16. Ceza Dairesi Esas No: 2019/7650 Karar No: 2020/5906 Karar Tarihi: 30.11.2020
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2019/7650 Esas 2020/5906 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, bir kişinin silahlı terör örgütüne üyeliği suçlamasıyla cezalandırılmasını onadı. Mahkeme, sanık müdafinin duruşmalı inceleme talebinin yasal şartları oluşmadığından REDDİNE karar verdi. Mahkeme, diğer delillerin suçun sübutu için yeterli olduğunu belirledi ve yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun yapıldığını tespit etti. Ancak, sanığa verilen cezada artırım oranının doğru uygulanmasına karşın uygulanan kanun maddesinin yanlış gösterilmesi nedeniyle hüküm BOZULDU. Yeniden yargılama gerekli olmamasına rağmen, hükmün düzeltilerek onanması ve dosyanın Şırnak 1. Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmesine karar verildi. Kanun maddeleri ise şöyle: TCK\"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK’nın 62, 53/1-2-3, 58/9, 63 maddeleri.
16. Ceza Dairesi 2019/7650 E. , 2020/5906 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK’nın 62, 53/1-2-3, 58/9, 63 maddeleri uyarınca verilen mahkûmiyet hükmüne yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Sanık müdafiinin duruşmalı inceleme talebinin yasal şartları oluşmadığından CMK"nın 299. maddesi gereğince REDDİNE, Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Dosyadaki diğer delillerin atılı suçun sübutu için yeterli olduğu anlaşılmakla, ByLock tespit ve değerlendirme tutanağı beklenilmeden karar verilmesi sonuca etkili bulunmamıştır. Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda
şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddine, ancak; Sanığa üyelik suçundan verilen cezanın artırılması sırasında artırım oranının doğru uygulanmasına karşın uygulanan kanun maddesinin 3713 sayılı Kanunun 5/1. maddesi olarak gösterilmesi gerekirken aynı Kanunun 5. maddesi olarak gösterilmesi, Kanuna aykırı, temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeple BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılması gerektirmeyen bu hususların 5271 sayılı CMK"nın 303/1-c maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; hükmün 2.2 fıkrasındaki “3713 Sayılı Yasanın 5. maddesi” ibaresinin çıkartılarak yerine “3713 sayılı Kanunun 5/1. maddesi” ibaresinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun olan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Şırnak 1. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 30.11.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.