Abaküs Yazılım
İdare Dava Daireleri Kurulu
Esas No: 2022/949
Karar No: 2022/1696
Karar Tarihi: 28.04.2022

Danıştay İdare Dava Daireleri Kurulu 2022/949 Esas 2022/1696 Karar Sayılı İlamı

DANIŞTAY İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU         2022/949 E.  ,  2022/1696 K.

    "İçtihat Metni"

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
    Esas No : 2022/949
    Karar No : 2022/1696

    TEMYİZ EDEN (DAVACI) : ...
    VEKİLİ : Av. ...
    KARŞI TARAF (DAVALI) : ... Bakanlığı
    VEKİLİ : Av. ...

    İSTEMİN KONUSU : ... Bölge İdare Mahkemesi .... İdari Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı ısrar kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

    YARGILAMA SÜRECİ :
    Dava konusu istem: Kara Kuvvetleri Komutanlığı, Bitlis Tatvan .... Komd. Tug. .... Komd. Komutanlığı emrinde .... olarak görev yapan davacı tarafından, 7145 sayılı Kanun'un 26. maddesi ile 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'ye eklenen Geçici 35/B maddesi uyarınca kamu görevinden çıkarılmasına ilişkin ... tarih ve ... sayılı işlemin iptali ile yoksun kalınan tüm sosyal hak ve alacaklarının iadesine karar verilmesi istenilmiştir.
    İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararıyla; ... tarihli tebliğ ve tebellüğ belgesinde dava konusu işleme açıkça yer verildiği ve bu belgenin davacıya bizzat tebliğ edildiği görüldüğünden, dava konusu işlemin tebliğini izleyen günden itibaren işleyecek 60 günlük dava açma süresi içinde en son 29/04/2019 tarihinde dava açılması gerekirken, bu süre geçirildikten sonra 08/12/2019 tarihinde ... İdare Mahkemesi kaydına giren dilekçe ile açılan davanın süre aşımı nedeniyle incelenmesine olanak bulunmadığı gerekçesiyle davanın süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir.
    Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: ... Bölge İdare Mahkemesi ..... İdari Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararıyla; istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davacı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını gerektirecek nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
    Daire kararının özeti: Danıştay Beşinci Dairesinin 14/06/2021 tarih ve E:2021/619, K:2021/1979 sayılı kararıyla; davacının 7145 sayılı Kanun'un 26. maddesiyle 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'ye eklenen geçici 35. madde uyarınca kamu görevinden çıkarılmasına ilişkin ... Bakanlığının .... tarih ve ... işleminin, 28/02/2019 tarihli tebliğ ve tebellüğ belgesiyle anılan tarih itibarıyla davacıya tebliğ edildiği açık olmakla birlikte, söz konusu işlemde Anayasa'nın 40. maddesinin ikinci fıkrasındaki düzenlemeye aykırı olarak, davacının hangi kanun yolları ve mercilere başvurabileceğinin ve dava açma süresinin belirtilmediği dikkate alındığında, idarenin doğru bilgilendirme yükümlülüğünü yerine getirmediği ve hak arama özgürlüğünü ihlal ettiği anlaşıldığından, davanın süresinde açıldığının kabul edilmesi gerektiği gerekçesiyle .... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının bozulmasına karar verilmiştir.
    Bölge İdare Mahkemesi ısrar kararının özeti: ... Bölge İdare Mahkemesi .... İdari Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararıyla; istinaf başvurusunun reddi yolundaki ilk kararda ısrar edilmiştir.

    TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, tebligatın usulüne uygun yapılmadığı, Anayasa'nın 40. maddesinin ikinci fıkrası hükmü gereği davanın süresinde açıldığının kabulü gerektiği ileri sürülmektedir.

    KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.

    DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ...'IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile ... Bölge İdare Mahkemesi .... İdari Dava Dairesinin ısrar kararının gerekçeli olarak onanması gerektiği düşünülmektedir.


    TÜRK MİLLETİ ADINA

    Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

    İNCELEME VE GEREKÇE:

    MADDİ OLAY :
    ... Komutanlığı, ... Komd. Tug. ... Komd. Komutanlığı emrinde ... olarak görev yapan davacı, 7145 sayılı Kanun'un 26. maddesi ile 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'ye eklenen Geçici 35/B maddesi uyarınca ... tarih ve ... sayılı işlemle kamu görevinden çıkarılmıştır.
    Bunun üzerine, söz konusu işlemin iptali ile bu işlem nedeniyle yoksun kaldığı tüm sosyal hak ve alacaklarının iadesine karar verilmesi istemiyle temyizen incelenen dava açılmıştır.

    İLGİLİ MEVZUAT:
    2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 125. maddesinin üçüncü fıkrasında; "İdari işlemlere karşı açılacak davalarda süre, yazılı bildirim tarihinden başlar."
    kuralına yer verilmiş olup, 40. maddesinin ikinci fıkrasında yer alan, "Devlet, işlemlerinde ilgili kişilerin hangi kanun yolları ve mercilere başvuracağını ve sürelerini belirtmek zorundadır." hükmü ile de yasama, yürütme ve yargı organlarına yapılacak işlemlerde ve verilen kararlarda başvurulacak kanun yolları ile ilgili mercii ve başvuru süresini gösterme yükümlülüğü getirilmiştir.
    Öte yandan, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 7. maddesinde; dava açma süresinin, özel kanunlarında ayrı süre gösterilmeyen hallerde Danıştay’da ve idare mahkemelerinde altmış, vergi mahkemelerinde otuz gün olduğu, bu sürelerin idari uyuşmazlıklarda, yazılı bildirimin yapıldığı tarihi izleyen günden başlayacağı hükme bağlanmıştır.

    HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
    Daire kararında da belirtildiği gibi, idari işlemlere karşı başvuru yollarının ayrıntılı düzenlemelerde yer alması, başvuru süresinin kısa olması veya olağan başvuru yollarına istisna getirilebilmesi nedeniyle, işlemlere karşı hangi idari birime, hangi sürede başvurulacağının idarelerce işlemde belirtilmesi hukuk güvenliği ilkesinin gereğidir. Anayasa'nın 40. maddesinin ikinci fıkrasında düzenlenen hüküm ile de bireylerin yargı ya da idari makamlar önünde haklarını arayabilmelerine kolaylık ve olanak sağlanması amaçlanmış; idareye işlemlerinde, ilgililerin kaç gün içinde, hangi mercilere başvurabileceklerini bildirme yükümlülüğü getirilmiştir.
    İdarenin Anayasa’dan kaynaklanan yükümlülüğünü yerine getirmesi esas olmakla birlikte, belirtilen yükümlülüğün yerine getirilmemesi, idari işlemlere karşı açılan davalarda dava açma süresinin işletilmeyip, ihmal edilmesi sonucunu da doğurmamalıdır. Anayasa’nın 125. maddesinde idari işlemlere karşı açılacak davalarda sürenin yazılı bildirim tarihinden başlayacağının bildirilmesi karşısında, usulüne uygun tebliğ olunan veya bütün unsurlarıyla ilgililer tarafından öğrenilen idari işlemler üzerine, 2577 sayılı Kanun'da açıkça belirtilen ve ilgililerce de bilindiğinin kabulü gereken genel dava açma sürelerinin işletilmesi zorunludur.
    Dava dosyasının incelenmesinden, kamu görevinden çıkarma cezası ile cezalandırılmasına ilişkin dava konusu işlemin davacıya 28/02/2019 tarihinde tebliğ edildiği, davanın ise, dava açma süresinin son günü olan 29/04/2019 tarihine kadar açılması gerekirken, bu tarihten çok sonra 08/12/2019 tarihinde açıldığı anlaşılmakta olup, usulüne



    uygun tebliğ olunan idari işlem üzerine 2577 sayılı Kanun'da açıkça belirtilen ve ilgililerce de bilindiğinin kabulü gereken genel dava açma süresi olan 60 günlük dava açma süresi geçirildikten sonra açılan bu davanın süre aşımı nedeniyle esasının incelenme olanağı bulunmamaktadır.
    Bu itibarla, ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin ısrar kararında sonucu itibarıyla hukuka aykırılık bulunmamaktadır.

    KARAR SONUCU:
    Açıklanan nedenlerle;
    1. Davacının temyiz isteminin reddine,
    2. Davanın süre aşımı nedeniyle reddine ilişkin .... İdare Mahkemesi kararına yönelik yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki ... Bölge İdare Mahkemesi .... İdari Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... ısrar kararının yukarıda belirtilen gerekçe ile ONANMASINA,
    3. Bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de ... Bölge İdare Mahkemesi .... İdari Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın ... İdare Mahkemesine gönderilmesine, 28/04/2022 tarihinde oybirliği ile kesin olarak karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi