5. Ceza Dairesi Esas No: 2013/12406 Karar No: 2015/15464 Karar Tarihi: 22.10.2015
Görevi kötüye kullanma - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2013/12406 Esas 2015/15464 Karar Sayılı İlamı
Özet:
İstanbul Barosuna kayıtlı avukat olan sanık, İstanbul 12. İcra Müdürlüğünün 2008/16081 sayılı dosyası kapsamında katılan hakkında icra takibi başlattı ve tebligatları usulsüz bir şekilde yaparak takibin kesinleşmesini sağlayıp katılanın taşınmazına haciz koydurduğu iddiasıyla açılan kamu davasında mahkeme, sanığın suçlu olduğuna hükmetti. Ancak mahkemenin, sanığa atfedilen suçu iştirak ettiği iddia edilen başka avukatların durumunu da araştırmaması ve hüküm kurması CMUK'nın 321. maddesi uyarınca bozuldu. Kanun maddeleri: 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi, CMUK'nın 321. maddesi.
5. Ceza Dairesi 2013/12406 E. , 2015/15464 K.
"İçtihat Metni"
Tebliğname No : 4 - 2011/345312 MAHKEMESİ : İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesi TARİHİ : 26/05/2011 NUMARASI : 2011/2 Esas, 2011/190 Karar SUÇ : Görevi kötüye kullanma
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: İstanbul Barosuna kayıtlı avukat olan sanığın, ... İnşaat ve Ticaret A.Ş. vekili olarak İstanbul 12. İcra Müdürlüğünün 2008/16081 sayılı dosyası kapsamında katılan hakkında icra takibi başlattığı, katılan Malatya"da ikamet ettiği halde ödeme emrine ilişkin tebligatı katılan ile ilgisi bulunmayan İstanbul"daki bir adrese çıkarttırıp, söz konusu tebligatın 18/07/2008 tarihinde muhatabın tanınmadığından bahisle iadesi sonrasında, aynı adrese yeniden tebligat gönderilmesi için talepte bulunduğu, katılan tarafından tanınmadığı beyan edilen Cengiz "nin katılanın daimi işçisi gibi gösterilmesi suretiyle 04/08/2008 tarihinde tebligatın yapılması ve bu şekilde takibin usulsüz biçimde kesinleşmesini sağlayarak katılanın taşınmazına haciz koydurmak suretiyle görevini kötüye kullandığı iddiasıyla açılan kamu davasında; sanığın, takibin müvekkili tarafından başlatıldığını, ikinci kez tebligat çıkartılmasına ilişkin talebin de kendisi tarafından yapılmadığını, takibin kesinleşmesi sonrasında haciz talebinde bulunduğunu, bu yöndeki talepte hukuka aykırılık bulunmadığını beyan ederek yüklenen suçu kabul etmediği, dosya arasında mevcut 18/10/2007 tarihli vekaletname suretinden, ikinci kez tebligat çıkartılması yönünde talepte bulunan Avukat Eylem ile sanığın aynı yerde çalıştıkları ve müştereken vekil olarak görevlendirildikleri nazara alınarak, söz konusu avukat hakkında suç duyurusunda bulunulması ile dava açılması halinde bu dosya ile sanığın eylemlerine iştirak ettiği iddia edilen ve aynı olay nedeniyle Şişli Cumhuriyet Başsavcılığının 27/01/2010 tarih ve 2010/3522 esas sayılı iddianamesiyle açılan kamu davasında yargılanan sanıklar hakkındaki davanın akıbeti araştırılarak halen derdest ise bu davanın birleştirilmesi, hükme bağlanmış ise onaylı suretinin dosya içine getirtilmesi ve sahtecilik suçunun gerçekleşip gerçekleşmediği hususunun karar yerinde tartışılıp değerlendirilmesi sonrasında, sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken, eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm kurulması, Kanuna aykırı, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 22/10/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.