13. Hukuk Dairesi 2015/17041 E. , 2017/2631 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirketten 29/09/2012 tarihinde ... marka aracı satın aldığını, davalı firma tarafından ... belgesi de verildiğini, aracın 02/10/2012 de trafiğe ... plaka numarası ile çıktığını aracın gaz kesme arızası ile ilk olarak 17/06/2013"te servise götürüldüğünü, 23/07/2013"te aracın çekişi düşük arıza lambası yandığını şikayeti ile servise gidildiğini, 28/08/2013 tarihinde servise götürüldüğünü aracın seyir halindeyken teklediğini ve stop ettiğini, kontrol şikayeti ile servise alındığını, 04/09/2013"te aracın yüksek devirde hareket halindeyken stop ettiğini, yine 06/11/2013 tarihinde 19/08/2014 tarihinde ve 28/08/2014 tarihlerinde aynı şikayetten servise alındığını, davalının davacıya verdiği ... belgesine göre verilen aracın verimli çalışmaması nedeni ile araca güveninin kalmadığını, aracın geri alınarak yenisinin istenmesi kabul edilmediğini, yasal olarak bu davayı açmak zorunda kaldıklarını, bu nedenlerle ... plaka sayılı aracın maddi ayıplı olduğunun kabulü ile satılanın ayıpsız bir misliyle değiştirilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, davacıya müvekkili tarafından 29/09/2012 tarihinde ... marka aracın satıldığını, davacının seçimlilik hakkını kullanarak ücretsiz onarımdan yararlandığını ve daha sonra seçimlilik hakkını değiştirmek istediğini, davacının ayıpsız misli ile değişim talep etmesinin yasal şartlarının oluşmadığını, davacının aracında var olduğunu iddia ettiği arızaların ayıp olarak değerlendirilemeyeceğini, bu eksikliklerin önemli olmayıp araçtan yararlanamama olgusunun sürekliliği sonucunu doğurmadığını, araçta meydana gelen hataların kullanıcı hatası olduğunu, bu nedenlerle satılanda ayıp olmaması ve davacının seçimlik hakkını ücretsiz tamirden yana kullanmış olması nedeniyle davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, 29/09/2012 tarihinde davalıdan ... marka araç satın aldığını, aynı sorunlarla aracı bir çok defa servise götürdüğünü, ancak sorunun çözülmediğini, satılanın ayıpsız bir misliyle değiştirilmesi hakkını kullandığını bildirerek eldeki davayı açmıştır. Davalı taraf aracın ayıplı olmadığını savunmuştur. Mahkemece, alınan bilirkişi raporu nazara alınarak tüketici davacı tarafından bildirilen ayıpların mahkemece yeterli görülen bilirkişi raporuna göre davaya konu araçta bulunmadığı, birden fazla kez servise götürülen araçta tüketici davacının sorunlarının giderildiği veya tüketici tarafından iddia edilen sorunlara rastlanmadığı bu halde ... kapsamında tüketicinin ayıpsız misli ile malın değiştirilmesi talebi şartlarının da gerçekleşmediği belirtilerek davanın reddine karar verilmiştir. Dosyada mevcut servis fişlerinin incelenmesinde, aracın 17.06.2013 - 06.11.2013 tarihleri arasında 6 defa ve 19.08.2014 - 28.08.2014 tarihleri arasında 2 defa servise gittiği ve genel olarak parça değişimi, silindir kapağının sökülüp revizyon yapılması vs... gibi işlemlerin yapıldığı anlaşılmaktadır. ... Belgesi Uygulama Yönetmeliği 14.maddesinde ”Tüketicinin onarım hakkını kullanmasına rağmen malın; a)(Değişik: RG-24.4.2011-27914)Tüketiciye teslim edildiği tarihten itibaren, ... süresi içinde kalmak kaydıyla, bir yıl içerisinde en az dört defa veya imalatçı-üretici ve/veya ithalatçı tarafından belirlenen ... süresi içinde altı defa arızalanmasının yanı sıra, bu arızaların maldan yararlanamamayı sürekli kılması....” şeklinde yapılan düzenleme tüketicinin onarım hakkını kullanmasına rağmen sonuç alamadığı halleri düzenlemekte olup davacı tüketici, araçta halen aynı sorunların devam ettiğini beyanla satılanın ayıpsız bir misliyle değiştirilmesi hakkını kullandığını bildirerek dava açmıştır. O halde mahkemece açıklanan hususlar nazara alınarak davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken hüküm kurmaya elverişsiz bilirkişi raporu esas alınarak yanlış değerlendirme ile hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın davacı yararına BOZULMASINA, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren ... gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 28/02/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.