19. Hukuk Dairesi 2016/11573 E. , 2017/6844 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın görev yönünden reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, müvekkili şirketin davalıya araç sattığını, karşılığında 34 adet senet düzenlendiğini, aracı haricen alan davalının üzerine almadığı aracı bir müddet kullandıktan sonra 3. şahsa sattığını, senetlerden bir tanesinin ödendiğini, diğerlerinin ödenmediğini, ödenmeyen senetler hakkında icra takibi başlatıldığını,müvekkili şirketin iptal edilen takiplerdeki alacak miktarının 43.750,00 TL olduğunu, bu alacağın tahsili için başlatılan icra takibine davalının haksız olarak itiraz ettiğini belirterek itirazın iptali ile %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkilinin davalı tarafla ticari ilişkisinin olmadığını, davacının alacağını kanıtlaması gerektiğini, aracın müvekkiline satılmadığını, müvekkilinin tacir olmadığını, davacı şirketin ticari defterlerine dayandıklarını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davanın zamanaşımına uğramış bonoya dayalı olarak temel ilişkiye dayanılarak başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali davası olduğu, tarafların tacir olmadığı,görev hususunun resen gözetileceği,görevli mahkemenin... Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu gerekçesi ile davanın görev yönünden reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, bonolara dayalı olarak girişilen icra takibine yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir.Dava tarihinde yürürlülükte bulunan 6102 Sayılı TTK.’nun 4/1-a maddesi uyarınca “ Bu kanunda öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ticari dava sayılır.”, aynı Kanunun 5/1. maddesine göre ; “aksine hüküm bulunmadıkça dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın asliye ticaret mahkemesi tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevlidir. 6102 Sayılı TTK.’nun 6335 Sayılı Yasayla değişik 5/3. maddesi hükmüne göre ; “ asliye ticaret mahkemesi ile asliye hukuk mahkemesi ve diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki görev ilişkisi olup,bu durumda göreve ilişkin usul hükümleri uygulanır.”
Bu açıklamalar çerçevesinde somut olayın değerlendirilmesine gelince, davanın temelini oluşturan icra takibinde bonolara dayanıldığı görülmüştür. Bonolar 6102 Sayılı TTK.’nun 3. kitabında kambiyo senetleri başlığı altında düzenlenmiş olup, zamanaşımı hükümleri de aynı kanunda özel olarak yer almıştır.
Hal böyle olunca somut olay bakımından asliye ticaret mahkemesi davaya bakmakla görevli olup,işin esasına girilerek iddia ve savunma çerçevesinde deliller toplanıp hep birlikte değerlendirildikten sonra varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken , somut olaya uygun düşmeyen gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre öteki temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 11/10/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.