise ait bildirgelerin murisin ölümünden sonra verilmiş olması, murisin çalıştığı işyerinde çalışmadığı halde sigortası bildirilen kişilerin bulunması ve bordro tanıklarının murisi tanımadıklarını beyan etmeleri nedeni ile murisin çalışmalarının fiili olmadığı kanaatinin bildirildiği, bu nedenle murisin 04.09.2008 – 26.12.2008 ve 01.01.2009 – 28.02.2009 tarihleri arasındaki çalışmaları ile davacıya bağlanan ölüm aylığının iptal edildiği ve yersiz ödeme çıkarıldığı, müfettiş tarafından dinlenilen bordro tanığı ... tarafından; işveren ..."ya ait büroda çayve temizlik işlerini yaptığının, dolayısıyla inşaatta çalışanları tanımadığının beyan edildiği, tanık ... tarafından; inşaatta gece bekçisi olduğunun ve geceleri çalıştığı için gündüz inşaatta çalışan kişileri ve murisi tanımadığının, ... ismini hatırladığının ve söz konusu kişiyi sıvacı olarak bildiğinin beyan edildiği, tanık ... tarafından; inşaatın sıva işlerini yaptığının, inşaatta soy isimlerini bilmediği ..., ...ve ... isimli şahısların çalıştığını bildiğinin ve murisi tanımadığının beyan edildiği, tanık ... tarafından; inşaatın kapı işlerini aldıklarının ve sadece bu işleri aldıkları için diğer işçileri tanımadıklarının beyan edildiği, tanık ... tarafından; çalışmadığı halde sigortalı gösterildiğinin beyan edildiği, müfettiş tarafından bu tanıklardan ...nın fiilen çalışmadığına dair delil bulunmadığının bildirildiği ve mahkemece dinlenilen ... tarafından; işveren..."ya ait inşaatta sıva işçisi olarak çalıştığının, kendisinin çalıştığı dönemde murisin de sıva işinin bitiminden sonra boya işini yaptığının, murisin çalıştığı dönemi tam olarak bilmediğinin, ancak murisin 2009 yılında en az 3 ay çalıştığını bildiğinin beyan edildiği, komşu işyeri tanıklarının araştırılmadığı, işveren ...ı tarafından davalı Kurum"a 07.05.2009 varide tarihli dilekçe ile murisin çalışmalarının bildirildiği 2008/9-12. aylar arası ek bildirge verildiği anlaşılmaktadır.
    Uyuşmazlık; somut olayda fiili çalışma olgusunun ispatı konusunda, mahkemece yapılan inceleme ve araştırmanın hükme yeterli bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır.
    506 sayılı Yasanın 79/10. maddesinde bu tür hizmet tespit davalarının kanıtlanması yönünden özel bir yöntem öngörülmemiştir. Kimi ayrık durumlar dışında resmi belge ve yazılı delillerin bulunması sigortalı sayılması gereken sürelerin saptanmasında güçlü delil olmaları itibariyle sonuca etkili olurlar. Ne var ki bu tür kanıtların bulunmaması salt bu nedene dayalı istemin reddine neden olmaz. Somut bilgilere dayanması koşuluyla, bordro tanıkları veya iş ilişkisini bilen veya bilmesi gereken komşu işyerleri kayıtlı çalışanları gibi kişilerin bilgileri ve bunları destekleyen kimi diğer kanıtlarla dahi sonuca gitmek mümkündür. Kamu düzenine dayalı bu tür davalarda hakim, görevi gereği doğrudan soruşturmayı genişleterek sigortalılık koşullarının oluşup oluşmadığını belirlemelidir. Bu yön Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 16.9.1999 gün 1999/21-510-527,30.6.1999 gün 1999/21-549-555,5.2.2003 gün 2003/21-35-64,15.10.2003 gün 2003/21-634-572,3.11.2004 gün 2004/21-480-579 ve 10.11.2004 gün 2004/21-629 sayılı kararlarında da vurgulanmıştır.
    Somut olayda; mahkemece yeterli araştırma yapılmadan sonuca gidilmesi isabetsiz olmuştur.
    Mahkemece yapılacak iş; murisin çalıştığı beyan edilen işyerinin 506 sayılı Yasa kapsamında bulunduğu tarihleri araştırmak, bordrolarda isimleri bulunan ve özellikle ... tarafından çalıştığı beyan edilen bordro tanıklarını dinlemek, murisin boya işleri yapıp yapmadığı ve geçimini nasıl sağladığı ile ilgili son adresinde zabıta araştırması yapmak, murisin çalışmalarının geçtiği beyan edilen inşaata komşu işyeri sahipleri ile bu işyerlerindeki çalışmaları kayıtlara geçmiş kişileri tespit ederek dinlemek, işveren ..."yı da dinleyerek toplanan deliller değerlendirilmek sureti ile varılacak sonuca göre hüküm kurmaktan ibarettir.
    Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular nazara alınmaksızın eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O halde davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz edenlere iadesine, 12.06.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.










    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi