21. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/2615 Karar No: 2017/5204 Karar Tarihi: 12.06.2017
Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2016/2615 Esas 2017/5204 Karar Sayılı İlamı
21. Hukuk Dairesi 2016/2615 E. , 2017/5204 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Davacı, davalılardan işverenlere ait işyerinde geçen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir. Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
Dava; davacının 22.02.2002 – 25.05.2011 tarihleri arasında davalı işyerlerinde geçen çalışmalarının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece mahkemece davanın reddine karar verilmiştir. Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davalı şirkete ait telekom şubesinde çalıştığını beyan eden davacının 01.05.2002 – 01.10.2002 ve 16.04.2004 – 01.08.2004 tarihleri arasındaki çalışmalarının... isimli şirketten bildirildiği, bu şirketin hisselerinin 2001 yılında davalı şirketin yetkilisi olan ... tarafından devralındığı, 24.11.2005 – 01.06.2006 ve 11.06.2010 – 25.05.2011 tarihleri arasındaki çalışmalarının ise davalı şirket tarafından davalı Kurum"a bildirildiği, davacı tarafça delil olarak sunulan 06.10.2006 – 18.05.2009 ve 17.07.2009 – 16.08.2010 tarihleri arasındaki faturalar üzerinde imza incelemesi yapıldığı ve Jandarma Kriminal Dairesi tarafından imzaların davacının eli ürünü olabileceğinin bildirildiği anlaşılmaktadır. Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasa"nın 79/10. ve 5510 sayılı Yasa"nın 86/9. maddeleri bu tip hizmet tespiti davaları için özel bir ispat yöntemi öngörmemiş ise de davanın niteliğinin kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiği Yargıtay"ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş içtihadı gereğidir. Somut olayda; dosyada mevcut fatulardaki imzaların davalıcıya ait olabileceği bildirilmesine rağmen, mahkemece söz konusu faturalardaki imzaların davacıya ait olmadığının anlaşıldığı belirtilerek sonuca gidilmesi isabetsiz olmuştur. Mahkemece yapılacak iş; davacı tarafından delil olarak sunulan dosyada mevcut faturaları değerlendirerek varılacak sonuca göre hüküm kurmaktan ibarettir. Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde davacının bu yönü amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine 12.06.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.