MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 213 sayılı Vergi Usul Kanunu"na muhalefet
HÜKÜM : Mahkumiyet

1-Sanık hakkında defter ve belgeleri ibraz etmemek suçundan açılan kamu davasının yargılaması sonucunda, mahkemece suçun subut bulduğu kabul edilerek mahkumiyet kararı verilmiş ise de, sanığın savunmasında, 2006 yılında şirketin % 95 hissesine sahip olup aynı zamanda müdür olduğunu, ancak anılan yılda bir takım usulsüzlüklür sonucu hisselerinin başkalarına devrinin sağlandığını, bu hususta açmış olduğu davayı kazanarak hisselerini geri aldığını, bu dönemde şirket müdürünün ...isimli şahıs olduğunu, bu kişiye ibrazı istenen defter ve belgeler de dahil olmak üzere 2006 yılına ait bilgi ve belgeleri kendisine vermesi amacıyla noter aracılığı ile ihtarname çektiğini, adı geçen Ahmet Yılmaz"ın ise hiçbir bilgi ve belgeyi ibraz etmeyeceğine dair cevap verdiğini ifade etmesi, buna ilişkin belgelerin dosyada bulunması karşısında, gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenmesi bakımından, öncelikle ...isimli şahsın 2006 yılında şirket müdürü olarak görev yapıp yapmadığı araştırılıp, kimliği tespit edilerek tanık olarak ifadesine başvurulması, ibrazı istenen defter ve belgelerin kendisinde olup olmadığı, sanığa teslim etmiş ise buna ilişkin belgelerin ve delillerin nelerden ibaret olduğu sorulduktan sonra, sonucuna göre toplanan deliller bir bütün halinde değerlendirilerek defter ve belgeleri gizleme kastının bulunup bulunmadığı da karar yerinde tartışılmak suretiyle, sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
2-Kabul ve uygulamaya göre de;
a) Ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 03.02.2009 gün ve 2008/250-13 sayılı kararında açıklandığı üzere, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin 5271 sayılı CMK’nun 231/6-c madde ve bendinde işaret olunan zarar kavramının, kanaat verici basit bir araştırma ile belirlenebilir, ölçülebilir maddi zararlara ilişkin olduğu, manevi zararların bu kapsama dahil edilmemesi gerektiği, zarar koşulunun ancak zarar suçlarında dikkate alınması gereken bir unsur olduğu, zorunluluk bulunmasına rağmen defter, kayıt ve belgelerin tutulmaması keyfiyetinin sonucu verilen usulsüzlük cezasının, defter ve belge ibraz etmeme suçunda anılan maddenin aradığı anlamda somut bir zarar olarak kabul edilemeyeceği dikkate alındığında; engel adli sicil kaydı bulunmayan ve cezası ertelenen sanık hakkında yasanın aradığı objektif ve sübjektif şartlar karar yerinde tartışılmadan, "" zarar giderilmediğinden"" bahisle yazılı şekilde hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
b)T.C. zorunluluk bulunmasına rağmen defter, kayıt ve belgelerin tutulmaması keyfiyetinin usulsüzlük cezasını gerektirdiğiAnayasa Mahkemesi"nin, TCK’nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanmış olmasından kaynaklanan zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 6723 sayılı yasa ile değişik 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 08.02.2017 gününde oybirliği ile karar verildi.