Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/7152 Esas 2017/6799 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına yönelik verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
K A R A R -
Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında yaklaşık 30 yıl süren bayilik ilişkisi bulunduğunu, davalının bu ilişkiyi haksız olarak ve tek taraflı feshettiğini, müvekkilinin bayilik sözleşmesi uyarınca vermiş olduğu 100.000 TL ve 50.000 TL bedelli kesin ve süresiz teminat mektuplarının davalı tarafça bu güne kadar iade edilmediğini, teminat mektupları nedeniyle davalıya herhangi bir borçları bulunmadığını belirterek, iki adet teminat mektubu nedeniyle müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Davalı vekili, taraflar arasındaki bayilik sözleşmesi uyarınca ticari ilişkinin sona erdirildiğini, sözleşmenin feshedilmeyip süre sonunda hitama erdiğini, müvekkili şirket nezdinde hesap incelemelerinin devam ettiğini, cari hesap mutabakatı yapılmadığından durumun netleşmediğini, müvekkilinin sözleşmeden doğan tüm edimlerini yerine getirdiğini savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece yapılan yargılama ve tarafların ön inceleme duruşmasındaki beyanlarına göre, davaya konu teminat mektuplarının davalı tarafından davacıya iade edilmesi sonucu davanın konusuz kaldığı ve davadan sonra teminat mektuplarının davalı tarafça iade edilmiş olması ile cari hesapta davalının alacaklı değil borçlu durumda olduğunun anlaşıldığı gerekçesiyle konusu kalmayan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına ve davalının vekalet ücreti ile yargılama giderlerine mahkum edilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 11/10/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.