Esas No: 2018/393
Karar No: 2022/1943
Karar Tarihi: 28.04.2022
Danıştay 13. Daire 2018/393 Esas 2022/1943 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 13. Daire Başkanlığı 2018/393 E. , 2022/1943 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2018/393
Karar No:2022/1943
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : … Radyo ve Televizyon Yayıncılık A.Ş.
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Kurulu
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi'nin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: "… " logosuyla yayın yapan televizyon kanalında 02/01/2016 tarihinde yayınlanan "… " adlı programda sunucunun kullandığı ifadeler nedeniyle 6112 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayın Hizmetleri Hakkında Kanun'un 8. maddesinin 1. fıkrasının (ç) bendinde yer alan “… kişi ya da kuruluşları eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü, aşağılayıcı veya iftira niteliğinde ifadeler içeremez.” kuralının tekraren ihlâl edildiğinden bahisle aynı Kanun'un 32. maddesinin 2. fıkrası uyarınca 14.359,00-TL idari para cezası verilmesine ilişkin Radyo ve Televizyon Üst Kurulu'nun (Üst Kurul) … tarih ve … sayılı toplantısında verilen 11 no'lu kararının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:… , K:… sayılı kararda; programın CD'si ve deşifre metinleri ile ilgili mevzuatın birlikte değerlendirilmesinden, sunucu … 'ün program içerisinde, terör örgütleriyle, seçimle iktidar olmuş bir siyasal parti ve onun tabanını özdeşleştirecek nitelikte ifadeler kullandığı ve bu ifadelerin Cumhurbaşkanlığı makamını terör örgütlerinin barınağıymış gibi niteleyerek, eleştiri sınırlarını aştığı ve kişilere yönelik hakaret ve iftira boyutuna ulaştığı, sunucunun hakaret ve iftira boyutuna ulaşan söz konusu ifadeleri tekrarla vurguladığı, bu itibarla kullanılan ifadelerin, ifade ve basın özgürlüğü çerçevesinde değerlendirilemeyeceği, davacı şirkete daha önce 15/05/2013 tarihli yayın nedeniyle Üst Kurul'un 22/05/2013 tarih ve 2013/32 sayılı toplantısında alınan 3 no'lu kararıyla 6112 sayılı Kanun'un 8. maddesinin 1. fıkrasının (ç) bendinde yer alan yayın ilkesinin ihlâl edildiği gerekçesiyle uyarı yaptırımının uygulandığı dikkate alındığında, dava konusu işleme konu yayında aynı yayın ilkesinin bu kez tekraren ihlâl edildiği anlaşıldığından, davacı şirket adına ticari iletişim gelir beyanı gözetilerek 14.359,00-TL idari para cezası uygulanmasına ilişkin dava konusu Üst Kurul kararında hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi'nce; istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının usul ve hukuka uygun olduğu ve davacı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, dava konusu yayında ağır bir eleştirinin varlığının tartışmasız olduğu ancak yapılan eleştirinin ağır olmasının yayının hukuka aykırılığı için yeterli olmadığı, eleştirilen tüzel kişinin toplumdaki yerinin kendisi hakkında yapılacak eleştirinin düzeyini tayin eden en temel unsurlardan olduğu, bir tüzel kişinin icraatları toplumsal hayatı ne kadar etkiliyor ise o tüzel kişiye yönelik yapılacak eleştirilerin de o oranda sert olmasına katlanılmasının gerektiği, bunun doktrin ve yargı kararlarıyla da ortaya konulduğu, basın kuruluşlarının iktidar partisinin faaliyetlerini beğenme, takdir etme ve onaylama yükümlülüğü altında olmadığı, gözlemlediği olaylar hakkında bilgi vermek ve yorum yapmak hak ve zorunluluğunda olduğu, yönetenlerin yönetilenler tarafından eleştirilmesinin demokrasinin vazgeçilmez ögesi olduğu, ifa ettiği görev nedeniyle ağır siyasi eleştirilere katlanmakla yükümlü olan partinin manevi şahsiyetine eleştiri sınırları ötesinde saldırıda bulunulmadığı ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, dava konusu yayında sunucu tarafından, iktidarda bulunan parti ile bölücü terör örgütü PKK’nın eş tutulduğu, her ikisinin de aynı amaca hizmet ettikleri ve bunlardan kurtulmadıkça bu ülkeye barışın gelmeyeceğini vurgulayan ifadelerin kullanıldığı, söz konusu programda kullanılan ifadelerin varlığının ülkenin içinden geçtiği hassas dönemde teröre karşı verilen mücadeleye zarar verebilecek nitelikte olduğu, bu tür yakıştırmaların yapılmasının terör örgütlerinin istedikleri kaos ortamını sağlamaktan başka bir şeye yaramayacağı, dolayısıyla anılan ifadelerin kişi ve kuruluşlara yönelik iftira ve eleştiri sınırlarını aşan ifadeler olarak değerlendirildiği, dava konusu işlemin usule ve hukuka uygun olduğu belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ … 'IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi'nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Bölge idare mahkemesi kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
Ayrıca, dava konusu işleme esas alınan Üst Kurul'un … tarih ve … sayılı toplantısında alınan … no'lu kararıyla tesis edilen uyarı yaptırımının iptali istemiyle açılan davada … İdare Mahkemesi'nin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararıyla davanın reddine karar verildiği, anılan kararın temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 26/03/2018 tarih ve E:2014/2946, K:2018/1142 sayılı kararı ile onandığı ve bu karara karşı kararın düzeltilmesi isteminde bulunulmadığı görülmüştür.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin İdare Mahkemesi kararına yönelik olarak yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi'nin … tarih ve E:… , K:… sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından, anılan Bölge İdare Mahkemesi kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Posta giderleri avansından artan tutarın davacıya iadesine,
5. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi'ne gönderilmesini teminen dosyanın … İdare Mahkemesi'ne gönderilmesine, 28/04/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.