5607 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/15452 Esas 2020/10939 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/15452
Karar No: 2020/10939
Karar Tarihi: 17.09.2020

5607 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/15452 Esas 2020/10939 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, 5607 Sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanığın mahkumiyetine hükmetmiştir. Ancak, katılan vekilinin temyiz istemi nakil aracının müsaderesine yönelik olduğu halde, bu talep iddianamede bulunmadığı için mahkemece reddedilmiştir. Sanığın temyiz istemi ise reddedilemeyeceğinden işin esasına geçilmiştir. Mahkeme, 7242 sayılı Kanun'un getirdiği düzenlemelerin sanık lehine hükümler içerdiğini belirtmiştir. Bu nedenle, sanık hakkında yeniden değerlendirme yapılması gerektiğini belirterek hükmün bozulmasına karar vermiştir. Kanun maddeleri olarak ise, 5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 7. maddesi, 7242 Sayılı Kanun'un 63. maddesi ve 5607 Sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu'na eklenen geçici 12. madde 2. fıkrası ifade edilmiştir.
19. Ceza Dairesi         2019/15452 E.  ,  2020/10939 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : 5607 Sayılı Kanuna Aykırılık
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
    A) Katılan vekilinin temyiz istemine yönelik incelemede,
    Katılan vekilinin temyiz isteminin kapsamının nakil aracının müsaderesine karar verilmesi gerektiğine dair olduğu anlaşılmakla iddianamede nakil aracının müsaderesinin talep edilmemiş olmakla mahkemece nakil aracının müsaderesine yer olmadığına karar verilmiş olsa da ortada temyizi kabil bir hüküm bulunmadığından katılan vekilinin temyiz isteminin 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 317. maddesi uyarınca tebliğnameye aykırı olarak REDDİNE,
    B) Sanığın temyiz istemine yönelik incelemede,
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun"un 61. maddesi ile 5607 sayılı Kanun"un 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklinde düzenlemenin sanık lehine hükümler içerdiği, yine aynı Kanun"un 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Kanun"un 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla, 5237 sayılı TCK"nin 7. maddesi ve 7242 sayılı Kanun"un 63. maddesi ile 5607 sayılı Kanun"a eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası mucibince ilgili hükümlerin uygulanma koşullarının bulunup bulunmadığı araştırılarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun yerel mahkemece yeniden değerlendirilmesi zorunluluğu,
    Bozmayı gerektirmiş ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, sair yönleri incelenmeyen HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 17/09/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.




    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.