9. Ceza Dairesi 2012/8600 E. , 2014/4431 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme, patlayıcı madde bulundurma
Hüküm : 1- Sanık ... hakkında; Beraat
2- Sanık ... hakkında;
a) TCK’nın 314/3, 220/6. maddeleri delaletiyle 314/2, 62/1, 53/1, 58/9, 3713 sayılı Kanunun 5. maddeleri uyarınca mahkumiyet
b) TCK"nın 174/1, 62/1, 52/2-son, 53/1, 58/9, 3713sayılı Kanunun 5/2. maddeleri uyarınca mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Hükmedilen cezaların süresine göre şartları bulunmadığından, sanıklar müdafiinin duruşmalı inceleme isteğinin 1412 sayılı CMUK"nın 318. maddesi uyarınca REDDİNE,
1- Sanık ... müdafiinin temyizinin kapsamına göre vekalet ücreti ile sınırlı olarak yapılan incelemede;
Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13. maddesinin 5. fıkrası uyarınca beraat eden ve kendisini vekil ile temsil ettiren sanık yararına, Hazine aleyhine maktu vekalet ücreti tayin edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı olup hükmün bu nedenle BOZULMASINA, bu hususun yeniden yargılama yapılmaksızın CMUK"nın 322. maddesine göre düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, "karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre 2.200 TL vekalet ücretinin Hazineden alınarak sanık ..."a verilmesine" ifadesinin eklenmesi suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
2- Sanık ... hakkında kurulan hükümlere yönelik temyize gelince;
İhbar tutanağı, olay tutanağı, ekspertiz raporu ve tüm dosya kapsamına göre, terör örgütünün faaliyetlerinde kullanılmak maksadıyla, el yapımı parça tesirli 5 adet bomba, yakıcı nitelikte bomba sayılan 36 adet molotof kokteyli ve kullanılış amacına göre silahtan sayılabilecek 6 kutu havai fişeği kendisine ait aracın bagajında nakletmek üzere depolayan sanığın eyleminin bir bütün halinde TCK’nın 315. maddesinde tanımlanan örgüte silah sağlama suçunu oluşturacağı, hukuki durumunun buna göre takdir ve tayini gerektiği gözetilmeden, suç vasfında yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı BOZULMASINA, her iki suçtan hükmedilen toplam ceza üzerinden kazanılmış hakkın saklı tutulmasına, 10.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.