Esas No: 2019/3372
Karar No: 2022/2951
Karar Tarihi: 27.04.2022
Danıştay 4. Daire 2019/3372 Esas 2022/2951 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 4. Daire Başkanlığı 2019/3372 E. , 2022/2951 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2019/3372
Karar No : 2022/2951
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : ...Vergi Dairesi Başkanlığı
(...Kurumlar Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. ...
KARŞI TARAF (DAVACI) : ...
VEKİLİ : Av. ...
İSTEMİN KONUSU : ...Bölge İdare Mahkemesi .... Vergi Dava Dairesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına, 670 sayılı KHK ile kapatılan Ufuksema Eğitim İşletmeleri Ticaret Anonim Şirketi'nin defter ve belgelerini incelemeye ibraz etmediğinden bahisle düzenlenen raporlar uyarınca takdir komisyonu kararına istinaden kanuni temsilci sıfatıyla re'sen tarh edilen 2011/10 dönemine ilişkin vergi ziyaı cezalı katma değer vergisinin kaldırılması istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: .... Vergi Mahkemesince verilen ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararda; olayda, asıl borçlu şirketin 17/08/2016 tarihinde Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 670 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Alınan Tedbirlere İlişkin Kanun Hükmünde Kararname kapsamında ticaret sicil kaydının re'sen terkin edilerek mal varlığının Hazineye devredildiği, 670 sayılı KHK ile yapılan düzenleme ile kapatılan kurum ve kuruluşların kanaat getirici defter, kayıt ve belgelerle tevsik edilen borç ve yükümlülüklerini tespite ve hiçbir şekilde devralınan varlıkların değerini geçmemek suretiyle bunları uygun bir takvim dahilinde ödemeye Maliye Bakanlığı yetkili kılınmış ve kapatılan kurum ve kuruluşların ödenecek borçları ile ilgili olarak 679 sayılı KHK ile getirilen düzenleme ile öncelik sıralaması değiştirilerek kamu idarelerine ödenmesi gereken vergi, resim, harç, fon kesintisi, pay gibi borçlar ilk sıraya da alınmış bulunduğundan, bu borçların, gerek 213 sayılı Vergi Usul Kanunu gerek 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'da belirli kılınan ilkelerin KHK'larla getirilen düzenlemeler de korunarak öncelikle asıl kamu borçlusunun mal varlığından tahsilinin öngörüldüğü, dolayısıyla kamu alacağının tahsili için kapatılan kurum ve kuruluşlarının mal varlıklarının düzenlemede belirtildiği şekilde emanet ve nazım hesaplarla takip edilmek suretiyle tasfiyesi sağlanmadan yani KHK ile kapatılan kurumlara ilişkin olarak yine anılan KHK hükümleri ile getirilen özel kanun hükmündeki düzenlemeler dikkate alınmaksızın asıl borçlu şirket hakkındaki takdir komisyonu kararına istinaden davacı adına yapılan cezalı tarhiyatta hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Bölge İdare Mahkemesince; istinaf başvurusuna konu Vergi Mahkemesi kararının usul ve hukuka uygun olduğu ve davalı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Davalı idare tarafından, davacının sahte fatura düzenleyen mükelleflerden mal ve hizmet alışının bulunduğu, mükellefin faturalardaki bedelleri kanuni defterlere kaydettiği, söz konusu faturalarda hesaplanan katma değer vergilerini ilgili dönem KDV beyannamelerinde indirim konusu yaptığı belirtilerek temyiz isteminin kabulü ile Vergi Dava Dairesi kararının bozulması gerektiği ileri sürülmüştür.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı tarafından, temyize esas cezalı tarhiyatın nedeninin davalı idare vekilinin temyiz dilekçesinde belirttiği gibi sahte fatura kullanılması durumu değil, defter ve belgelerin ibraz edilmeme iddiası olduğu, temyiz dilekçesinin uyuşmazlıkla herhangi bir ilgisinin bulunmadığı, dava konusu cezalı tarhiyattan defter ve belge ibraz etmeyen kanuni temsilcinin sorumlu olduğu, asıl borçlu şirketin mal varlığının Hazineye geçtiği, bu haliyle vergi borcunun şirketin mal varlığı üzerinden Hazine tarafından ödenmesi gerektiği, 670 sayılı KHK'nın 5. maddesine uygun olarak verilen temyize konu kararın usul ve yasaya uygun olduğu belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.
TETKİK HÂKİMİ : ...
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
Uyuşmazlıkta, davacının 19/10/2011 tarih ve 7454 sayılı Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinde yayımlanan ilâna göre asıl borçlu şirketin yönetim kurulu başkanlığı görevinden istifa ettiği, dava konusu vergi ziyaı cezalı katma değer vergisinin ise davacının kanuni temsilci olduğu döneme ait olduğu anlaşılmakla birlikte, vergiyi doğuran olayın, davacının kanuni temsilci sıfatını haiz bulunmadığı dönemde düzenlenen defter ve belge isteme yazısının tebliğine rağmen bu tarihteki mevcut kanuni temsilcinin/temsilcilerin ibraz etme yükümlülüğünü yerine getirmemesinden kaynaklandığı, dolayısıyla davacının anılan dönemler için kanuni temsilci sıfatından kaynaklanan ve bu yıla ilişkin yapılacak bir inceleme sonrası tarh edilen vergi ve kesilen cezalara karşı sorumluluğu devam etmekte ise de, davacının vergisel sorumluluğunun kendi dönemine ilişkin beyanname verilmemesi, beyan edilen borcun ödenmemesi v.b. tespiti halinde söz konusu olabileceği, davacının kanuni temsilcilik görevinin sona ermesinden sonra defter ve belge ibraz etmeme eyleminden kendisine atfedilecek bir kusur bulunmadığından dolayı sorumlu tutulamayacağı sonucuna ulaşılmış olup, dava konusu cezalı tarhiyatı kaldıran Vergi Mahkemesi kararına yöneltilen istinaf başvurusunun reddine dair Vergi Dava Dairesi kararında sonucu itibarıyla hukuka aykırılık görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin reddine,
2. Temyize konu ...Bölge İdare Mahkemesi .... Vergi Dava Dairesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararının yukarıda belirtilen gerekçeyle ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, kararın taraflara tebliğini ve bir örneğinin de Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın Vergi Mahkemesine gönderilmesine, 27/04/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.