Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2019/13261 Esas 2019/19397 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/13261
Karar No: 2019/19397
Karar Tarihi: 23.10.2019

Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2019/13261 Esas 2019/19397 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, sanığın oğluna karşı işlediği suç nedeniyle verilen hükmün temyiz edilmesi üzerine, alt sınırı 5 yıl ve daha fazla hapis cezasını gerektiren suçlarda, sanık savunmasının istinabe yoluyla alınamayacağını göz önünde bulundurmadan yakalama kararı ile alınan sanık savunması ile hüküm kurulduğunu ve 5271 sayılı CMK'nin 196/2. maddesine aykırı hüküm tesis edildiğini belirtti. Ayrıca, iddianamede gösterilmeyen 5237 sayılı TCK'nın 87/1-son maddesinin uygulanması suretiyle 5271 sayılı CMK'nin 226. maddesine aykırı davranıldığı, sanık hakkında TCK'nin 86/3-a maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmediği ve cezanın TCK'nin 87/1-d maddesi gereği doğrudan 5 yıl hapis cezası olarak belirlenmesi nedenleriyle hüküm bozuldu. Kanun maddeleri ise şöyle:
- 5271 sayılı CMK'nin 196/2. maddesi
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 87/1-son maddesi
- 5271 sayılı CMK'nin 226. maddesi
- TCK'nin 86/3-a maddesi
- TCK'nin 87/1-d maddesi
3. Ceza Dairesi         2019/13261 E.  ,  2019/19397 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Mahalli mahkemece bozma üzerine verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak;
    Gereği görüşülüp düşünüldü:
    Yerinde görülmeyen diğer temyiz sebeplerinin reddine, ancak;
    Dairemizin 31.05.2018 tarih ve 2017/15704 Esas-2018/10245 Karar sayılı bozma ilamına uyulmasına rağmen;
    1) Alt sınırı 5 yıl ve daha fazla hapis cezasını gerektiren suçlarda, sanık savunmasının istinabe yoluyla alınamayacağı gözetilmeden, İstanbul 43.Asliye Ceza Mahkemesi tarafından yakalama kararı ile alınan sanık savunması ile hüküm kurularak 5271 sayılı CMK’nin 196/2. maddesine aykırı hüküm tesisi,
    2) Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 25.04.2017 gün, 2015/1167 Esas - 2017/247 sayılı kararında da belirtildiği üzere, sanığa ek savunma hakkı tanınmadan, iddianamede gösterilmeyen 5237 sayılı TCK"nin 87/1-son maddesinin uygulanması suretiyle 5271 sayılı CMK"nin 226. maddesine aykırı davranılması,
    3) Sanığın eylemine oğluna karşı gerçekleştirdiğine dair iddia ve kabul karşısında sanık hakkında TCK’nin 86/3-a maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
    4) Sanığın eylemini TCK’nin 6/1-f-4 maddesi gereği silah kabul edilen bıçakla işlediğine dair iddia ve kabule göre, sanık hakkında TCK’nin 86/1 maddesi ile belirlenen temel cezanın TCK’nin 86/3-e maddesi ile (½) oranında arttırılması, TCK’nin 87/1-d maddesi ile 1 kat arttırılarak bulunan cezanın 5 yıl hapis cezasının altında kalması halinde TCK’nin 87/1-son maddesi gereğince 5 yıl hapis cezasına çıkartılması gerektiği gözetilmeden, TCK’nin 87/1-d maddesi ile yapılan arttırım kararda gösterilmeden, cezanın TCK’nin 87/1-d maddesi gereği doğrudan 5 yıl hapis cezası olarak belirlenmesi,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz istemi bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca isteme aykırı BOZULMASINA, CMUK’un 326/son maddesi gereği sanığın kazanılmış haklarının dikkate alınmasına, 23.10.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.