Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... ve ... aleyhine 07/11/2014 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın davalı ... yönünden kısmen kabulüne dair verilen 04/03/2016 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı ... tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, kişilik haklarına saldırıdan kaynaklanan manevi tazminat istemine ilişkindir. Yerel mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; karar, davalılardan ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece, 04/03/2016 tarihinde davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, davalı tarafça temyiz edilmiş, ancak davacı vekili 13/06/2017 tarihli dilekçe ile davadan feragat ettiklerini bildirmiştir. Feragat davacının talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir (HMK/m.307) ve davanın her aşamasında nazara alınabilir. Niteliği gereği karşı tarafın kabulüne bağlı olmayan tek taraflı irade beyanı ile davayı sonuçlandıran ve kesin hükmün sonuçlarını doğuran bir usul işlemi olduğundan feragat beyanı doğrultusunda işlem yapılmak üzere kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenle BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalının temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 20/09/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.