4. Hukuk Dairesi 2015/11091 E. , 2017/4806 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı ... Mal Müdürlüğü vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... ve diğerleri aleyhine 19/09/2014 gününde verilen dilekçe ile tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın ... yönünden kabulüne, diğer davalılar yönünden reddine dair verilen 04/06/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
2-Davacının diğer temyiz itirazlarına gelince,
Dava, haksız fiil nedeniyle tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Davacı vekili, davalılardan ..."ın 2003, 2004 ve 2005 yıllarında ... Müftülüğünde mutemet olarak görev yaptığını, müftülükte vekil imam olarak bir süre çalışıp ayrılan diğer davalıların, askerlik ve benzeri sebeplerle imamlıktan ayrıldıkları halde çalışmaya devam ediyor göstererek usulsüz olarak fazla maaş ödemesi yapılarak kurumu zarara uğrattıklarının idari tahkikat neticesinde tespit edildiğinden yersiz ödenen maaşların davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini istemiştir.Davalılar; ayrı ayrı davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuşlardır. Mahkemece, düzenlediği ödeme emri ve bordrolarla, tahakkuk memuru yerine sahte imza atarak, olması gerekenden fazla kişiye ve fazla miktarda ödeme yapılmasına sebebiyet verdiği gerekçesi ile, davalılardan ... yönünden davanın kabulüne, diğer davalılar yönünden ise; davalıların yapılan işlemden habersiz olmaları, davalıların savunmalarının aksini gösterir somut delillerin dosyaya sunulmamış olması gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.Dosyanın tetkikinde;...3. Ağır Ceza Mahkemesinin 2005/191 esas, 2007/237 karar sayılı kararı ile sanıklardan ..."ın " memurun resmi belgede sahteciliği" suçundan mahkum olduğu, diğer sanıklar ..., ..., ..."ın ise " kamu kurumu aleyhine dolandırıcılık " suçundan mahkum oldukları kararın sanıklar ..., ..., ... tarafından temyizi üzerine, Yargıtay 11.Ceza Dairesinin 15/10/2012 tarihli, 2012/22104 - 17391 esas karar sayılı kararı ile ... hakkında verilen mahkûmiyete ilişkin kararın onanarak kesinleştiği, diğer temyiz eden sanıklar ... ve ... hakkında verilen mahkûmiyete ilişkin hükmün ise, mahkûmiyet hükmü tarihi ile temyiz inceleme tarihi arasında zamanaşımı süresi dolduğundan adı geçen iki sanık hakkındaki kamu davasının düşürülmesine karar verildiği anlaşılmaktadır.
Dosya içeriği itibari ile davalılar ..., ... ve ..."ın haksız eyleme iştirak ettiği ve fail konumunda olduğu sabittir. Şu halde mahkemece; adı geçen davalıların da zarardan sorumlu olduğu kabul edilerek, varsa indirim nedenleri de tartışılmak sureti ile karar verilmesi gerekirken, bu davalılar yönünden, davanın ispatlanamamış olduğu gerekçesi ile reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen kararın, yukarıda (2) numaralı bentte gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, davacının diğer temyiz itirazlarının (1) sayılı bentte açıklanan nedenlerle reddine 20/09/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.