23. Hukuk Dairesi 2015/6563 E. , 2016/1568 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, davalının kooperatif üyesi olduğunu, aidat borcunu ödememesi nedeniyle .... 8. İcra Müdürlüğü"nün 2011/10525 esas sayılı dosyası üzerinden takibe geçildiğini, ancak davalının takibe itiraz ettiğini, takibin durduğunu ileri sürerek, 10.139,85 TL alacak için yapılan icra takibine yönelik davalının itirazının iptaline, takip sonrası borçlunun kiracısının ödemiş olduğu 1.900,00 TL"nin tenziliyle kalan 8.239,85 TL için takibin devamına ve % 40 icra inkâr tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, aylık aidatın 210,00 TL olduğunu, davacının hesaplamasının ise aylık 781,00 TL üzerinden yapıldığını, bu nedenle istenilen alacağın gerçek dışı olduğunu, ayrıca faiz oranının önce % 4, sonrada % 5 olarak belirtildiğini, yönetim kurulunun faiz oranlarını değiştirme yetkisinin bulunmadığını, müvekkilinin kooperatife herhangi bir borcunun bulunmadığını savunarak, davanın reddini ve % 40 kötüniyet tazminatına karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; davalının 05.04.2004 tarihinde davacı kooperatife üye olarak kabul edildiği, davacının 2009 Mayıs ve 2012 Haziran dönemi arasındaki aidat borçlarını ödemediği, takip talebinde davacı kooperatifin o tarihte yürürlükte olan 6098 sayılı Borçlar Kanunu"nun 88 ve 120. maddelerine aykırı şekilde faiz uygulayarak alacak talep ettiği, bilirkişi raporu ile Yargıtay 23. Hukuk Dairesi"nin vurguladığı ilkeler uyarınca yıllık % 18 oran üzerinden temerrüt faize uygulanması ile yapılan hesapta davacının takip tarihi itibari ile 4.252,27 TL aidat alacağının bulunduğunun belirlendiği, davacı itirazları doğrultusunda alınan ek raporun kök raporla aynı mahiyette olduğu gerekçesiyle, davalının icra takibine itirazının 4.252,27 TL asıl alacak üzerinden iptaline, takibin bu miktara yıllık % 18 (aylık % 1,5) ve değişen oranlarda yasal faiz yürütülerek devamına, 1.700,00 TL icra inkâr tazminatının davalıdan tahsiline, koşulları oluşmadığından davalının kötüniyet tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili ve davalı vekili temyiz etmiştir.
1-Davalı vekilinin temyizi yönünden;
Temyiz dilekçesi süresinde hakime havale ettirilmiş ise de, temyiz defterine kaydettirilmediği görüldüğü gibi, temyiz harcının yatırıldığına dair makbuza da dosya içinde rastlanmamıştır. Temyiz dilekçesinin verilme usulü HUMK"nın 434. maddesinde açıklanmış olup, buna göre harca tabi ise temyiz dilekçesinin temyiz defterine kayıt ettirilip, temyiz harcının yatırılmış olması gerekmektedir. Davalı vekili tarafından bu işlemler yapılmamış, sadece temyiz dilekçesinin hakime havale ettirilmesi ile yetinilmiştir. Temyiz defterine kayıt ettirilip, harcı alınmayan temyiz dilekçeleri bakımından çözüm getiren 21.05.1985 gün ve
1984/5 esas, 1985/1 karar sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında, harca tabi olmasına rağmen hesap edilip ilgilisinden alınmadan temyiz defterine kaydedilen temyiz dilekçeleri hakkında da HUMK`nın 434/3. maddesinde öngörülen eksik harç ödenmesi ile ilgili işlemin kıyasen uygulanması ve bu durumda temyiz isteminin, temyiz defterine kaydedildiği tarihte yapılmış sayılması gerektiği açıklanmıştır. Buna göre, somut olayda, temyiz defterine kayıt bulunmadığından, temyiz isteminin reddi gerekmiştir.
2- Davacı vekilinin temyizi yönünden;
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz isteminin reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden davacıdan alınmasına, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 14.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.