11. Ceza Dairesi 2017/3557 E. , 2018/1327 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Vergi usul kanununa muhalefet
HÜKÜM : Mahkumiyet
A-Sanıklar ... ve ... hakkında "2006 takvim yılında sahte fatura düzenlemek" suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik sanıklar müdafiinin ve katılan vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Uzun süreli hapis cezası ertelenen sanıklar hakkında 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin 3. fıkrası gereğince aynı maddenin 1. fıkrasında yazılı hak yoksunluklarının aynı Yasanın 53/3. maddesi de nazara alınarak uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi isabetsizliğinin Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte infaz aşamasında yeniden değerlendirilmesi mümkün görülmüştür.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanıklar müdafiinin ve katılan vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-Sanıklar hakkında 213 sayılı Kanun"un 359/b maddesi gereğince ayrı ayrı hükmedilen 18 ay hapis cezasında TCK"nın 43. maddesi gereğince 1/4 oranında artırım yapılırken "22 ay 15 gün hapis cezası" yerine, "2 yıl 15 gün hapis cezası" ve TCK"nın 62. maddesi gereğince 1/6 oranında indirim yapılırken "18 ay 22 gün hapis cezası" yerine "1 yıl 10 ay 12 gün hapis cezası" olarak yanlış hesaplanması suretiyle fazla ceza tayini,
2-Sanıkların mahkumiyetlerine karar verildiği halde kendisini vekille temsil ettiren katılan idare lehine hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca maktu vekalet ücretine hükmedilmemesi,
Yasaya aykırı olup, sanıklar müdafiinin ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı Yasanın 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasının 5237 sayılı TCK"nın 43. maddesi gereğince artırım yapılması ve 62. maddesi gereğince indirim yapılması ile ilgili bölümlerden "2 yıl 15 gün" ile "1 yıl 10 ay 22 gün" ibarelerinin çıkartılıp yerlerine sırasıyla "22 ay 15 gün" ile "18 ay 22 gün" ibareleri yazılmak ve hüküm fıkrasına "Katılanın kendisini vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından, hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 1.200 TL maktu vekalet ücretinin sanıklardan eşit oranda alınarak katılana verilmesine" cümlesinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
B)Sanıklar ... ve ... hakkında "2007 takvim yılında sahte fatura düzenlemek" suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik sanıklar müdafiinin ve katılan vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
1-Sanıklar ... ve ... hakkında vergi suçu ve vergi tekniği raporu ile mütalaaya uygun olarak "2007 takvim yılında sahte fatura düzenlemek" suçundan açılan kamu davasında; sahte fatura düzenlemek suçunda, suçun maddi konusunun fatura olması, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 227. maddesinin 3. fıkrasındaki "Bu Kanuna göre kullanılan veya bu Kanunun Maliye ve Gümrük Bakanlığına verdiği yetkiye dayanılarak kullanma mecburiyeti getirilen belgelerin, öngörülen zorunlu bilgileri taşımaması halinde bu belgeler vergi kanunları bakımından hiç düzenlenmemiş sayılır" şeklindeki düzenlemeye göre de faturaların Vergi Usul Kanununun 230. maddesinde öngörülen zorunlu bilgileri içermesinin gerekmesi, 2007 takvim yılında düzenlendiği iddia olunan faturaların asılları ya da suretlerinin dosya içerisinde bulunmadığının anlaşılması karşısında, maddi gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde tespit edilmesi bakımından; 2007 takvim yılına ait fatura asıl ya da örneklerinden kanaat oluşturacak sayıda temin edilip dosya arasına konulması, incelenerek kanunda öngörülen şekil şartlarını taşıyıp taşımadığının tespit edilmesi, sanıkların savunmalarında suça konu faturaların gerçek ticaret karşılığında düzenlendiğini belirtmeleri ve 16.11.2011 tarih VDENR-2011-2745/20 sayılı Vergi Tekniği Raporundan adlarına ... Boya Kimya İnşaat Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi tarafından fatura düzenlenen şirketler/kişiler hakkında sahte belge kullanımı yönünden vergi incelemeleri yapıldığının ve raporlar düzenlendiğinin anlaşılması karşısında, suça konu faturaları kullanan şirketler/kişiler hakkında karşıt inceleme yapılıp yapılmadığının ilgili vergi dairelerinden sorulması, yapılmış ise vergi raporlarının dosya arasına alınması, bu şirket yetkilileri hakkında sahte fatura kullanmaktan dava açılmış olup olmadığının araştırılması, açıldığının tespiti halinde dava dosyaları getirtilip incelenerek bu davayı ilgilendiren delillerin onaylı örneklerinin dava dosyasına intikal ettirilmesi, faturaların gerçek alım-satım karşılığı olup olmadığının belirlenmesi yönünden mal ve para akışını gösteren sevk ve taşıma irsaliyeleri, teslim tesellüm belgeleri, bedellerinin ödendiğine ilişkin ticari teamüle uygun kanıtlama yeteneği olan geçerli ödeme belgeleri ve satıcının kasasına ya da banka hesabına girip girmediğinin tespiti ile faturaları düzenleyen mükelleflerin yeterli üretimi, mal girişi ya da stoğu olup olmadığı da araştırılıp, karşılaştırmalı bilirkişi incelemesi yaptırılması, suça konu faturaları kullanan şirket yetkilileri veya kişiler de dinlenerek sözü edilen faturaları hangi hukuki ilişkiye dayanarak kimden aldıklarının sorulmasından sonra toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek sanıkların hukuki durumlarının takdir ve tayini gerekirken eksik araştırma ile yazılı şekilde kararlar verilmesi,
2-Ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 05.03.2002 gün ve 28/179 sayılı kararında açıklandığı üzere her takvim yılının ayrı ve bağımsız suçları oluşturduğu, aynı takvim yılında farklı dönemlerde birden çok sahte fatura düzenlenmesi durumunda faturaların adet ve tutarları, zarar miktarı, kastın yoğunluğu ve suçun işlenmesindeki özellikler dikkate alınarak temel cezanın alt sınırdan uzaklaşılarak tayin edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
3-Sanıklar hakkında 213 sayılı Kanun"un 359/b maddesi gereğince ayrı ayrı hükmedilen 18 ay hapis cezasında TCK"nın 43. maddesi gereğince 1/4 oranında artırım yapılırken "22 ay 15 gün hapis cezası" yerine, "2 yıl 15 gün hapis cezası" ve TCK"nın 62. maddesi gereğince 1/6 oranında indirim yapılırken "18 ay 22 gün hapis cezası" yerine "1 yıl 10 ay 12 gün hapis cezası" olarak yanlış hesaplanması suretiyle fazla ceza tayini, yasaya aykırı,
4-Mahkum olduğu uzun süreli hapis cezası ertelenen sanıklar hakkında 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca aynı maddenin 1. fıkrasındaki yazılı hak yoksunluklarına hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi isabetsizliğinin, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar müdafiinin ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
C)Sanık ... hakkında "2006 ve 2007 takvim yıllarında sahte fatura düzenlemek" suçlarından verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik sanık müdafiinin ve katılan vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Sanığın UYAP aracılığı ile MERNİS üzerinden temin edilen nüfus kaydında, hükümden sonra 25.05.2017 tarihinde vefat ettiği belirtildiğinden, bu durumun kesin olarak tespiti halinde 5237 sayılı TCK"nın 64. maddesi uyarınca kamu davasının düşürülmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin ve katılan vekilinin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükümlerin bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 15.02.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.